18

1.6K 111 4
                                    

İkimiz de birbirimize bakarken ilk adımı o attı ve yanıma gelip sıkıca sarıldı bana. Ben de sol kolumla yavaşça sarıldım eski dostuma. Özlemim ağır basmıştı sanırım, uzun zaman sonra birlikte olduğumuz anıları hatırlamıştım.

"Seni görmeyi beklemiyordum." Sesindeki heyecanla yavaşça geri çekildi.

"Ben de seni beklemiyordum. Helin benim liseden yakın dostum olur." Ceyda ile üniversiteden arkadaş olduğumuz için lise arkadaşlarımızı tanımıyorduk.

"Erim de kuzenim benim, teyzemin oğlu." Ceyda gülümseyerek beni süzdüğünde ben de onu inceledim.

Üstünü saran kırmızı, mini elbisesiyle çok güzel görünüyordu. Yıllar onu değiştirmiş ve daha alımlı bir kadın yapmıştı. Yüzündeki o çocuksu gülüş gitmiş, yerini daha ağır bir tebessüm sarmıştı. Hep kısa olan saçlarını uzatmış, yuvarlak yüz hatlarına yakışan perçem kestirmişti. Üç yılda çok şey değişmişti ikimizde de.

"Koluna ne oldu?" Gözleri koluma kayarken endişeliydi ses tonu.

"Sen abinle görüşmüyor musun?" Kaşlarım çatılırken sesimin sabit çıkması için hafifçe öksürdüm. Gediz kesin söylemiştir beni gördüğünü diye düşünüyordum.

"Abimden üç yıldır haber almıyorum. Ortadan kayboldu, bizimle iletişime geçmiyor hiçbir şekilde. Sen abimi mi gördün?" Ceyda elimi tutarak merakla sorduğunda kafam karışmıştı.

"Burada konuşulacak mevzu değil ama sana yanıt vereyim, gördüm, üstelik çok yakından gördüm maalesef." Karşıma çıktığı ilk andan itibaren yaşadıklarımı hatırladım.

"Gamze sana bir zarar-" dediğinde arkamda varlığını hissettiğim Emre ile hemen sözünü kestim.

"Şimdi değil," dedim arkamda duran Emre'ye bir bakış atarak. Müzik sesinden ve biraz geride kaldığından Ceyda'nın söylediğini duymamıştı, en azından öyle olmasını istiyordum.

"Tamam, numaranı ver, görüşelim en kısa zamanda. Yarın da buradayım ama sonraki hafta Iğdır'a gidiyorum." Ceyda'nın sözleriyle neye uğradığımı şaşırdım.

"Iğdır mı? Neden?"

"Evet, sözleşmeli olarak başvuru da bulundum, yedekteydim aslında ama öğretmen açığı çıkınca haftaya göreve başlayacağım," dedi Ceyda beni daha da şaşırtarak.

"Gediz de Iğdır'da," dedim. Ceyda anlamayan gözlerle boş bir şekilde bana baktı.

"Abim Iğdır'da ne yapıyor? Sen nereden biliyorsun?" dedi hayretle.

"Uzun hikâye, yarın bir planım yok, numaranı kaydet," dedim telefonumu uzatarak. Ceyda hızla numarasını yazıp kendini aradı ve telefonumu geri verdi.

"Gitmem gerekiyor, görüşürüz," dedim, son kez sarılıp Emre'nin yanına döndüm ve bizim kızların yanına ilerledik.

"Gediz'in kardeşi demek," dedi Emre kulağıma doğru.

"Evet ama abisiyle bir alakası yok. Gediz ile üç yıldır görüşmüyorlarmış," dedim ben de sessizce. Kızların yanına geldiğimizde Helin'e sıkıca sarıldım.

"Tebrik ederim canım," dedim gülümseyerek. Helin ile sarıldıktan sonra diğer kızlarla da sarıldım. Kolumun durumunu yaptığımız sosyal medyadaki sohbet sırasında öğrendikleri için sormadılar.

"Kızım adam taş resmen, ne zaman istemeye geliyor seni," dedi Helin bana fısıldayarak. Emre uzaktan kızlara merhaba demişti ve bir adım gerimizde duruyordu.

"Daha yeni her şey, şu an öyle bir durum da yok," dedim gülümseyerek.

Köşedeki masaya hep birlikte geçtik. Helin yanımızdan ayrılmış, Erim ile yüzüklerin takılması için ortadaki sahne kısmına geçmişlerdi. Emre ile yan yana oturuyorduk, kızlar da bizimle geçmişlerdi masaya.

Dağ Başında Aşk (Tamamlandı)Where stories live. Discover now