6

25.5K 1.5K 73
                                    

Güneş yavaş yavaş dağların arasından sıyrılırken gökyüzüne has bir pembe, mavisine karıştı. Havadaki tek tük bulutlar mavi gökyüzünde pembe pamuk şekeri anımsatırken gün ışığı tek tek evlerin üzerine düşmeye başladı.

Sabaha karşı, o aptal kabuslarla uyanmış ve tekrar uyuyamamıştım, ki bu da benim güneşin doğuşunu izlememe sebebiyet vermişti. Sadece dört saatlik uykuyla günümü geçirmek zorunda olsam da, sanırım buna değerdi.

Sabaha kadar sadece pencerenin önünde oturmuş dışarıyı seyrederek düşünmüştüm. Geçmişteki hayatım ile ne kadar farklıydı şimdiki halim.

Sessizce yatağımın yanındaki komidinin üzerinde şarja taktığım işitme cihazlarımı alıp kulağıma yerleştirdim ve mutfağa ilerledim. Bunca zaman sonra ilk defa kahvaltı hazırlayacaktım, ve sadece içimden gelmişti. Belki de annemin bana bakarken yüzüne yerleşen o hüzünlü ve çaresiz ifade nedeniyle birşeyler yapmak istemiştim.

Güzelce menemen hazırlayıp yanına domates, zeytin, peynir, bal falan koyduktan sonra bahçeden birkaç gül kopartıp su doldurduğum bir bardağın içine koyarak masayı süsledim. Güzel olmuştu.

Tam kapıya dönüp annemi uyandırmaya gideceğim sırada kapıya yaslanarak şaşkın bir ifadeyle bir bana, birde masaya bakan annemi görünce elinden tutup masaya sürükledim. Menemenin içine birkaç tane kabuk düşürmüştüm ve ben buna aldırmasam da annem beğenmeyebilirdi. Onun fikiri benimkinden daha önemliydi.

"Beğedin mi? Ben yaptım." dedim kısık bir sesle. Neredeyse iki senedir konuşmadığım için biraz tuhaf hissetmeme neden olsa da hafifçe gülümsemeye çalıştım.

"Sen..." dedi hala şaşkınlığını atamamış bir ifadeyle. Annemin içindeki sevinç patlamadan olaya el atıp işaret parmağımı dudaklarına götürüp 'sus' işareti verdikten sonra kahvaltıya başladım. Ara sıra bana bakmayı ihmal etmeden gülümseyerek kahvaltısını yapan anneme ara sıra yumurta kabukları denk gelse de hiç farkında değilmiş gibi yemeye devam etti.

#dostusessizlikolanlar

Psikolok Adam 《Final》Where stories live. Discover now