Senden Sonra | KTH ✓

Gurur

•Sınırımız tekrar 340 vote. Yorum bırakmayı unutmayın, yeni bölümde görüşürüüz❤️

"Bu da şirketin bu seneki hisse yükseliş tablosu." Babamın önüne hazırladığım dosyaları koyarken heyecandan ellerimin titrediğini fark etmiştim. Daha önce bu kadar heyecanlı olduğum tek şey, yüksek lisans mülakatıydı.

"Sen hazırladın değil mi?" diye sorduğunda kafamı salladım. Yaklaşık iki hafta önce BigHiti almak istediğimizi babama söylemiştik, böyle bir şey hemen kabul görmeyeceği için araştırma ve bekleme süresi o an da başlamıştı.

Babam başta bu olaya çok karşıydı, Lotte'nin zaten bir eğlence şirketi vardı ve birleşmek ona mantıklı gelmemişti. Abimle birlikte bu konuyu düşündüğümüz zaman gerçekten şirketin yararına olacağı kanısına varmıştık. Çünkü atıldığımız bir sektörde çok başarılı sayılmazdık, BigHiti alarak o sektörde de başarı gösterme ihtimalimiz yüksekti.

Beklediğimin aksine Dong Ju abim problem çıkarmamıştı, ona göre böyle yatırımlar küçük şeylerdi. Uğraşmak bile istememişti. Onunla uğraşmaktansa babamla uğraşmak benim de işime geliyordu.

"Görüşmeler nasıl sonuçlandı?" diye sorduğunda kayda değer olacak şeyleri anlatmaya başladım. "Bu konuya olumlu bakıyorlar ama şirketi bize tamamen devretmek gibi bir niyetleri yok. Sadece iki büyük hissedardan biri olabileceğiz."

Şöyle bir düşündü, bu olaydaki tek olumsuz taraf buydu ama ikna edebileceğime emindim. "Tamamen satın alacağımız bir şirkete neden bakmıyoruz?" diye sorduğunda omuz silktim, bunun için mantıklı bir açıklamam vardı. "Üç büyük eğlence şirketi bu konuda masaya bile oturmuyor, onlardan sonra en büyük şirket BigHit ve gittikçe hisseleri yükseliyor. Anlaşma yapmaya olumlular, ayrıca daha önceden gelen bir dostluk var aramızda."

Ne kadar büyük bir dostluk diye geçirdim içimden. Beni Tae'den ayıracak kadar büyük dostlarımızdı, bir de dost olmasak neler yaparlardı kim bilir. "Hana, söylediklerinin mantıklı olduğunu biliyorum, bunu sen de biliyorsun." Kafamı salladım, bu iş için iki haftamın hepsini vermiştim. Bir eksik çıkacağını düşünmüyordum. "Ama yine de senin bunun üstüne bu kadar düşmen mantıklı değil. Bu şirketi neden istiyorsun?"

Sevdiğim çocuğun acı çekmesine engel olmak için elimdeki gücü kullanıyorum desem, ne tepki verirdi acaba? "Sadece kendimi ispatlamak istiyorum. Lottenin kötü olduğu bir alanda onu yükseltebilirim, kendimi ispatlarsam yönetim kurulu için elimde büyük bir koz olur." diyerek oturduğum yerde dikleştim, yalan söylüyor olmak beni geriyordu.

Elbette kendimi ispatlamak istiyordum ama bu şirketi almamın bununla alakası olmadığı ortadaydı. "Bu kadar hırs yaptığını bilmiyordum?" dediğinde kaşlarımı çattım. "Neden yapmayayım? Hakkım olan şeyi benden aldınız, ben de geri almaya çalışıyorum."

Babama bu konuda oldukça sinirliydim, Dong Ju abimi bu kadar desteklemesi sinirimi bozuyordu. Son zamanlarda iyice her şeyi onun eline vermişti, neredeyse babam Dong Ju abimden izin alacaktı. Böyle bir şeye ne gerek vardı ki? Açıkça baştan beri taraf tutuyordu, hadi ben o zaman okuyordum ama Dong Bin abime yaptığı büyük haksızlıktı.

"Hakkın olan bir şeydi ama o hakkını kaybettin." dediğinde sinirle güldüm. "Baba, aramızda bu hakkı kaybetmeyen tek kişi Dong Ju abim. O da hatalar yapıyor ama neden bizimkiler bu kadar önemli oluyor?"

Canıma tak etmesinden midir nedir, bu konuyu oturup sabaha kadar tartışmak istiyordum. Onu kızdırmak işime gelmezdi, bir anda işten vazgeçtim diyebilirdi ama bu konuda sessiz kalacak değildim. Zaten yeterince kalıyorduk, yakında Dong Ju abim bizi şirketten atsa şaşırmazdım. "Hana, bu konuyu kapatalım."