5

182K 2.4K 635
                                    

İyi okumalar Ziyagil'lerrr

<•>

Geri çekilip ona baktım. "Karıştırdın her halde." Diye söylendi, kaşlarımı çattım. Ellerimi Atlas'ın boynuna sarıp "Seni biri ile karıştırabilir miyim?" Diye sordum.

Kaşlarımı serbest hale getirmiştim. "Yani beni bir öpücük ile mi etkilemeyi düşünüyordun?" Sesindeki alay sinirimi bozmaya yenmişti.

"Daha çok şey yapabilirim." Atlas gülerek bana baktı. "Hayır hayır, sarhoşsun. Kendine geldiğinde utanacağın şeyler yapma." Bana mı gülmüştü o?

Elimdeki boş bardağı kenara koyup "Ben utanmam." Dedim, ardından Atlas'a geri baktım.

"İyi izle."

- Şimdiki Zaman -

Atlas'a baktığımda gülüyordu. "Anlamadım?" Kaşlarımı sorgularcasına çattım. Atlas oturduğu yerden kalkıp önüme geldi. "Hoş kızsın Öykü ama hemen sana aşık olmamı beklemiyorsum değil mi?" İstersem seni köpek gibi süründürürüm, biliyorsun değil mi?

Gülümsedim. "Zaten tarzım değilsin Atlas." Arkamı dönüp saçımı savurarak salondan çıkarken arkamdan "Gülüşüm çok güzel diye öpen biri akıma geldi." Diye söylendi. Seni kim öptü ise öptü, bundan bana ne?

Odama geçip telefonumdan saate baktım. Akşam olmuştu bile. Yani tam akşam sayılmaz daha saat dokuz ama benim nedensizce uykum vardı.

Yatağa yatmadan önce pijama giyinip yatağıma uzandım. Nedensizce yatağa yatınca uykum kaçmıştı. Gözlerimi kapatıp güzel hayaller kurmaya başladım.

Perşembe

Batuhan'ın bağırma sesi sinirlerimi bozmuştu çünkü o borozan nereden çıktığı belli olmayan sesi beni uykumdan uyandırmıştı. Tahminimce telefonla konuşuyordu ama neden tüneldeymiş gibi bağırdığını anlamadım.

Yataklar kalktıktan sonra bi etrafa baktım gerçekten burada mı uyudum diye. En azından yattığım yatak, bu sefer bildiğim bir yatak. Sanırsın hayat kadınıyım da..

Odamdan çıkmadan önce saate baktım, yaklaşık 2-3 saat sonra dersim vardı. Odadan çıkıp lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadım. Batuhan'ın "Aynen bebeğim! Buluşalım!" Diye bağırma sesi üzerine neden bağırdığını anladım. Beni kıskandırmaya çalışıyor. 

Sesin geldiği yere doğru yürüdüm. Mutfaktaki masanın yanındaki sandalyede oturmuştu. Beni görünce görmemiş gibi yaptı. Telefonla konuşmaya devam ederken "Pekala bebeğim." Diye söylendi. Gülmemi tutmaya çalışırken Atlas da içeriye girdi. "Susmadı bi." Dedi Atlas, Atlas'ın çıplak üstüne kaydı gözlerim. Yalandan öksürmesi ile gözlerimi karın kaslarından ayırdım.

Atlas yanıma gelince yanımda duran buzdolabını açtı. Boş buzdolabına bakarken "Tamam güzelim." Diye Batuhan'ın sesi geldi. "Bu hep böyle mi ya?" Derken Atlas buzdolabını kapatıp bana baktı. "Seni kıskandırmaya çalışıyor." Atlas'ın dediği üzerine elimde olan telefona baktım. Yüzüme yerleşen pis bir gülümseme ile telefonu açıp Batuhan'ı aradım. Bakalım gerçekten biri le konuşuyor mu? Batuhan'ın telefonu çaldı. Bingo! "Hasiktir lan sen biri ile konuşmuyor muydun?" Atlas'ın sesi üzerine güldüm. "Yeni kapatmıştı." Dedi Batuhan, ardından telefonuna baktı. "Öykü.." Diye mırıldanırken ben aramayı sonlandırdım. 

