26. BÖLÜM

174 9 0
                                    

Bölüm Şarkısı:
Tanrının İşi - Dolu Kadehi Ters Tut
Nightmare - Halsey


Bölüm Şarkısı:Tanrının İşi - Dolu Kadehi Ters TutNightmare - Halsey

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



•••

   Şiddetli bir gürültü eşliğinde çalmaya başlayan telefonum sayesinde gözlerimi harika bir güne araladım. Alarm olduğunu düşündüğüm şeyi telefonun ekranına bakma gereği bile duymadan kapatmıştım ki birkaç saniye sonra yeniden çalmaya başlaması kaşlarımın çatılmasına sebep oldu. Ardından her şey yavaş yavaş zihnimde belirmeye başladı.

Pusat ve ben. Akşam yemeği. Restorandan ayrılıp eve gelişimiz. Pusat'ın güneş doğana dek beni yatak odasının her köşesinde zevke kavuşturması.

Siktir.

Bütün uzuvlarımın saatlerce spor yapmışım gibi ağrımasının sebebini şimdi anlıyordum. Gerçi, yaptığımız da bir çeşit spor sayılırdı bence. Sadece daha zevkliydi. Çok, çok daha zevkli.

"Kim arıyor, bebeğim?"

Yatağın diğer ucundan gelen Pusat'ın uykulu sesini duymamla gözlerim tamamen açıldı ve dudaklarıma geniş bir gülümseme yerleşti, ben çıplak bedenimle birlikte Pusat'a dönmüşken çığlık çığlığa çalan telefonum da nihayet susmaya karar vermişti. Kim arıyorduysa biraz bekleyebilirdi.

"Günaydın," diye âdeta şakıyarak Pusat'a iyice sokuldum. Bakışlarım uyku mahmuru yüzünde gezinirken bu hâlde bile nasıl bu kadar yakışıklı göründüğünü sorgulamadan edememiştim.

Elimi saçlarına geçirdim ve yanağına kocaman bir öpücük kondurdum. Bununla birlikte Pusat'ın açılmamak için yalvaran gözleri hafifçe aralanmıştı. Zaten belimde olan elini sıkılaştırarak beni kendine daha da çekti ve o da benim alnıma bir öpücük kondurdu. "Günaydın, ay parçası. Nasıl hissediyorsun?"

Tabii bu soru daha çok gece seni saatlerce becerdikten sonra nasıl hissediyorsun olmalıydı ama...

Ağrıyan vücudumu tamamen görmezden gelmeyi tercih ettim ve kocaman gülümseyerek, "Harikayım." yanıtını verdim. Aslına bakılırsa gerçekten de harika hissediyordum. Pusat'ın kollarında uyanmak fark etmeden de olsa hayalini kurduğum bir şeydi ve şimdi bir kere tadını aldıktan sonra her sabahıma onunla uyanmak isteyecektim. Onun varlığı benim antidepresanımdı; yıllarca ihtiyacım olduğunu fark etmediğim bir ilaçtı.

Boştaki eliyle yüzüme düşen bir saç tutamını kulağımın arkasına sıkıştırdı, o sırada bakışları sanki hafızasına kazımak ister gibi yüzümün her zerresini inceliyordu. Dudaklarında ise huzurlu bir gülümseme vardı. O gülümsemeyi görmek bile kalbimin teklemesine sebep oluyordu.

ALTÜST (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin