BÖLÜM 3

14.9K 995 226
                                    

🌸🌸 Satır arası yorum yapmayı unutmayın:) 🌸🌸

ღKeyifli okumalarღ

Günün ilk ışıkları ile uyandı Fatih. Sol yanında yatan kızına baktı. Uzun sarı saçları dağılmıştı yastığına, ağabeyine sokulmuş uyuyordu masumca. Amber'in saçları arasına daldırdı elini Fatih. Kızının uzun, yumuşacık, ipek saçları ile yavaş yavaş oynadı. Sonra yataktan kalktı yavaşça. Kızının odasından çıkıp kendi odasına gitti. Bu gün kızı için en güçlü durması gereken gündü. 

Lanet bir test için hastaneye gideceklerdi. Ne gerek varsa? Ofladı Fatih kendini soğuk suyun altına attı. Önce nefeslerini hızlandırdı soğuk su sonradan yavaşça nefeslerini düzenleyip alıştı suya Fatih. 

Kendine gelip duştan çıktığında sportif giyinmeyi tercih etti. Siyah bol bir pantolon ve lacivert bir t-shirt giyerek odadan saçlarını kurutmadan çıktı.Kızının odasının kapısı açılmıştı çünkü. Kapıdan çıkar çıkmaz kızını ve oğlunu gördü. İkisi de uyku mahmuru bir şekilde ona bakıyordu. 

Gülümsedi Fatih bu görüntüye. Çocukken de her sabah uyandıklarında babalarını göremeyen ikili odadan fırlardı hemen. Fatih çocuklarının asla büyümeyeceği gerçeği ile yeniden yüz yüze geldi. İki büyük adımla çocukların karşısına dikildi. Amber'in saçlarını öperken Alparslan'ın saçlarını karıştırdı tek eliyle. 

"Niye kalktınız böyle." dediğinde kızı dudaklarını büzüp omuz silkti. Babasının beline kollarını dolayıp sarıldı. 

"Asıl sen neden kalktın?" diye Amber huysuzca konuşurken Fatih kızının terleyen ensesine yapışmış saçlarını toparlayıp ensesine üflüyordu. Amber'in huylanıp geri kaçması ile kısık sesle güldü Fatih. Babasına kötü kötü baktı Amber. Hep böyle yapıyordu oysa çok huylanıyordu Amber. 

"Baba yaa." diye isyan eden kızına güldü Fatih. Oğluna baktı. Ayakta uyuyordu Alparslan. Gece sürekli kabus görmüş defalarca kez sıçrayarak uyanmıştı uykusundan. Kız kardeşini onlardan alıp götürdüklerini ve bir daha hiç bulamadıklarını görmüştü her kabusunda. Ön sezileri güçlü bir çocuktu Alparslan ve rüyaları çıkarken kabuslarının hep tersi çıkardı ama ne kadar bunu bilse de huzurlu uyuyamamıştı. 

Fatih oğluna bakarken gülümsemek için zorladı kendini. Gece boyu Alparslan her uyandığında hissetmişti. Her uyanışında 'Hayır Amber benim kardeşim.' deyişini duymuştu Fatih. Oğlunu anlıyordu ama ne olursa olsun kimse Amber'i onlardan alamazdı bunu da biliyordu. 

"Oooo Alparslan bey beşik mi salladınız gece?" diye alayla sordu. Aklındaki düşünceleri geri plana attı elinden geldiğince. Alparslan uyur uyanık haliyle babasına baktı. 

"Gidip duş alın hazırlanın hadi. Sıpalar sizi." diyerek iki çocuğunu kendi odalarına yolladı Fatih. Amber ve Alparslan hiç zorluk çıkarmadılar. Zaten uykuları vardı bir baş kaldırı düzenleyemezlerdi şuan. 

Fatih alt kata inince verandada kahvaltı masasını kuran anne babasına baktı. Sırıttı. Evlilikleri ilk gün olduğu kadar canlı bir çiftti yaşlı Karahan çifti. Mutfağa gidip ocakta kaynayan çayı aldı Fatih. Dışarıya çıktığında anne babası ona bakıp 'Günaydın' dediklerinde aynı şekilde karşılık vermişti. 

"Çocuklar uyandı mı oğlum?" dedi Zeynep hanım. Fatih başını sallayıp onayladı annesini. 

"Hazırlanıyorlar Sultanım gelirle birazdan çıkarız bizde." diye mırıldandı Fatih. Çocukları da alıp ülkeyi terk etme fikri vardı kafasında. 

Siktir etsinlerdi her bir testi. Çocukları ona yeterdi. 

Kafasını iki yana salladı. Bir hukukçuydu Fatih bu tarz illegal düşünceleri kafasından atmalıydı. Deliydi çünkü birde kayışları kopartıp alır çocuklarını giderdi falan. 

Amber Tomris - Gerçek aileWhere stories live. Discover now