18.BÖLÜM "SARILMAK"

8.2K 270 42
                                    

Haftasonu gelmişti. Normalde okulda derslerin hemen bitmesi için can atan ben, artık okulda daha çok kalayım istiyordum. Sebebini biliyorsunuz bence. Tabiki de Dylan.

Dylan ile ciddi anlamda takılıyorduk.En son sahilden sonra bir daha buluşmamıştık ama sonuçta bütün derslerde birlikteydik ve gerçekten eğlenceli geçiyordu. Bana karşı olan eski umursamaz tavrı bir anda yok olmuştu. Eskisi gibi bakan soğuk bakışları bazen bana gülümserken parlıyordu bile. Buna bizzat şahit oluyordum.

Benim için durum farklı mıydı? Tabiki de hayır.Yani açıkçası, onu hala elde etmeye çalışıyordum ama bir yandan da elde ettikten sonra aramızdaki bağların bozulacağını düşündüğüm için bunu yapmak konusunda biraz zorlanıyordum.

Kızlar da bizi o şekilde görünce gerçekten şaşırmışlardı. Dylan'ın sınıf dışında bile bana şakadan takılarak laf atmasını bir karış açık ağızla karşılamışlardı.Ne diyebilirdim ki, çoğu zaman ben de şaşırıyordum. Bu arada kızlar demişken şunu da söyleyeyim, Chris hala ortalarda yoktu.Okula ısrarla gelmiyordu. Austyn evine gittiğini ve onu bulamadığını, yine de telefondan konuşmayı başarabildiğini söylemişti. Söylediğine göre durumu iyiydi ama okula neden gelmediğini ona da söylememişti. Ayrıca benim aramalarıma da hala cevap vermiyordu.

Lucy'e gelecek olursak, onunla uzun zamandır dışarıda takılmıyordum. Çünkü artık gerek görmüyordum ama yine de her duruma karşı okulda onunla konuşuyordum. Onun dışında Dylan ile birkaç kez tartıştığını farketmiştim ama sanırsam çok büyük meselelerden dolayı değildi.Keşke olsaydı!

Düşünceler içinde koltukta uzanmışken telefonumun çaldığını duydum.Numaraya baktığımda kayıtlı olmadığını farkettim. Kim olduğunu düşünürken Chris olabileceği aklıma geldi.Onu gerçekten merak ediyordum.

Fazla düşünmeden telefonu açtım. "Efendim?"

"Jessica Carter?" duyduğum ses karşısında şaşkınca gülümsedim.

"Dylan? Sen misin?"

"Ta kendisi."

"Telefon numaramı nereden buldun?" sorum karşısında cevabını beklerken aslında bunun ilk telefon konuşmamız olmadığını farkettim. Koşuya çıktığımız gün de konuşmuştuk ama ben sabah sersemliğinden dolayı ne bunu farketmiştim ne de numarasını telefonuma kaydetmeyi aklıma getirmiştim.

"Hım.Güzel soru. Belki sarhoş olduğun gece telefonunu biraz karıştırmış olabilirim. Ama amacım sadece numaranı alabilmekti." masumca konuştuğunda gülümsememi yüzümden silemedim.

"Bana kurcalamadığını söylemiştin."

"Hayır, öyle birşey demedim. İyi düşün." dediğinde gerçekten haklıydı. Ona öylesine söylemiştim ve o bunun karşısında sadece gülümsemişti. Yani yalan sayılmazdı. Neyse, çokta önemli değil zaten boşverin.

"Neyse, neden aramıştınız peki? Yoksa sesimi mi özlediniz? "

"Yaa, hemde nasıl! Haftasonu olunca bir cadıyla güne başlamadığımı farkedip hemen seni aradım." dediğinde kıkırdadım. Ses tonu o kadar tatlıydı ki telefonun içine girip ses tonunu mıncıklamak istedim. Tamam, saçmalıyorum boşverin.

"Tamam, konuya giriyorum." dediğinde sırıttım. " Tabi, bekliyorum."

"Konu şu ki, bugün canım sıkılıyor ve beni eğlendirecek tek kişinin bizim cadı olduğuna karar verdim."

"Hah, özledim demiyor da!" alayla konuştuğumda güldü.

"Lucy seni ekti ve yedek oyuncu olarak ben oyuna gireceğim değil mi?"

SÜRTÜKWhere stories live. Discover now