SAHIPSIZ INTIKAM

43. SEVDA KAÇMIŞ

Dışarıda dört koruma vardı. Eve doğru yanaştığımızda kapı açıldı.
Teyzem bizi bekliyordu. Kapının önüne gelince kenara çekilip geçmemizi bekledi. Biz içeri girdikten sonra kapıyı kapattı. Önümüzden geçerek bir odaya doğru yönlendi. Bizde arkasından takip ettik.

Evin salonuna geçtik. Kerimde buradaydı. Bizi gördükten sonra ayağa kalktı. Teyzem "Üçünüzde oturun. Ayakta kalmayın. Can sen yanıma otur oğlum." Diyerek ikili koltuğa oturdu. Eliyle yanına vurdu. Yerime oturunca Demirde kerimin yanına oturdu.

Teyzem Demire döndü.

"Sen demir olmalısın?" (Teyzem)

"Evet efendim."

"Bende Sevdanın annesiyim. En azından onun manevi annesiyim. Neyse Bana Jale teyze diye seslenebilirsin. Resmiyete gerek yok. Can seninle geldiğine göre sana güveniyor."

"Evet. Jale Teyze." Dedim.

Teyzem bana döndü.

"Benden açıklama beklediğini biliyorum oğlum. Sana uzun uzun anlatamayacağım buna zamanımız yok. Sadece şunu bil oğlum. Ben kızımı Aksoydan korumak için ondan uzaklaşmak zorunda kaldım."

"Orasını tahmin etmiştim teyze. Sevdanın sana çektiği çok belli. Oda senin gibi benim arkamdan iş çevirip durmuş.... Neyse bunu sonra konuşalım." Dedim.

"Tamam. Sevdanın tutulacağı bir kaç yere baktırdım ama yoktu. Aksoy iyi bir yer bulmuş. Kullandığı bütün depolara bütün yerlere baktırdım ama yok.... Sadece belli başlı adamları Sevdanın yerini biliyormuş. O yüzden yanına yerleştirdiğimiz adamlar bize dönüş yapamadılar." (Teyzem)

"Bizde araştırıyoruz ama hala ses çıkmadı." Dedim.

"Can Kerim yanımda kalsın. Bana yardım edecek." (Teyzem)

"Teyze Kerim seninle kalabilirde neden böyle birşey istiyorsun?"

"Bakmasını istediğim bir yer var ona bakmasını istiyorum."

"Tamam, Kalabilir."

" Jale Teyze, bir işler çevirmeyeceksin değil mi? Eğer şüphelendiğin yada bildiğin birşey varsa bize söylemen yeterli. Gerisiyle biz ilgileniriz." (Demir)

"Merak etme oğlum, Sadece yardım edecek bana. Tehlikeli bir şey yok."

"Peki." (Demir)

Kendi aramızda konuşmaya devam ettik.

...

Bugün üçüncü gün.....
InşAllah Sevda iyidir....

Üç gündür Aksoyun aramasını bekliyoruz ama hiçbirimizin telefonu çalmadı. Hepimiz perişan olduk. Sürekli dolanıp adamlarla bakılmadık yer bırakmadık. Demir Babasıyla pek konuşmuyormuş, ilk gün Babasını arayarak Sevda için yardım istemişti. Babasının geniş bir çevresi varmış.
Her türlü insanlarla merhabalığı varmış. Dün Teyzemle buluştuktan sonra Demiri arayarak Sevdanın bir yerde tutulduğuna dair bilgi almıştı. Bize bahsettiği depoya giderken Emreyi arayarak adresi ona mesaj olarak attık.

Depoya geldiğimizde etrafta kimse yoktu içeriye girdiğimizde deponun orta yerinde sadece Sevdanın üzerine giydiği ceket, Sandalye, ip... Sadece bunlar vardı.

Ceketi elime alıp sandalyeye tekme attım. Demir ipi eline alıp küfür ederek Depodan çıktı. Emre duvara sert bir yumruk attı. Ilyas etrafa bakınarak birşeyler bulmaya çalıştı. Ben ne zaman geldiklerini bile fark etmemiştim. Depodan ayrılıp tekrar Emrelerin evine döndük....

Sevdaya dair birşey bulmamız iyi oldu. En azından hala sağ bunu biliyoruz. Sevdaya biraz yakınlaştık...


Babam dün gece İstanbula geldi. Gelir gelmez Burada bir kaç kişiyle buluşup Sevdayı aramalarını istedi. İçlerinde karanlık işler yapan kişilerde vardı. Şuan Türkiye'yi ayağa kaldırdık....