GÖR BENİ🩸 (+18) (TOXİC SERİSİ V)

70'🫀

Güzel bir kahvaltının ardından bir sene önce birbirimizi son gördüğümüz o eve gelmiştik. Ev temizlenmiş ve bir kaç eşyası yenilenmiş görünüyordu.

Eve adımımı ilk attığım anda içimi yoğun bir hüzün kaplamıştı. Mutfak kapısına bakar bakmaz Kutlu gözlerimin önünde canlanmıştı. Çisem'in beni öldürmek üzere olduğu anda ilk cinayetini işlediği yerdi.

Bakışlarım avluya döndü. Tam burada Koray Şan beni kurtarabilme şansının olduğunu bildiği halde Kutlu ile oyun oynamıştı. Beni hasta ağabeyimin eline bırakmıştı.

Çağan ile ayrılmamıza sebep olan asıl kişi aslında oydu ve bu durumlara gelmemizin en büyük sebebi de kendisiydi.

Belimden karnıma doğru uzanan elleri hissettiğimde gözlerimin önünde ki o dehşet anılar yok olmuştu. Yüzümde bir gülümseme oluşmuş ve başımı göğsüne yaslayarak arkamda ki adamın bana verdiği huzurun tadını çıkarmıştım.

"Eskiler aklına geldi değil mi?"

"Bir önemi kalmadı artık."

"Senden sonra burada yaşadım ben." dedi kulağıma hafif kısım bir tınıda.

"Bu evin her bir zerresinde yardım çığlıklarım ve acı dolu gözyaşlarım var."

Karnımda ki ellerini tutup yavaşça ona döndüm ve yüzünü avuçlarımın arasına aldım.

"Her şey geride kaldı. Bu evde yeni anılar biriktireceğiz."

Başını sallayarak ellerimi tutmuş ve avuç içlerimi öperek gülümsemişti.

"Hadi gidip duş alalım daha sonra gitmem gerek."

"Tamam sen gir ben sonra da girerim."

"Bahar..." diyerek ellerini belime dolamış ve başını boynuma gömmüştü.

"Beraber duş alacağız."

Elleri usulca kalçama kaymış ve yavaşça okşamıştı.

"Sonra bir kez daha sevişeceğiz ve üzerimize akan ılık su her anımıza şahitlik edecek."

Ellerimi ensesinde birleştirerek gülümsedim. Bu düşünce beni delirtse de üç saatlik bir uykuyla duruyordum.

"Çok uykusuzum-"

"Sana soru sormadım. Sadece ne yapacağımızı söyledim." diyerek kalçamdan kaldırarak bedenimi kucağına almıştı.

Dünden razıymış gibi hiç itiraz etmeden onunla birlikte üst kata çıkarak banyoya girmiştim. Üzerimde ki elbiseyi çıkarmama yardım ederken bedenime sanki bir şaheserin çizimiymiş gibi hayranlıkla bakıyordu.

Ondan önce suyu açarak üzerime boşalan ılık suyla saçlarımı ıslatırken hemen arkamda girmiş ve belimden tutarak beni kendine çekmişti. Erkekliğini sertleşmiş haliyle kalçamda hissederken başımı göğsüne yaslamıştım.

"Uyuşturucu gibisin, her zerren bağımlılık yapıyor. Dilim sürekli bedeninde gezinsin istiyorum. Seni tattıkça kafam güzelleşiyor gibi."

Bu sözler Çağan'a ait değildi. Ama hoşuma gidiyordu, gülümseyerek bedenimi ona çevirdim. Parmak uçlarım iri ve kaslı göğsünün üzerinde gezinirken erkekliğinin daha da sertleştiğini ve bunu bana hissettirdiğini anlayabiliyordum.

"Seninle bu şekilde mutlu olmak beni çok etkiliyor. Ama her an bozulacak korkusuyla savaşmadan da edemiyorum Çağan."

Diyerek bakışlarımı Çağan'a çevirdim. Gözleri yüzümün her zerresini inceliyordu. İri parmakları yüzümde ki ıslak saçlarımı kulağımın arkasına iterken gülümsedi.