11. Bölüm

28K 1.1K 73
                                    

Selaaamm canlarım!

Geçen bölümlerden birinde okunma sayısının az olduğundan bahsetmiştim. Bin olan okunma sayısı bir anda beş bin oldu ayol dkdksksks.

Teşekkür ederim şekerlerim 💕

Buyrunuz bölüm sizlerle👇

Asaf'la geçen sessiz yolculuğumuz sonrası davete gelmiştik. Tam akşam olmuş sayılmazdı.

Arabadan indiğimde ben Asaf'ı gidiyor zannederken, o da arabadan inmiş hatta elimi tutarak yürümeye başlamıştı. "Asaf?" Omzunun üzerinden bana baktı. "Efendim?"

"Sen neden geliyorsun?"

"Annemlerin yanına bırakıp gidicem merak etme."

"Neyi merak edicem Allah aşkına?" Çarpık gülüşüyle konuştu. "Kocanı etraftaki kadınlardan uzak tutma çabanı anlıyorum karıcım." Bir de sonunda karıcım demeleri yok mu! Deli eder bu adam insanı.

Görevliler arasından geçerek salona girmiştik. Girdiğimiz gibi de tüm salonun bize dönmesi bir olmuştu. "Yaptın mı şovunu?" Tek yaptığı bu sıralar eksik olmayan çarpık gülüşü olmuştu. Bu adam gelene kadar sinirli değil miydi?

Masalar arasında ilerlerken önümüzü kesen kadınla durmuştuk. Karşımdaki kadın Feride anneyle aynı yaşlarda duran fakat oldukça güzel olan bir kadındı. Duruşunda inanılmaz bir asillik vardı. Gülümseyen yüzüyle konuştu. "Hoş geldiniz. Seni de görmek ne kadar güzel Emir Asaf."

"Sağ olun Mine hanım." Kadının gözleri beni bulurken beğeniyle süzdü ikimizi. "İnanılmaz yakışmışsınız."

Ben teşekkür ederken Asaf sessiz kalmıştı. "Gelin size annenlerin yanına kadar eşlik edeyim." Mine hanımı takip ederek Feride annelerin yanına gelmiştik. Asaf sandalyemi çekip oturduğumdan emin olmuş, ardından üzerime doğru eğilmişti. Herkesin gözü üzerimizdeyken şöyle hareketler yapmasa olmaz mıydı?

"En fazla iki saat sonra alırım. Konuşmak istemediğin kimseyle konuşma. Anlaştık mı karıcım?" Hâlâ üzerime eğilişinin etkisindeyken usulca kafamı salladım. O da gayet farkındaydı. Gülüp yanağımı öperek geri çekildi. "Anne sana emanet." Feride anne imalı gülüşüyle kafasını salladı. "Sen merak etme oğlum."

Benimle geldiği salondan tek başına çıkarken, gözden kaybolana kadar izlemiştim. Bunu neden yaptığımı ben de bilmiyordum. "Feride gerçekten bahsettiğin kadar varlarmış, maşallah çok güzeller." Mine hanımın sesiyle utanarak onlara döndüm. Manidar bir gülüşle bakıyordu. "Merhaba canım, Mine ben. Sen de bakıyorum ki Emir Asaf'ın birkaç gündür dilden düşmeyen karısı Hira'sın. Tanıştığıma nasıl memnun oldum anlatamam." Gülümseyerek teşekkür ettim. Çok tatlı bir kadındı. Biraz daha bizimle oturmuş ve ardından diğer misafirleriyle ilgilenmek için ayrılmıştı yanımızdan.

Etrafa şöyle bir göz attığımda birçoğu gözün hâlâ üzerimde olduğunu fark etmiştim, özellikle bir grup kızın oturduğu masa.. Pekâlâ bunlar kocamın hayran kitlesi olmalıydı. "Birkaç günde hemen Emir Asaf'a mı benzedin bakayım sen?" Feride anneye anlamazca bakmıştım. Gülerek konuştu. "Ne güzel gülüyordun, niye çattın kaşları etrafa?" Anladığım durumla hemen düzeldim. Ne ara çatmıştım ki kaşlarımı?

"Fark etmedim Feride anne." Söylediğimle gülüşü bıçak gibi kesilmişti. Ardından az önceki gülüşünün gözlerine de bulaşmış haliyle baktı yüzüme. "Annem.. Güzel kızım benim."

"Ayol kıskanıyorum ama böyle. Meriç de bir evlense de ben de gelinimle böyle olsam." Serpil yenge hayıflanırken hepimiz gülmüştük. Esma hala da aynı şeyleri Anıl için söyleyip, Yaman için ise o önce kendi büyüsün demişti.

Bî- misâl HayatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin