Bölüm-9

1.6K 70 5
                                    

Arından


Ayağımın kaymasıyla dudaklarım onun o muhteşem dudaklarına çarpması bir oldu.

Kendimi toparlayıp ayağa kalktığımda ona elimi uzattım her zamanki gibi şaşkın görünüyordu.

Elimi tutup kalktı. Dün tuttuğumuz buzlar galiba işe yaradı çünkü çok güzel hareket edebiliyordu. Deren şaşkın şekilde bana bakarken ne diyeceğimi bilemedim. Ben ilk defa bir kıza ne diyeceğim ne yapacağım diye düşünüyordum. Ben çok rahat bi adamken niye bu kızda böyleydim ki şimdi?

Düşüncelerimi bir kenara savurdum tam ağzımı araladım bişi diycekken çalan kapı zilini duydum. Şuan kim geldiyse alnından öpmek istiyordum beni kurtarmıştı. Kapıya doğru hızlı hızlı yürüdüm.

Kapıyı açtığımda daha deminki alından öpme işinden vazgeçtim. Bu gereksizin alnından falan öpmem ben. "Ne var Kutay niye geldin?" Diye sordum aslında onun gelmesi için sebebi yoktu canı isterdi gelirdi.

Ama şimdi içerde Deren olduğu için içeri almak istemiyorum şimdi saçma salak bir şey der kızı utandırır yada kızdırır. Hiç gerek yok.

Kutay "Ne var mı? benim sana gelmek için sebebe mi ihtiyacım var? Şuanda üzdün kardeşyan bak tam şuan üzdün şuan" diyip üzülmüş gibi yaptı.

"Kardeşim şimdi müsait değilim ben seni daha sonra çağırıcam hem o zaman istediğin kadar yemek yemene izin vericem ama şimdi git tamam mı?" Diye ümitle sordum umarım kabul ederdi.

Kutay biraz düşünür gibi yaptı "mmm hiç karışmıycaksın ama istediğimi yiyeceğim tamam mı söz mü?"

"Söz lan söz uzatma hadi" diye sinirle söyledim.

"Tamam o zaman kardeşyan görüşürüüüz işini de senin daha sonra öğreniceğim haberin olsun" diyip gitti oh be gitmiycek sandım.

İçeri girdiğimde kapıyı kapattım. Gözlerim Deren'i aradığında göremedim kaşlarım çatıldı nerdeydi bu şimdi?

"Deren" diye seslendim. Ses yok yine ve yine seslendim yine ses yok. İlk mutfağa baktım orda yoktu. Sonra yukarı çıkarak kaldığı odaya baktım ordada yoktu, kendi odamdan içeri hışımla girdim karşımda gördüğüm görüntüyle kaşlarım çatıldı. Deren yatağıma oturmuş, elinde benim ve ailemin olduğu fotoğrafa bakarak ağlıyordu.

Hızlıca yanına gittim. Deren beni farketteğinde gözlerindeki yaşları sildi. Sonra dalga geçercesine "küçükken daha tatlıymışın. Aynı babana benziyomuşsun. Ne şanslısın baba diyebileceğin biri olmuş hayatında" sesi titreyerek konuşuyordu bir şey demedim bana baktı kızarmış gözleriyle devam etti

"Biliyor musun ben hiç baba demedim. Hiç o duyguyu tatmadım. Kimse bana canım kızım ben varım korkma demedi. Kimse bana sakın sevgilin olmasın ben seni kıskanırım demedi ya da kimse bana şunu giyemezsin şunu yapamazsın diye karışmadı. Bir çok arkadaşım babalarından şikayetçi oluyorlardı, kızıyorlardı onlara karışıyo diye ama eğer benim babam olsaydı ve bana karışsaydı asla kızmazdım biliyor musun? Asla ona karşı çıkmazdım asla onun yanından ayrılmazdım ona doya doya sarılıp güven kokusunu içime çekerdim asla onsuz bir saniyemi geçirmezdim. İnsan hep kaybedince anlıyor değerini derler ya ben babamı hiç kazanamadım ki. Niye böyle acı çekiyorum niye şikayetçi olucağım bir babam yok. Çok isterdim biliyor musun o kadar çok isterdim ki bi babam olsun beni kıskansın, hatta annemle yada o cadaloz sudeyle kıskandırsın anlatamam o kadar çok isterdim. Hani derler ya kızların ilk aşkları babalarıdır diye ben hiç aşık olmadım. Benim ne suçum vardı ki ben aşık olamadım, baba diyemedim, güven kokusunu içime çekemedim. Eğer bir gün inşallah bi kızın olursa onu sakın bırakıp gitme tamam mı? Onu benim gibi bi yanı eksik bırakma olur mu?" Diye ümitle sordu.

Dediklerinden sonra bir damla yaş süzüldü gözlerinden. Bende kafa salladım 'olur' anlamında konuşucak gücü kendimde bulamadığım için sadece kafa salladım.

Deren ayağa kalkıp çerçeveyi özenli bir şekilde çalışma masamın üzerine koydu.

Bende ayağa kalkıp onu izlemeye başladım. Deren yanıma yaklaştı ve gözlerindeki yaşları elleriyle sildi. Gözlerime baktı ve "Egolu ayı sana sarılabilir miyim?" diye ümitle sordu.

Bu dediği beni gülümsetmişti kafamı sallayıp kollarımı açtım o da kollarını boynuma dolayıp daha çok ağlamaya başladı. Ellerim belindeki yerini alınca benim de içimden bir şeylerin koptuğunu hissettim.

Bacaklarının titrediğini ayakta zor durduğunu anladığımda onu yatağa oturtup öyle sarıldım.

Deren yavaş yavaş sakinleştiğini hissettiğimde uyuya kaldığını görmemle yüzümde bir tebessüm oluştu. Onu yavaşça yatağıma doğru yatırdım, üzerini örttüm tam arkamı döndüm ki elimi tutmasıyla bi irkildim ona doğru döndüğümde uyuduğunu gördüm.

Elimi yavaşça elinden çektiğimde saçlarının arasına küçük bi öpücük kondurup odadan çıktım. Kapıyı bilerek hafif araladım ki bir şey olduğunda direkt duyabileyim diye.

Aşağı inip televizyonu açtım ve sesini kıstım. Normalde asla kısık sesle izlemem ama Deren uyuduğu için mecburen kısmıştım.

Kendimi çok tuhaf hissettim. Sanki evlenmişiz de o uyuyo ben de sesini kısıyorum gibi ama harbi öyle dün beraber film izledik, uyuduk, sabah kahvaltı hazırladı, şimdi de tekrar uyuyo benim yatağımda ve bende o uyanmasın diye televizyonun sesini kısıyorum çok tuhaf ya.

*****

Gelen çığlık sesiyle yerimden zıpadım. Noluyo lan?

Bu ses Deren'in sesiydi. Hemen koşa koşa onun yanına çıktığımda ağladığını gördüm. Ah be atarlı panda sana ağlamak hiç yakışmıyor. Hemen yanında oturduğumda birden kollarını boynuma doladı.

Daha çok ağlamaya başladı bende hemen bi elimi beline diyer elimi kafasına koyup saçlarını okşamaya başladım "şşş tamam güzelim geçti sadece rüyaydı. Bak burdasın ben varım yanında güvendesin."

Kendimi geri çekip yüzünü avuçlarımın içine aldım "sadece rüyaydı tamam mı sadece rüya" diyip gülümsedim onun da gülümsemesi için.

Bana bakıp "rüyaydı dime Arın sadece rüya?"

"Evet sadece rüya başka bir şey değil."

"Sen varsan ben güvendeyim dime?"

"Ben varken sana asla bir şey olmaz" dedim kararlılıkla.

"Babamın veremediği güven duygusunu sen bana verebilir misin?"

Bu soruyu duymamla ilk bi takılı kaldım ama sonra devam ettim "evet veririm" dedim ve bir kez daha sarıldık bu sefer ben sarıldım.

O güzel kokusunu içime doya doya çektim. Geri çekildiğimde tam bir şey diyecektim ağzımı araladım ki dudaklarımda hissettiğim baskıyla susmak zorunda kalmıştım. Deren beni öpüyordu.

Zoraki Sevgilim (TAMAMLANDI)Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon