Beni Unutma

24.6K 1.9K 1.6K
                                    

İçimdeki kötü his bir türlü geçmek bilmiyordu, Tae'nin benden sakladığı bir şeyler olduğuna kesinlikle emindim. Bana söylemiyordu, Jungkook'tan öğrenebilirdim belki ama çocuğu gerçekten kullanıyor gibi oluyordum, ona gitmek biraz beni utandırıyordu.

Odanın içinde bir ileri bir geri yürüyüp duruyordum, ne yapmam lazımdı ki? Onu zorlasam söyler miydi acaba? Hiç sanmıyordum ama şansımı tekrar deneyebilirdim.

Şu anki durum beni korkutuyordu, çünkü her şey hızlı gelişmişti ve ben bu duruma çok çabuk alışmıştım. Bu kadar hızlı çıktığım bir yerden bu kadar kısa sürede yere düşmek, canımı yakardı. Üstelik sevdiğime emin olduğum biri vardı karşımda, ne yapardım hiç bilmiyordum.

Düşüncelerim bir türlü dağılmamıştı, kendi kendime düşünmek bir yere vardırmıyordu çünkü her şey ihtimal olarak kalıyordu. Tae'yle konuştuğum zaman biraz daha netleşebilirdi belki her şey.

Pratik saatlerinin bitişini bir hafta içinde öğrenmiştim, pratikleri bittikten sonra bir süre yere yığılıp kalıyorlardı. Bende o yorgun oldukları arada gidip, hem pratiklerini bölmemek hem de Tae'yi yakalamak istiyordum.

Haftasonu olduğu için bugün biraz daha erken bitiyordu pratikleri. Acaba Tae'yle birlikte havuza girsek nasıl olurdu? Uzun zamandır, yani buraya geldiğimden beri, havuza girmemiştim. Bana da değişiklik olurdu.

Saatin gelmesiyle aşağı indim, kötü düşünceleri kafamdan atmaya çalışıyordum. Zaten Tae yeterince kötü görünüyordu, bir de ben kötü olursam sonumuz yan yana iki mezar falan olabilirdi.

Pratik odasının kapısına geldiğimde bir an şüphe ettim, çalmam gerekir miydi? İçerden müzik gelmiyordu, bu yüzden kapıyı çalmayı tercih ettim. Sonuçta yedi erkeğin olduğu bir odaya girecektim.

İçeriden koro şeklinde içeri girmem için bağırdıklarında yüzüme neşeli bir gülümseme yerleştirdim, ben Tae'nin modunu yükselten insan olmalıydım. O kötü olduğunda ona destek olmayıp, yüz asacaksam aramızdaki ilişkinin ne kıymeti kalırdı?

İçeri girdiğimde hepsini bir köşeye yığılmış bir şekilde görmüştüm. Tae, Yoongi'nin uzattığı dizlerine yatmıştı. Uyuyor gibi görünmüyordu, sanırım sadece gözlerini kapatmıştı.

"Hoşgeldin yenge." diyen Jimin'e kötü bakışlar attım. "Bana şöyle seslenip durma." diye uyardığımda beni takmadığını belli etmek için "Peki yenge." demişti.

Ona sadece gözlerimi devirmiştim, yenge lafını duyunca Tae gözlerini açmıştı. Hızla yattığı yerden doğruldu. "Gelsene." diye beni yanına çağırdığında yavaş adımlarla yanına yürüdüm ve oturdum.

Yoongi bana doğru dönerek "Sen yokken karı kız muhabbeti yapıyor, haberin olsun." dediğinde Tae sinirle ona döndü. "Hyung!" diye uyardığında istemsizce gülmüştüm. "İnanırım, zaten sicilide temiz değil."

Söylediğim şeye inanamıyormuş gibi bana bakan Tae'ye omuz silktim, bu konuyu unutacağımı sanıyorsa yanılıyordu. "Bu sicil konusu biraz daha devam ederse Jimin ve Jungkook'u öldüreceğim."

Arkadan bağıran Jimin'e döndüm. "Benim suçum ne TaeTae?" diye sorduğunda Tae yanındaki su şişesini ona fırlattı. "Bir de suçum ne diyor. Utanmasan Hana'ya kızla günü gününe şunu yaptı diye rapor verecekmişsin."

Kaşlarımı kaldırdım. "Aslında fena fikir değil." Jimin'e döndüm. "Sen ne dersin?" diye sorduğumda yüzünde pis bir gülümseme oluştu. "Yengem ister de ben yapmaz mıyım?" dediğinde yenge olayının ilk defa hoşuma gittiğini hissettim.

"Ağzını bu konuda bir daha açarsan, tüm kirli çamaşırlarını ortaya sererim." diye Jimin'i tehdit eden Tae'ye döndüm. "Öyle mi yaparsın?" diye tehditkar konuştuğumda bir an duraksadı ve "Öyle yaparım" dedi.

Senden Sonra | KTH ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin