26. Bölüm

13.3K 451 183
                                    

Savaş'ın şaşkın bakışları karşısında sadece gülümsedim. Benim gülümsememe o da güldü.

Yaklaştı. Dudaklarımızı birleştirecekken çalan telefonla Savaş benden uzaklaştı ve küfür mırıldandı.

"Ne var?" dediğinde kahkahamı bastırmak için dudaklarımı ısırdım. Bir süre daha karşı tarafı dinledi. Ardından yüzü düştü.

Sanırım telefon yüzüne kapatıldı. Kulağından çekip telefona baktı ve kaşlarını çattı.

"Ne oldu?"

"Bilmiyorum, bir şey zırvaladı kapattı."

"Tanıyor musun?"

"Hayır."

Telefonu ortadaki sehpanın üstüne bıraktı. Ardından belimden tutup kendine yaklaştırdı.

"Biz nerede kalmıştık?" dedi dudaklarıma bakarak.

"Saat geç olduğu için uyumaya gidiyorduk."

Sırıttı. Ardından elimden tutup kaldırdı.

"Peki uyuyalım, sıkılırsak da yapacak bir şeyler buluruz." diyerek göz kırptı.

Koluna vurduğumda güldü.

"Yani sarılırız diyecektim."

Odaya çıktığımızda dolaptan pijamalarımı çıkarıp banyoya gittim. Üzerimi değiştirip odaya geri döndüm.

"Benim yanımda giyinebilirdin güzelim. Biliyorsun benim için hiç sorun olmaz."

"Rüyanda görürsün." diyerek yanına uzandım.

Normal bir şekilde yan yana yatarken birden belimden tutup çekti.

Ağzımdan ufak bir ses çıktığında çoktan sırtım göğsüne yapışmıştı bile.

"Böyle daha iyi." diyerek yüzünü saçlarıma daldırdı.

"Ama ben böyle uyuyamam ki."

Kokumu içine çektiğini belli edercesine nefes aldı.

"Çok güzel kokuyorsun."

"Savaş, ben böyle uyuyamam diyorum, nefesin enseme çarpıyor."

"Umrumda değil ufaklık. Şuan ki huzurumu sana anlatamam."

Yüzümde istemsiz bir tebessüm oluştuğunda Savaş'ın eli belimde gezmeye başladı.

"Rahat dur." dedim hem gülerek hem de uyarıcı bir sesle.

~

Sabah gözlerimi açtığımda Savaş'ın sesi doldu kulaklarıma. Sanırım telefonla konuşuyordu.

"Kimsin lan sen? Bak dün de aradın. Ne derdin varsa söyle."

Sessizlik olduğunda arkamı döndüm. Sinirle telefonu kapatıp komodinin üstüne bıraktı. Ardından yatağa oturdu.

"Günaydın." dedim gülümseyerek.

"Günaydın."

"Yine dün arayanlar mı?"

"Galiba. Hışırtılar geliyor ama konuşmuyorlar."

Elinin kemikli tarafıyla yanağımı okşadı.

"Hadi gel kahvaltı yapalım."

Kafamı salladığımda üzerimdeki battaniyeyi ayağımla attım ve yatakta doğruldum.

Birden Savaş'ın dudağıma hızlı ve minik bir öpücük kondurmasıyla gözlerim kocaman açıldı.

"Hiç öyle bakma, günaydın öpücüğü almadan güne başlayamam." dediğinde gözlerimi kocaman açtım.

VAVEYLA (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now