Chapter Fifteen-Disappear

1.6K 113 163
                                    

        Bu hikayenin orjinal dili İngilizcedir ve bütün hakları secretninjas 'a aittir.

Gif: Veronica

Gözlerimi hızla açtım. Gökyüzünde birçok renk vardı; pembe, mor ve turuncu. Çok güzeldi. Newt'in üzerinde uzanıyordum, başım çenesinin altındaydı. Tanrım.

Dudağımı ısırarak onu uyandırmamaya çalıştım. Üzerinden yanına yuvarlandım. Gitmeliydim. Şimdi gitmeliydim.

"Özür dilerim, Newt."

Ayağa kalkıp Çiftlik Evi'ne koştum. Yatağımın altındaki çantayı alıp Georgia'yı öldüren uzun yaprakları kesmek için bıçaklarımı içinden çıkardım. O büyük yaprakları engellemem ya da en azından bir yerlere sıkıştırmam gerekiyordu.

Yayımı elime aldığımda ok kılıfını sağ omzuma aldım. Bu kadardı. Kimse uyanık değildi. Yerde uyuyan birkaç Kayranlı vardı. Onların aralarından parmak uçlarıma basarak geçtim.

Kutu tabi ki de gelmemişti, siyah bir boşluğa atlamam gerekiyordu. Tek ışık duvarlardaki kırmızı ampullerdi.

Neyse ki duvarlardan birinden çıkan, beni kesmeye hazır büyük bıçağı görebilmiştim. Yutkunup atlamaya hazırlandım. Derin bir nefes alıp iki elimdeki bıçaklardan birine o bıçağa attım.

Metal metale çarpınca kulak yırtıcı bir ses çıktı. Kimse duymamıştı, Kapılar'ın açılıp kapanma seslerinde uyuyabiliyorlarsa bu seste de uyuyabilirlerdi.

Bacaklarımı aşağı sarkıtarak kenara oturdum. Belki şu anda ölümüme atlıyordum, belki de Yaratıcılar aşağıda benimle konuşmak için bekliyorlardır. Ya da üzerimde başka bir deney yapacaklardı? Ne olacağını bilmiyordum, Yaratıcılar her şeyi yapabilirlerdi.

Son bir kez Kayran'a bakıp tekrar derin nefes aldım ve boşluğa atladım. Büyük zincirlere çarptığımda akciğerlerim oksijen için yalvarıyorlardı. Düşmeye devam ederken nefesim boğazımda takıldı.

Doğru şeyi yapıyordum.

Bu sefer başka bir şeye çarpmıştım, sert ve büyüktü. Kafamı o şeye sertçe çarpınca inledim ve sonra...

Hiçlik.

"Kız geldi! Kız geldi!" Biri Kayran'ın kontrol odasına daldı, telaşlıydı.

Fiona ayağa kalktığında çalışanları büyük ekrana baktılar, sarışın bir çocuğun endişeli yüz ifadesiyle Kayran'ı dolaştığı bir görüntü gösteriliyordu.

Fiona odadan hemen ayrıldı, koşarak koridorun sonuna geldi. Gönderme bölümünün önünde durdu. Jonas çoktan oradaydı, yüzünde hiçbir ifade yoktu.

Odaya girmek için şifresini girdi. Görünmez kapıdan sürgü sesleri çıkınca Fiona içeri girdi.

Kız Kutu'nun tepesinde baygın bir şekilde yatıyordu, alnındaki kesikten kan akıyordu.

Radyoaktif giysiler giyen iki adam yukarı çıkıp onu aldılar. Fiona yavaşça kıza yaklaşıp kulağına fısıldamak için eğildi.

"İSYAN iyidir."

Kız inleyip kolunun üzerine yuvarlandı.

"Burada olanları unutması için çipine giriş yapabiliriz," dedi Jonas.

"Akıllıca," dedi Fiona. "Çipini kontrol eden çalışanla konuşacağım, işe yarayacaktır."

Birkaç İSYAN çalışanı daha radyoaktif giysileriyle odaya girdiler. Kızı açtıkları sedyeye koyup odadan çıkardılar.

Mystery Girl ( THE MAZE RUNNER FANFIC) [Turkish Translation]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin