3

212K 2.8K 1.5K
                                    

İyi okumalar Ziyagil'lerr

~~~

Arkamı dönüp ona baktım. Bana karşı gülümsüyor ve çantamı uzatıyordu. "Teşekkürler." Dedim gözlerine bakarak. Gözleri ela rengi miydi? Çok güzel gözüküyor.

"Bir şey mi oldu?" Tek kaşını kaldırdı, iyi de böyle de güzel gözüküyor. Kafamı olumsuz anlamda salladım. Gülerek kafasını eğdi.

Elimi uzatıp "Öykü ben." Dedim, uzattığım eli sıktı. "Atlas."

 - Şimdiki Zaman -

Atlas beni evine götürüp kalacağım odayı gösterince ben de odaya geçmiştim. Odayı düzenlerken kapımın açılma sesi ile kapıya baktım. Batuhan içeri girmiş bana bakıyordu. "Bu kadarını düşünemedim." Dedi kapyı kapatırken.

Yatağa oturup ona baktım. Ne dediğini anlamadığım için kaşlarımı yukarıya kalırdım. "Benim için benim evime taşınacağını, düşünmemiştim."

Kaşlarımı çattım, o ise bana gülümseyerek yaklaşıyordu. "Ben senin için gelmedim." Dedim ve devam ettim konuşmaya: "Burada yaşadığını bilsem taşınmak istemezdim."

Alaylı bir tavırla gülümsedi. Tamam ona olan sevgim bir günde bitmedi ama bu yaptığı çok sinir bozucu. "Eskiden de bana sürprizin vardı, bu değil miydi yani?" Bana iyicene yaklaşmış hatta dudağıma bakıyordu.

Kafamı olumsuz anlamda salladım. Daha fazla yaklaşınca geriye doğru yaslandım ama arkam boşlukta olunca yatağa yatmış bulundum. Batuhan üstüme çıkıp bana bakarken dudağıma doğru yüzünü yaklaştırdı. 

Dudağımın kenarını öpmesi ile kaşlarımı çattım. Ekim buna bir kız ayarlamamış mıydı? O bahsettiği kız kendisi de olabilir. Batuhan'ı üstümden ittirip "Ne yapıyorsun sen?" Diye sordum sinirle. O ise bunu bir oyun sanıp gülümsemeye devam ediyordu. Ya da bu çocuk gerçekten bir aptal. Karar veremiyorum.

Yataktan kalkıp kapının yanına geçtim. "Odamdan çık Batuhan." Sakin bir ses tonu ile ona söylediğim için gülümseyerek kapının yanına kadar geldi. Sağ yanağımdan birer makas alıp "Daha yeni başlıyoruz Öykü." Dedi.

Batuhan odadan çıkınca kapıyı kapattım. Şaka gibi bir çocuk ama çok tatlı.

Eşyalarımı yerleştirince üstümü değişip pijamalarımı giydim. Odamdan çıkıp çıkmamak arasında kalırken karnımın guruldaması ile mecburen odadan çıktım.

Mutfağı bulunca buzdolabını açıp baktım. İçinde bir tane bile bi şey yok.  Yemek yemiyolar mı? Nasıl insan bunlar? Yalandan bir öksürük sesi gelince arkamı dönüp baktım.

"Bir şeyler sipariş edelim." Atlas'ın sesi üzerine tezgaha yaslandım. "Evde yemek yapmıyor musunuz?" Ben sorumu sorarken o etrafa bakıyordu. Bana bakıp bir kaç adım attı. "En son Batuhan bir şeyler yaptı ama hareket ediyordu."

Kahkaha atarak ona baktım. Hep sipariş mi ediyolar? Kaşlarını yukarı kaldırıp kollarımı goğüsümün orada bağladım. "Sen denemedin mi?" Derken kaşlarımı indirdim.

Kafasını olumsuz anlamda salladı. Göz devirip cebimdeki telefonu aldım. Telefona baktığımda annemden bir mesaj gediğini gördüm.

Babamın Hatunu: İki üç bin yolladım. Bir sonraki hafta yine atarım.

Bir şey demeden mesaja görüldü attım. Ardından çok sevdiğim bir lokantanın googleden numarasını buldum. Aradığımda "Batuhan Öykü sipariş veriyor, bir şey ister misin?" Sorusunu duydum Atlas'dan.

Konser +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin