MAHKUM

285 25 2
                                    


"Adamı henüz bulamadık, yakınlar da bir karargâh daha var. Büyük ihtimalle bir daha ki hedefi ya o karargâh olacak ya da bizim karargâh."

Bu sefer ben sormadan kısaca özet geçmişti.

"Ama ne olursa olsun o adamı bulacağım, yüzünü görmesem bile adını öğreneceğim!"

Sözleri ant içer gibiydi.
Pek de bulma tarafdarı olmasamda
"Umarım bulabilirsin." dedim.

"Bulacağım nedenini bilmiyorum ama bu adamı bulmadan ölmek istemiyorum."

Bu fikri hoşuma gitmemişti.

"Oldukça saçma bir şey söylediniz."
dediğimde gülümsedi.

"Saçma değil Lisa, bizim diğer insanlara nazaran ölüm riskimiz daha fazla."

Bu sözleri üzerine dudaklarım alay edercesine yukarı kıvrıldı.

"Tıpkı burada yaşayan insanlar gibi, onların da ölüm riski daha fazla."

Bana hak veren bir bakış attığında gözlerini kapatıp açtı.
Bir şey söylemesine fırsat vermeden
"Aranızda ki tek fark buradakiler masum ve mazlum siz ise-"

"Lütfen Lisa bu konuyu kapatalım."

Benimle konuşmaktan kaçındığı tek konu buydu.
"Peki" demekle yetindim.

Sessizlik uzun sürmedi .

"Ailen, biraz onlardan bahseder misin?"

Böyle bir soru sormasını beklemiyordum. Aile kelimesini duymak duygulanmama sebep olmuştu.

"Beş kişilik bir aileyiz, ablam evli bir tane yeğenim var."

"Yeğenin mi? Ablanın mı kızı"

Başımla onu onaylarken devam et dercesine bana bakıyordu.
Sınırlarımı korumak zaman geçtikçe zorlaşıyordu.

"Erkek kardeşim üniversiteye gidiyor,
annem....hayatını bizi yetiştirmeye adamış bir ev hanımı,babam ise siyasetle ilgileniyor."

İlgiyle beni dinlemişti. Ailemi birine anlatmak iyi hissettirmişti.

"Baban siyasetle uğraşan bir adam öyle mi? Ne tuhaf senin gibi kızı olması"

Ne demek istediğini anlamaya çalışırken kaşlarım çatılmıştı.

Gülümsedi.

"Yanlış anlama Lisa, tanıdığım hiçbir siyasetçinin kızına benzemiyorsun."

Beni daha önceden tanımış olduğu kızlarla mı kıyaslıyordu. Bir yanım bu kıyaslama karşısın da somurtmuştu.

"Siyasetçilerin kızı nasıl olur hiç bilmiyorum Komutan Dean, ben zaten sizin tanıdığınız kızlar gibi olamam!"

Olmayı tercih bile etmezken düşüncelerimde bile yer vermiyordum.

General Dean Brave gülümsedi.

"Evet, onlar asla senin gibi olamaz Lisa."

Bu isimle hitap etmesi canımı sıkıyordu. Kendimi ait hissetmekten korkuyor gibiydim. Ama bu olasılık az önce konuştuğumuz konu kadar imkansızdı.

"Bunun farkında olmanız ne güzel!"

Gülümsediğini hissettim.
Bir yandan da günlerdir aklımı kurcalayan soruyu sormak istiyordum.

FİZÂNİWhere stories live. Discover now