SÜRTÜK

3.BÖLÜM "LUCY"

Austyn'in koluna girmiş bir şekilde yolda ilerliyordum.Yine bizimkilerle okuldan sonra bir şeyler yapmayı planlamıştık ama biz buluşana kadar akşam olmuştu ve şuan ne yapacağımızı hiçbirimiz bilmiyorduk.Chris,Kate ve Ally önden ilerleyip küçük çaplı bir tartışmadayken Austyn ve ben de onlara bakıp gülüyorduk.Kate lunaparka gitmek istediğini söyleyip duruyor, Chris de ona zaten geçen gün zorla gittiğimizi anlatmaya çalışıyordu.Bana fikrimi bile sormamışlardı çünkü sorsalar bara gitmek istediğimi söyleyeceğimi biliyorlardı ve canım gerçekten de bara gitmek istiyordu.

Sonunda karar vermiş olmalılar ki sustular ve sessizce ilerlemeye başladılar.Neye karar verdiklerini anlamadığımdan Austyn'e doğru döndüm.

"Karar verdiler mi sonunda?Nereye gidecekmişiz?"

"Ally ikisini de susturup bir cafeye gideceğimizi söyledi." dediğinde Austyn'e ciddi misin dercesine baktım.
"Hadi ama cafe mi?Mezarlığa gitsek daha çok eğlenirim herhalde."

"Bana kızma, benim senin tarafında olduğumu biliyorsun." dediğinde gülüp kollarımı beline sardım ve başımı yasladım.

Biraz ilerledik ve sonunda dışarıdan kalabalık gözükmeyen bir cafeye adımımızı attık.Kahverengi masalar ve koltuklar, dört bir yanda bulunan sarı ışıklandırmalar ve arkadan duyulan yavaş müzik... Sanırım ölümüm burada olacaktı.

Etrafa iğrenircesine bakarken bizimkiler bir yer bulup oturdular bile.Yine de onların kararına saygı duyup bende oturdum.Sonuçta böyle bir yere ilk gelişim değildi.Canım arkadaşım Ally arada böyle yerlere bizi zorla sokuyordu.Ayrıca ben bara gitmek istediğimde de gitmiyor değildik.

Siparişlerimizi verdik ve etrafta olan tek tük insanları incelemeye başladım.Bizimkiler çoktan bir konuya atlayış yapmış konuşuyorlardı ama onları dinlemiyordum.

"Jess sen iyi misin?" diyen Chris'e bakıp başımı salladım.Kötü olduğum zaman ilk o farkediyordu ama o kadar da kötü değildim aslında.Sadece biraz moralim bozuktu.

Hiç kimse birşey demedi ve öylece sessiz bir şekilde durduk.

"Böyle mekanları beğenmediğini biliyorum.Birdahakine sana uyarız olur mu?" dedi Ally sessizliği bozup gülümseyerek.

"Sorun değil bebek.Sizin kararınıza uyacağım tabiki de." deyip gülümsemeye çalıştım.

"Partiye gidiyor muyuz peki?" bu sefer konuşan Chris'ti ve ilgimi çeken bir konuydu.Zaten onun da bu soruyu beni konuşturabilmek için sorduğunu anlamıştım.

"Tabiki de gideceğiz, değil mi?" dedi Kate.

"Drew, Dylan'ı davet etmiş.Sana söylememi istedi." dediğinde birden doğrulup Chris'e baktım.

"Gelecek miymiş peki?" diye merakla sorduğumda "Pek gelecek gibi durmuyormuş." dedi.

Birden suratımı astığımda "Neler oluyor Jess?Bu aralar bu çocukla ilgili  bize söylemediğin bir şeyler var." dedi Chris merakla.

"Hayır yok."

"Beni istesen de kandıramazsın.Bu çocuğun peşinde dolanıp durduğunu biliyorum.Yoksa neden bizi o çocukla konuşmak için zorlayacaksın ki? " dediğinde zaten bütün olayı kavradığını anladım.Canım arkadaşlarıma istediğim gibi yalan bile söyleyemiyordum.

"Birşey yok aslında.Sadece onu elde etmek istiyorum o kadar." dedim ama elde edemiyordum işte.Herkeste işe yarayan taktiklerim onda hiçbir işe yaramıyordu ve bu yüzden moralim bozulmuştu.O gün onu bir kızla öpüşürken gördüğümden bu yana o kızın da bizim okula yeni geldiğini anlamıştım ve sürekli birlikte takılıyorlardı.Şunu da kusarak belirtmek isterim ki, sanırım sevgililerdi.