78. Bölüm

34.1K 2K 481
                                    


ZehraAyar0 ❤

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

ZehraAyar0 ❤

--

"Gelsene içeriye Nazlı," diyerek yanımıza geldi annem. Ona alan açmak için yana kaydığımda Nazlı tebessüm ederek selam verdi.

"İklim'le konuşacaktım. Rahatsızlık vermeyeyim şimdi."

"Olur mu canım öyle şey?" diyen annem bana baktığında oralı olmadım. "Önce yemek ye, sonra konuşursunuz. Değil mi İklim?"

"Ne yaparsa yapsın," diyerek onları arkamda bırakıp içeriye gittim.

"Ev sahibi mi geldi? Ne bu suratın?" diyen Kaan'a omuz silkerek yerime oturdum.

"Nazlı geldi," diye cevaplarken tabağıma yemek alıyordum. Madem kendi ayağıyla gelmişti, elbet konuşacaktık. Annem de araya girince bu yemek faslı kaçınılmaz olacaktı. Nazlı'yla annem salona girdiğinde Özgür abinin kıpırdanmaları dikkatimden kaçmadı.

"Selam herkese." Nazlı, sanki hiç tanımadığı insanların yanına giriyormuş gibi çekingen sesiyle salona geldiğinde onun bu tavrının sadece benimle alakalı olduğunu hepimiz biliyorduk. "Kusura bakmayın, rahatsız ettim yemek vakti."

"Estağfirullah kızım, buyur otur." Babamın davetiyle Nazlı boş sandalyeye oturdu.

"Hoş geldin," diyen Özgür abinin arkasından diğerleri de selamlaştı. Bense Kaan'lık yaparak yemeğime odaklanmıştım.

"Hoş buldum, teşekkürler." Sandalyesini düzeltirken önce Özgür abiye, sonra da Tuna'ya kaçamak bir bakış attı ve annemin getirdiği çorbasından iki kaşık alıp oyalandı daha sonra. Annemle birlikte yaptığımız yemek servisinden sonra hepimiz yeniden masadaydık.

"Yesene Nazlı. Beğenmedin mi yoksa?"

"Yok Füsun teyze, her şey çok güzel ama pek aç değilim."

"Olsun, daha erken acıkırsın. Ye biraz." Anneme kafa sallayıp yemeğine devam ederken Tuna ve Kaan pis pis sırıtıyordu. Özgür abinin çektiği bu çile ikisini de epey eğlendiriyordu. Normalde olsa ben de eğlenirdim ama şimdi sadece Nazlı'ya olan öfkemi hissediyordum.

"Ne gülüyorsunuz be?" diye sordu Füsun sultan. Gözünden bir şey kaçar mıydı onun?

"Ben şeye gülüyorum," diye lafa başlayan Kaan yalan bulamamıştı. "Şeye..." Benim de aklıma bir şey gelmiyordu, ayrıca gelse bile durumu kurtarmak istediğimi kim söylemişti?

"Neye?"

"Aramızda bir espri," diye atladı Tuna. "İkimizin de aklına aynı şey geldi sanırım."

"Ha, sen şeye diyorsun değil mi?" diye destekledi Kaan.

"Aynen aynen, şeye diyorum."

"Aman, sorduğuma soracağıma pişman oldum. Yemeğinizi yiyin." Annem onları kendi haline bırakıp yemeğine döndüğünde Kaan kulağıma doğru eğildi.

USLANMAZ | Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin