16.BÖLÜM

6.2K 270 5
                                    

Keyifli okumalar dilerim. :)

Multi medya  da Yaren var.

*Bu bölüm yeniden düzenlenmiştir.

&&&

Okula geldiğimde sıkıntıdan sıraya oturup etrafı izlemeye başladım. Düşünüyordum Berkay'ın duyguları gerçek mi diye benimle oyun oynayıp oynamadığını ya da intikam alıp almadığını bilemiyordum.

Benim duygularım hep gerçekliğini koruyacaktı çünkü ilk defa birini sevmiştim ama onun duygularından emin olmadığım için hep bu duygu ile yaşayacaktım.

Yanımdaki hareketlenmeyle bakışlarım Büşra'ya döndü bana sırıtarak baktığında kaşlarımı kaldırıp ona baktım.

''Hayırdır bu neşeni neye borçluyuz.'' dediğimde Büşra gözlerini devirip kafasını olumsuzca salladı.

''Kızım Berkay ile birbirinizi seviyorsunuz ve dün olanlara bakılırsa sevgilisiniz değil mi ah biliyordum biliyordum.'' dediğinde sıkıntıyla iç çektim. Benden başka etrafımda herkes sevinçten ne yapacağını şaşırmıştı. Ali bile dün aramış bir saat telefonda konuşmuştuk ama ona bütün olanları anlatınca 'seviyorsa zaten senden vazgeçemez ama senin yaptığında yanlış olmuş bir kez olsun şans vermeliydin.' dedi. Onun bu sözü beni daha da üzmüştü. Aslında Ali, Berkay'a karşı tepkiliydi ama bir anda nasıl ona içi ısındı bilmiyordum, ben ne yapacaktım bilmiyordum dünden beri beynimi düşüncelerle yiyordum. O öpücüğün etkisinden hala çıkamamıştım ben bu kadar zayıf bir insan değildim ama Berkay'ın yanında hep güçsüz oluyordum.

Büşra'ya burukça gülümsedim.

''Ben orada sadece kavga çıkmasın diye öyle dedim sevgili felan değiliz artık kapatın bu konuyu'' dediğimde Büşra şaşkınca suratıma baktı.

''Bunu derken bile onu sevdiğini görebiliyorum ama üzerine gitmeyeceğim doğrusunu sen bilirsin her zaman yanındayım.'' dedikten sonra sınıfın kapısı açıldı. Berkay ile Samet içeri girince Büşra koşarak Samet'e sarıldı. Bende Berkay'a baktığımda bana bakıp umursamazca başını çevirdi gözleri neden kıpkırmızıydı ki ağlamasına ihtimal vermediğim için uykusuzluğuna yoruyordum. O an kalbim sıkışıyor gibi oldu ve gözlerimi yumdum.

Kürşat birden yanıma oturunca irkildim ve bakışlarım ona döndü.

''Güzellik iyi misin sen'' dediğinde derince nefes aldım ve tebessüm ettim.

''İyiyim tabi ki sen nasılsın'' dediğimde oda gülümseyerek omuz silkti.

''İyiyim ne olsun işte bir derdin olursa bana anlatmaktan çekinme sakın biz sırdaşız unutma'' diyerek göz kırpınca elimi omzuna koyup hafifçe sıktım. Kürşat benim için bu kısa zamanda gerçekten sırdaşım olmuştu babamın olayını bile anlatmıştım ve istemsizce onun yanında kendimi iyi hissediyordum. Onu ne olursa olsun kaybetmeye niyetim yoktu beni sorgusuz sualsiz her zaman dinleyecek insanlardan biri olduğunu biliyordum.

''Teşekkürler sırdaşım merak etme'' dediğimde hocanın içeri girmesi ile herkes yerine geçti. Tarih hocamız her zamanki otoritesi ile elindeki kağıt destesini masaya koydu. Bakışlarını sınıfa çevirdi.

''Evet çocuklar herkes sınav oturma pozisyonunu alsın hemen'' dediğinde kafama vurdum. Tarih sınavı vardı ve ben çalışmamıştım zaten bu kafayla hayatta bir şey anlamazdım. Berkay kalkıp yanıma gelince bana bakmadan sıraya oturup resmen yayıldı bacaklarımız birbirine değiyordu ama onun şikayeti yok gibiydi.

Kağıtlar önden arkaya uzatılınca en son kalan kağıtları ben aldım ve Berkay'ın önüne koydum. Kağıda bakıp ilk soruyu cevaplamaya başladığında şaşkınca ona baktım. Bende ilk soruya baktığımda sinirle kalemi alıp ismimi ve numaramı yazıp kalemi bıraktım. Bakışlarımı camdan dışarıya çevirince uçuşan yaprakların ahengini izledim. Bu sene oysa anneme söz vermiştim aslında başından kendime söz vermiştim. Okulumu başarı ile bitirip hukuk okuyacaktım ve iyi yerlere gelecektim ama hayat beni kayıp ve unutulmuş bir mahalleye sürüklemişti. Buraya gelince bende herkes gibi normal bir şekilde okula gidip gelmeyi düşünmüştüm ama sadece düşünmekle kalmış oldum.

KAYIP HAYATLAR Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin