SHERLOCK HOLMESUN TUHAF MACERALARI

ÖLÜMCÜL TUZAK / BÖLÜM 5

   Geminin ana yemek salonunun londranın lüks restaurantlarından farkı yoktu.Hatta londradaki Aberstright restaurantından bile daha görkemli ve daha büyük olduğu söylenebilirdi.Bembeyaz örtülerin örtüldüğü masalara şık porselen tabaklar konulup birinci sınıf çatal kaşık setleri dizilmişti.Geminin birinci sınıf mevkilerinde yolculuk yapanların davet edildiği hoş geldiniz yemeği için konuklar yavaş yavaş yerlerini almaya başladığı sırada biz de Holmesle birlikte içeri giriş yapmıştık.Kapıdaki görevli birinci sınıf mevkide yolculuk ettiğimize dair kartımızın olmaması yüzünden içeri girmemize önceleri  engel olsa da Holmesu tanıyan ikinci kaptan İrwin Blackham sayesinde içeri girmemize izin vermişti.

"Görevini oldukça iyi yapıyor  öyle değil mi Watson?"

"Fazlasıyla hem de  Holmes.Şu şatafata bakarmısın Holmes kendimi kraliçenin sarayındaki yemek salonunda hissettim."

Hayretimi göstermek için sessiz bir ıslık çalmıştım.

"Senden çok da farklı duygular taşımıyorum  sevgili Watson.Konukların çoğu kraliyet ailelerinin uzaktan yakından akrabaları.Bir çoğu lord veya düklerle bir şekilde kuzen veya onların  aile efradı.Şu iri yapılı şişman adamı görüyormusun?"

Holmesun dikkat çekmeden eliyle gösterdiği kırmızı yüzlü adama baktım.Gümüş rengi favorileri olan orta boylu, iyi giyimli bir adamdı.Elindeki şık bastonunu görünmez birine vuruyormuş gibi havada birkaç kez savurmuştu.

"Evet görüyorum Holmes tanıyor musun?

"Evet lady Amelia Watfordun kuzeni lord Witchgate.Doğrusu bu gemide bulunmasına çok şaşırdım.İki gün sonra yeğeni Margarete in düğünü var.Burda olması ilginç."

 " Düğüne sende mi davetliydin yoksa Holmes.Asil bir ailenin düğün tarihini bildiğine göre" 

Dostuma şaka yollu takılmama rağmen bana gayet ciddi bir şekilde cevap vermişti.

"Hayır tabii ki ama Witchgate ler garip bir ailedir.Düğünün tarihini ve yerini günler öncesinden neredeyse bütün londraya duyurdular.Senin duymaman normal Watson.Hastalarına çok fazla zaman ayırıyorsun ve dış dünyadan fazla kopuksun."

Holmes haklıydı son zamanlarda kendimi işime çok fazla vermiştim.Her ne kadar son bir haftadır işimi hafifletsem de Holmesun bahsettiği düğünden haberim olmamıştı.

Lord Walmorth bizi görür görmez yanımıza seğirtmişti.Gecenin şerefine şık bir smokin takımı giymişti.Gür saçlarına sürdüğü briyantinle şimdi daha yakışıklı ve çekici  görünüyordu.

"Ah görüyorum ki   konuklarımvda gelmiş işte.Bay Holmes, bay Watson  şeref verdiniz"

Lord Walmortun yapmacık ve fala gösterişli tavırları beni rahatsız etmiş olsa da lordun bizi davet etmiş olması yine de büyük nezaketti.

"O şeref bize ait lord Walmorth.

"Gelin sizi LADY CHARTY nin kaptanı kaptan Andonis Papiannis le tanıştırayım.Neredeyse yedi kuşak kaptanlık yapan bir aileden geliyor.Oldukça tecrübeli ve bir o kadar neşeli biridir..

Lord Walmorthla birlikte yunan kaptanın yanına gittiğimizde kaptan Andonis güzel ve şık giyinmiş bir bayanla sohbet ediyordu.Kadın yaklaştığımızı görünce kaptana selam verip uzaklaşmıştı .Kaptanın bu davetsiz misafirliğimizden pek de rahatsız olduğu söylenemezdi.Yolcuların bu tip sohbetlerine alışık olduğu belliydi.Aslında kaptanın güzel ve renkli bir hayatı olduğunu düşünüyordum.

"Kaptan Andonis size konuklarım londranın en ünlü dedektifi Sherlock Holmes ve arkadaşı bay Watsonu tanıştırmak istiyorum.Bay Holmesu duymuşsunuzdur."

"Evet duydum.Gazeteler kızıl biraderler vakasını yazdığında okumuştum.Oldukça ilgi çekici bir olaydı ama merakımı cezbeden çift uskur vakası olmuştu.Denizcilikle ilgili olan olaylar ilgimi daha çok çekiyor.Bu arada memnun oldum bay Holmes bay Watson."

Kırkının sonlarında görünen kaptan Andonis oldukça dinç biriydi.Güneşten bronzlaşmış teniyle çapkın kumpanya artistlerine benziyordu.Bir seksen boylarında geniş omuzlu güçlü yapılı bir adamdı.Ellerimi oldukça sert ve güçlü sıkmasından dolayı parmaklarıma hücum eden kanı hissedebiliyordum.

"Baylar size ne ikram etmemi istersiniz?Birazdan yemeğe geçilecek ama öncesinde birer şampanya içsek fena olmaz diye  düşünüyorum."

"Hay hay bay Andonis bencede iyi olur."

Holmesun neşeli tavrı kaptanı da mutlu etmişti.Kaptanın eliyle çağırdığı garsonun uzattığı tepsiden şampanyalarımızı alıp yolculuğun şerefine kaldırmıştık.Ancak birinci yudumu aldığımız anda genç bir kadının oldukça tiz ve keskin çığlığını duymuştuk

"Edward sevgilim edward lütfen ayağa kalk.Tanrım biri yardım etsin lütfen.Doktor ,doktor."

Genç kadının yardım çığlığına toplanan kalabalığı yardığımızda genç yaştaki bir adamın yerde ağzında köpükler saçarak yatmakta olduğunu görmüştük.Genç adamın başı yere diz çökmüş güzel bir kadının dizlerindeydi.Yirmili yaşlardaki kadın ise çaresiz gözlerle etrafına bakınarak yardım arıyordu.

"Ben doktorum bayan. "  diyerek genç kadının yanına diz çökmüştüm.Genç adamın yakışıklı yüzü sararmış ,ölüm soğukluğuna geçmişti.

"Sara gibi bir hastalığı var mıydı bayan?"

"Hayır yoktu.eşim Edward o şampanyayı içene kadar gayet iyiydi.Ancak şampanyadan bir yudum aldı ve yere yığıldı sonra da ağzından köpükler çıkmaya başladı.Tanrım neyi var kocamın?"

Genç adamın zehirlendiğini düşünüyordum.Sara dışındaki tüm belirtiler zehirlenmeyi gösteriyordu.Ancak zehri gösterecek tek şey onun antidotu olan solusyona damlatmaktı."

"Zehirlenmiş mi Watson? " Holmesun sorusuna

"Emin değilim birazdan anlarız.Şu içtiği şampanyadan birkaç damlayı antidot solusyona damlatırsam zehir olup olmadığını öğrenirim."

Çantamda daima ani zehirlenme vakaları için antidot taşırdım.Doktorluk mesleğinde pek çok zehirlenme vakasına şahit olduğum için siyah deri çantamda mutlaka birkaç çeşit antidot bulunurdu.Şampanyadan birkaç damlayı içinde arsenik olan antidot solusyona damlattım.Şampanyadaki kimyasal antidotu bulandırıp beyazlattığında kesin sonuca varmıştım.

 "Zehirlenmiş.Şampanyaya arsenik katılmış .

Genç adamın etrafındakiler üzüntüyle başını sallayıp genç kadını teselli  etmeye çalışırken genç adamda son nefesini karısının kollarında vermişti.Şampanyadaki ağır arsenik genç adamı yaşamdan koparmaya yetmişti.

Genç adamın nabzını kontrol edip öldüğüne emin olduktan sonra göz kapaklarını yavaşça kapattım.

Genç kadının acı dolu haykırışları arasında oradan ayrılıp yemek salonun en uç tarafına gitmiştik.Kaptanın emriyle birkaç garson yerdeki artık ölü biri olan genö adamı kaldırırken birkaç lady de zavallı acı dolu eşini teselli  etmek için onunla birlikte garsonların peşinden gitmişti.

"Tanrım bu korkunç bir şey kim bunu neden yapsın? Genç adamdan kim ne istemiş olabilir?"

lord walmorth üzüntü ve isyan dolu  konuşurken , Holmes de düşüncelere dalmış elimden aldığı antidot şişesine bakıyordu.

"Ölen adamın ismi neydi kaptan Andonis? Holmesun ani sorusu kaptanı da düşüncelerinden uyandırmıştı.

"Zavallı adamın ismi Richard Pearlydi bay Holmes.Eşi bayan Elizabeth Pearlyle Barselonaya balayına giden yeni evli bir çiftti."

"Üzüldüm.Hakkında başka bilgi varmı kaptan? ne iş yapardı?"

"Davayı siz mi ele alacaksınız bay Holmes?"

kaptanın soru ve şüphe dolu gözleri holmese kilitlenmişti.gemisindeki bu trajedinin onun canını sıktığı belliydi.Üstelik verdiği hoşgeldin yemeği mahvolmuştu ve yemek salonundaki konuklar birer birer salonu terk edip korkuyla kamaralarına doğru gidiyordu.

"Burada başka polis müfettişi görünmüyor ve Barselona limanına varmamıza daha on dört koca gün var.Bu sürede katil veya katilleri ortaya çıkramazsak korkarım ki Barselonaya vardığımızda çok geç olacak ve olay faili meçhul bir vaka olarak  kalacak."

 " Bay Holmes haklı kaptan.Bırakın vakayı devralsın.Yoksa bu LADY CHARTY için de pek iyi bir şöhret olmayacak.Hele dedikoduların Londraya ulaşmasından sonra."

Lordun tavsiyesi kaptanı düşündürmeye  ve ikna etmeye yetmişti.

Kaptan sıkıntıyla uzun kırlaşmış saçlarını kaşıdı.Aklından geçenleri tahmin etmek zor değildi.

"Peki lord Walmorth nasıl isterseniz.Tanrı yardımcınız olsun bay Holmes.Umarım bu sıradan bir kıskançlık cinayetidir.Yoksa dediğiniz gibi gemim için hiç de iyi bir şöhret olmayacak ." 

Kaptan üzüntü ve sıkıntıyla yanımızdan ayrılırken Holmes de bana bakıyordu.

"Ne dersin Watson hiç de isteyeceğim türden bir yol meşgalesi değil ancak elden ne gelir.Sanırım yarın sabaha kadar bayan Perlynin sakinleşmesini bekleyeceğiz

"Haklısın Holmes.Pek de güzel bir öeşgale olmadığı kesin."

Holmesle birlikte dinlenmek üzere kamaramıza çekilmiştik.Sabah ilk işimiz bayan Pearlyi ziyaret etmek olacaktı.