37

18K 1.2K 113
                                    

"Abim de benden birşeyler saklamış, Mert de, annem de.. Gerçi sen de benden birşeyler saklamıştın ama ben seni affettim. Çünkü sen iyi niyetlisin." diyerek Psikolok Adamın saçlarını karıştırdığımda, onun yüzünde bir gülümseme oluştu.

Son birkaç gündür, Psikolok Adamla ayrılmaz ikili olmuştuk. Okula beni o bırakıyor, okuldan alıp eve götürüyor, bana pamuk şekeri alıyordu. Aslına bakarsak seansları gelmesini iple çekmeye başlamıştım. İyi adamdı vesselam, ama hala birşeyler hatırlamayışım, ona haksızlık yaptığımı düşünmeme neden oluyordu.

"Hemen unut demiyorum ama çok fazla kafana takma bence." dedi Psikolok adam. Oturduğum siyah deri koltukta bacaklarımı kendime çekerek bağdaş kurdum.

Bu deri koltuklar neden bu gıcık edici sesi çıkarmak zorundaydı ki?

"Tamamdır doktorcuğum. Sen ne dersen o." diyip asker selamı verdiğimde bana güldü.

"Al bakalım benim kıymetli hastacığım. Uslu durduğun için." diyeren bana pamuk şekeri uzatınca gülümseyerek aldım ve kemirmeye başladım.

Zengin olunca pamuk şeker makinası alacam!

"Ya sormayı unutuyordum az kalsın." diyerek başımı Psikolok adama çevirdim. "Küçük bir çocuk vardı ya, hani su resmi o yapmıştı." dedim bir elimle Psikolok adamın arkasında duran çerçeveyi gösterirken.

"Evet, yeğenim. İsmi Duru."

"Evet evet, o." dedim ve elimle ağzımı silip ciddi bir ifadeyle ona döndüm. "Siz zengin değil misiniz? O çocuğun niye işitme cihazı yok?"

"Bu konu biraz karışık."

"Dinlemek istiyorum." dediğimde derin bir nefes verip ayağa kalktı ve benim karşımda duran siyah deri koltuğa oturup dirseklerini dizlerine dayadı. Bir süre düşünceli bir ifadeyle yere baktıktan sonra yüzünü bana çevirirken kahve gözleri bulutlanmıştı sanki.

"Geçenlerde söylemiştim ya, birkaç sene önce babam ve abimin arası bozulmaya başlamıştı. Nedeni bir kız. Abim bir kızı sevmiş, ama kız öyle zengin değil. Abim onu bizimle tanıştırmak için bizim eve getirince babamın bu durumdan pek hoşnut olmadığı belliydi ama ses çıkarmamıştı hiç. Gergin ortamı dağıtma amacıyla abimle biraz sohbet ettik, sonra da yemek yedik birlikte. Yemekten sonra abim o kızla evlenmek istediğini söyleyince babamın kayışlar koptu. Abime çok kızdı." derken bir yandan parmaklarıyla oynaması dikkatimi çekti. "O kızın bir para avcısı olduğunu söyleyince de abim biraz sert tepki verip evi terk etti. Abim o zamanlar üniversitede okuyordu, ve bu yüzden bir meslek sahibi değildi ama buna rağmen evlendiler. Uzun süre geçim sıkıntısı çektiler ve ben de dahil etraftan gelen tüm yardımları reddettiler. Abim üniversiteyi bırakıp birçok işte çalışmaya başladı, yengem evde Duru'ya bakmak zorunda. Biliyorsun Duru'da doğuştan işitme kaybı var. Zor zamanlar geçirdiler."

Şimdi fark ediyorum da, bu adam güçlüydü. Psikolojik olarak yani.

Babası ve abisi arasında kalsa da kendini toparlayabiliyordu. Üstüne birde benimle uğraşmıştı.

Daha kaç kişinin hayatını mahvedecektim?

Daha kaç kişi benim yüzümden üzülecekti?

"Ben üzgünüm." dedim sessizce bakışlarımı ellerime indirerek.

"Hayır hayır. Üzgün olmanı gerektirecek bir durum yok Yağmur."

Başımı iki yana salladım.

"Hayır. Bunca sorunun varken birde benim yüzümden kendini yıprattın. Hepsi benim suçum. Yaşamayı bile haketmi-"

"Sus." keskin ve net çıkan sesiyle donup kaldım. Bakışlarım onun yüzüne çıkamadı bile. Yüzüne bakmaya korkum belki bilemiyorum.

Sadece kaskatı bir şekilde ellerime bakabildim.

Psikolok adam ayağa kalkıp önümde diz çökerken görüş alanıma giren kahverengi saçlara baktım bir süre.

Psikolok adam, alnını dizlerime dayamış, ve yere oturmuştu.

İçimdeki garip bir hisle birlikte, o kahve saçlarını dağıtmak istiyordum. 

"Böyle konuşma. Hayatı güzel kılan tek şeysin sen." derken sesi kısık çıksa da çok net bir şekilde duydum sözlerini. "Asıl böyle konuştukça canımı yakıyorsun benim." dedi ve ağır ağır kaldırdı başını. Gözleri gözlerime zincirlenirken yutkundum. "Senelerce yokluğunda boğuldum. Sonra geldin, gözlerimin önünde yok olmaya çalıştın Yağmur. Daha fazla gitmeye çalışma benden. Dayanamam..."

En başından beri bu adama tuhaf diyordum ya hani.

En başından beri her hareketi gözüme batıyordu ya.

Meğer bu adamın güzel oluşundan kaynaklanıyormuş bu.

Meğer adamın içinde yaşadıkları gözüme batıyormuş.

Bu adam gerçekten seviyordu, bu belli.

Bu adam beklemiş.

Ancak bu durumda ben ona ihanet etmiyor muydum?

O içinde bunca acıya göğüs gererken ben en küçük anıları bile kafamdan def etmişim.

Ey güzel adam.

Ey garip ama acı çeken adam.

Ey güzel seven adam...

Hatıralarım zihnimden uçup gitse de,

Sen sever misin beni böyle?

Kalbimi sana versem de,

Korur musun onu sevginle?

Psikolok Adam 《Final》Where stories live. Discover now