24

19.3K 1.3K 139
                                    

"Yanındaki abin miydi?"

"Hayır."

"Arkadaşın?"

"Hayır."

"Akraban?"

"Hayır."

"Aile dostu?"

"Hayır."

"Sevgilin?"

"Hayır." dediğimdeki bana üstten üstten bakan yelloz gözlerini sabır dilercesine kapatıp derin bir nefes aldı ve tekrar bana çevirdi lens olan mavi gözlerini.

Aslında lens olan sadece gözleri değil, bütün bedeniydi. Kaşları, botokslu dudakları, burnu ve hatta çenesi bile lens olabilir bunun.

Ayrıca yüzünde 9 ayrı katman vardı ki dünyanın katmanları bile bu kadar kalın değildi bence. Çektiği eyeleinerın sonu da yoktu, bir süre sonra saçlarına karışmıştı ve sonunu ciddi anlamda göremiyordum. Ayrıca o gözüne sürdüğü mavi renkteki far'a hiç girmeyecektim. Dünyadaki tüm renkleri sömürmüş gibiydi. Eminim ki köpeklerin siyah beyaz görme nedeni kesinlikle karşımda duran insanımsı yellozdu.

"Kim o zaman?"

"Sana ne."

"Bana bak kızım. Sabrımı zorlama, fena olur."

"Hadi ya? Ciddi misin, bilmiyordum çok pardon." diyerek alayla konuştum. Tamam önceden daha pısırık bir kız olabilirdim ama artık durumlar farklıydı. Ben intiharı elinde oyuncak diye oynayan birisiydim. Defalarca ölümün eşiğinden dönmüştüm ve bu kızlar ne kadar geçmişi yâd etseler de, bu numaralar artık bana sökmezdi.

"O yakışıklının hatrına sana birşey yapmıyorum, ama sınırı aşarsan..." diyerek bi elini yumruk yapıp diğer elinin avcuna vurduğunda bakışlarım elinden yüzüne kaydı. Mavi lensli gözleri ve kırmızı rujlu dudakları alayla sırıtırken avuç içlerim kaşındı. Kısa bir kavga fena olmazdı. Hem dönem başındaydık, disiplin suçu verecek bir öğretmen bile yoktu ortada.

Yelloz arkadaşlarıyla birlikte sıralarına yönelirken ayağa kalktım ve yellozun saçından tutarak sertçe kendime çektim. Başı gerisin geri omzuma düşerken gözlerine yansıyan şaşkınlık ve öfkeden zevk aldım. Sanırım bozulan psikolojimin yanında promosyon olarak birazcık sadistlik de vermişlerdi.

Neyse ki kampanyaları seven birisiydim.

"Hayatta iki şeyden nefret ederim. Birincisi defalarca ucunu açmana rağmen itinayla kırılan kalem ucu, ikincisi ise tertemiz, az dövülmüş yellozlardır. Sen bu kategorilerden ikisine de girdiğine göre ebeni doya doya s**ebilirim." dedim ve boş olan elimi yumruk yapıp yelloza savurdum.

İnsanlar zayıf olanı ezmeye bayılırlardı. Ama unuttukları şey, rüzgarı sert olan yerin ağaçları da sert olurdu.

Medya çok tatlı değil mi ya?

Psikolok Adam 《Final》Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin