Bölüm-21

1.5K 73 10
                                    

Dürtülmem ile gözlerimi yavaşça aralayıp kafamı kollarımın üstünden çektim, beni dürten kişiye baktım.

Tabiki de Aslıydı.

Gözlerimi devirip tekrar kafamı sıranın üstüne koydum, kalan uykuma devam etmeye başladım.

Aslı tekrar dürtüp "hadi kalk be öğlen oldu öğlen" dedi bıkkınlıkla. Bende inanmıyormuşçasına "hehe" dedim.

"Bak lan saate" Kafamı kaldırıp saate baktığımda gözlerimi pörtlettim. Harbi öğle arasına girmiştik. Gözlerimi ovuşturup kendime gelmeye çalıştım. Ama yok nerde.

Aslı'ya dönüp "hadi tuvalete gidelim elimi yüzümü yıkayıyım sonra da kantine ineriz" dedim. Kafa sallayıp ayağa kalktı.

Kantine girip göz gezdirdim. Arın ve çetesini gördüğümde gözlerim orada takılı kaldı. Beste bizi fark ettiğinde el kol yapıp "Deren gelsenize" dedi.

Aslı'ya baktığımda bir şey demeden gittiğini gördüm. Tabi Emir orda ya hemen koşa koşa gidiyo. Bende peşinden gittim.

Gittiğimde Arın ve Emir'in yanının boş olduğunu gördüm. Emir'in yanına gidicekken Aslı'nın gidip oraya oturduğunu gördüğümde göz devirip Arın'ın yanına oturdum.

Yanımda gülme sesi gelince Arın'a baktım, sırıtıyordu. Her zamanki gibi şaşırdık mı? hayır. Önüme döndüm.

Kutay birden ayağa kalkıp "öf ben çok acıktım. Siz yemek almıyo musunuz?" dedi.

Deniz ona gülüp "olum senin tok olduğun bir zaman var mı? Yada canının yemek yemek istemediği zaman. Varsa söyle söz ne istersen yapıcam" dedi.

Bu dediğine hepimiz gülmüştük. Aslında Deniz haklıydı Kutay'ın tok olduğu yada canının bir şey istemediği zaman yoktu. Hep açtı bu çocuk.

Sadece ilk defa ben hastanedeyken yemek yemediğini söylemişti o kadar. Diğer türlü hep açtı ve beni şaşırtan diğer yön ise yiyip yiyip kilo almamasıydı. O kadar yesem ben sanırım obez olurdum. Ama bu çocukta kilo değil kas yapıyordu.

Kutay "ne istersem mi?" Diyip imalı imalı baktı Deniz'e. Deniz korku dolu gözlerle Kutay'a baktı sonra birden kafasını iki yana salladı "yok, yok, yok. Bunu göze alamam. Senin gibi bi piç sırf bana bir şey yaptırmak için günlerce bile aç durabilir. Bunu göze alamam. Sonra Besteciğim bensiz ne yapar? Dimi" dedi masumlukla.

Ses tonuna ve konuşmasına herkes hönkürerek gülmeye başladı.

Evet hönkürerek bunlar kahkaha değil bildiğiniz hönkürüyorlardı.

Arın'a baktığımda o da hönkürerek benim gülüşümü izlediğini gördüm. Birden gülüşüm yüzümde soldu utançla önüme döndüm. Arın'ın ilk defa bu kadar çok güldüğünü gördüm.

Güzel gülüyordu aslında.

Saçmalamayın tabiki yandan yandan gülüşünü izlemedim.

Kutay gülmesine son verip "benimle iddiaya girme bebeğim" diyip göz kırptı cilveli kızlar gibi.

Sonra bize dönüp "hadi istiyonuz mu bir şey yoksa ben gidip tek alıp geleyim mi?"

"Ben şuan kantinde ne olduğunu bilmiyorum. Ne var? Ne gelmiş?" diye sordum.

Arın "tabi gün boyu uyursan panda gibi ne olduğunu bilemezsin" dedi. Sanki sesi sinirli çıkmıştı.

Onun dediğini taklit edip "tobo gon boyo oyorson pondo gobo no oldoğono bolmozson" dedim göz devirerek. Bu dediğime yine masadaki herkes gümüştü. Yanıma baktığımda Arın'ın da güldüğünü gördüm.

Zoraki Sevgilim (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now