1.3

742 105 177
                                    

Oy ve yorum🌨️
•••

Gökyüzünü sevdiğim için bu kolyeyi seçmişti. Kendi seçmişti. Döndürüp arkadasına baktım tekrar. J ve R harfi kazılıydı. Jeongin ve Rhino. Ben ve o. Ben ve aşık olduğum karakter. O ve yazarı olan ben.

Hala hayal gibi geliyordu...

"Genelde bu sahnelerde ilk uyanan diğerini izler. Onu süzer ve içinden 'ah tanrım o çok yakışıklı onunla olmak için ne yaptım?' der."

Sesini duymamla güldüm. Başımı kaldırdığımda tek kaşını kaldırarak bana bakan Minho cidden çok etkileyici duruyordu. Çıplaktı. Saçları dağınık dudakları ise hala şişikti. Yara izi ve benim dün yaptığım, ki sonuna kadar hak etmişti bu yüzden acımıyordum, çiziklerle oldukça muhteşem duruyordu.

Onunla olmak için ne yaptım sorusuna gelirsek hmm... seni ben oluşturdum bebeğim.

Bu gerçek sırıtmama neden olunca o da gülümsedi ve kafasını eğip dudaklarıma küçük bir öpücük bıraktı. Çok bağımlılık yapan dudakları vardı. Öyle ki her an öpmek istiyordum onu. Ancak beyfendiye kendimi bu kadar kolay göstermezdim. Alfa oluşuyla gurur duyan biriydi o. Öyle ki Chan delta olmasına rağmen kurduna onun kadar düşkün değildi.

"Cidden yakışıklısın alfam ancak bilirsin..." Göğsüne iyice sokulup kafamı sürttüm. "Bende oldukça etkileyiciyimdir."

Tek koluyla belimi sarıp kafasını boynuma gömdüğünde gülüşünü de duydum. "Gerçekten. Gerçekten çok güzel ve etkileyicisin."

"Biliyorum~ Ah. Saat kaç?" Gövdemi arkasında ki saati görmek için hafifçe kaldırdığımda belime saplanan ağrı inleyerek geri yerime yerleşmemi sağlamıştı. "Çok ağrıyor mu?" Hafif suçluluk sezdiğim soruyla hafifçe gülümsedim. Aslında bunu bilerek yapmıştım. Onun bilmediği ama benim başına kalkmak için kullanacağım bir detay vardı.

Ölümüne sömürecektim bugün onu. Dediğim gibi kinci bir yapıya sahiptim ben.

"Hmm" dedim kısık çıkan sesimle. Gerçekten ağrıdığı bir gerçekti bu arada. "Bu kadar ağrıyacağını tahmin etmiyordum." Saçlarımı düzeltip alnıma bir öpücük kondurdu gülümseyerek. "Demek ki gece güzel bir iş çıkarmışım. Söylesene güzel ve etkileyici omegam, en iyisi bendim değil mi?"

İşte istediğim konu.

"En iyisi derken?"

Kaşımı kaldırıp sorduğumda kaşları çatıldı. Kıskançlık olarak anladığım feromonları ise hafifçe kendini gösteriyordu. Tam şu an başkasına daha iyi derim diye yapıyordu bunu. Ama bilmiyordu ki başkası olmadığını...

"Komik değil. Doğruyu söyle. Yaptığın kişiler arasında en iyisi benim."

"Şey... Üzgünüm ama açıkçası karşılaştırabileceğim biri yok."

Çatılı kaşlar yavaşça yukarıya doğru kalktığında gülümsememi tutamayarak baktım ona. Yüzü şok olduğunu çok belli ediyordu. "Sen... Tanrım. Şey. İmkansız?"

"Sen ne ima ediyorsun aptal alfa?" Elimi kaldırıp gözüne gelen saçını kulağının arkasına sıkıştırdım. "Kimliğim buraya gelmeden bir hafta önce belirlendi ve o zamandan beri de bastırdı alı-"

"Ne? Dur." Sarılma pozisyonunu bozup dirseğinin üstünde yükselince homurdandım. Soğuk his gelmişti. Sevmemiştim bunu. "Kurdun yeni kendini belli etti ve sen direk bastırıcı mı aldın? Jeongin. Tanrım. Bunun çok kötü bir şey olduğunu biliyorsun değil mi? Kurdun hasar almış olabilir. Neden böyle bir şey yaptın?"

Konunun hemen değişmesi beklediğim bir şey değildi. Amacım kendimi özel göstermekti ancak şu an sinirli feromonlarını hissedebiliyordum. Gerçekten bu kadar kötü bir şey miydi? Hiç böyle bir şey yazmamıştım. Yine bilmediğim bir olay mı vardı yani?

Cruel author •Jeongho•Where stories live. Discover now