"Üzülme Batuş'cuk çok kıskandım." 

Atlas'ın kahkaha sesleri gelirken ben de gülmeye başladım. Batuhan oturduğu yerden kalkıp bana baktı. "Seni ne diye kıskandıracağım?" Dedi, kafamı onaylarcasına sallarken "Neyse aşk kuşları, kahvaltı yapacak bir şey yok." Dedi Atlas. Atlas'a ters bir şekilde bakarken bana ciddi bir şekilde baktı.

Batuhan tekrar oturdu. "Pizza sipariş edelim işte." Dedi. "Ne zamana kadar?" Diye sordum, Batuhan cevap vermek için ağzını açtı ki "Öykü haklı, markete gidelim." Diye benim dediğimi haklı buldu Atlas. "Peki o zaman, fikri onaylayanlar gitsin almaya." Dedi, Atlas boşta olan sandalyedeki tişörtü giyip "Parayı da kabul etmeyen verin." Dedi Atlas, kaşları ile beni ima edince Batuhan kartını verdi.

"Şifresi on bir sınır altı." Bizim çıkma tarihimiz. 

Bir şey demeden "Ben bi üstümü değişeyim." Diyerek odama geçtim. Üstümdekileri çıkarıp günlük kıyafetlerimi giydim. Saçımı at kuyruğu yaparken yanlarına doğru yürüdüm. "Aranızda bir şey mi var?" Diye Batuhan'ın sesi geldi. 

Mutfağa girmeden onları dinlemeye başladım. "Lal'i unuttuysan tabi." Dedi Batuhan. Atlas'ın nefes alıp veriş sesi geldi. "Lal ile görüşmüyorum bile, o kızın ismini söylemesen mi artık?" Diye sordu Atlas. Batuhan gülerek "O yüzden mi ismini duymaktan bile rahatsız oluyorsun?" Dedi. Lal olayı neydi bu kadar büyütülecek? "O benim kuzenim. Eskiden yaptığım şeyin yanlış olduğunun fakındayım ve sen bilerek bunu sürekli yüzüme vuruyorsun."  

Yani kuzeni ile eski sevgili olduğunu Batuhan sürekli hatırlatıyor muydu? "Umarım benim altımda olan kızı altına almazsın." Batuhan'ın sesi üzerine kaşlarımı çattım. Benden mi bahsediyor? Batuhan ile yakınlaşmadık bile.

Daha fazla dayanamayıp mutfağa girdim. Batuhan'ın alaylı tavrı üzerine Atlas Batuhan'a ciddi bir şekilde bakıyordu. "Gidelim mi?" Diye sordum, Batuhan gülümseyince Atlas'a baktım. Halen daha ciddi bir şekilde duruyordu. Atlas'ın kolundan tutup evden çıkardım. 

Atlas hızla ayağına terlik giyince ben de ayakkabımı giyindim. "Benim hakkımda mı konuştunuz?" Diye sordum, Atlas bana bakıp "Bizi mi dinledin?" Dedi. Kafamı onaylarcasına salladım. "Onunla hiç beraber oldun mu?" Diye sordu, kafamı olumsuz anlamda sallarken "Ben bakireydim, seninle oldum sadece. Senin bunu bilmen lazım değil miydi?" Dediğimde bomboş durdu. 

Bir şey demeyince sessizce markete doğru ilerledik. Neden birden sessizce durdu? Markete girince beraber alışveriş yaptık. İkimiz de konuşmamıştık. Tekrar eve geçtik. Batuhan mutfakta sigara içiyordu. Ortamda kimse konuşmuyordu. Aldığımız yumurtaları kırıp pişirmeye başladım. Ben yumurtaları yaparken "Ben aç değilim." Diye odaya çıktı Atlas.

Masayı hazırladıktan sonra oturup Batuhan ile beraber kahvaltı yaptık. "Beni özlüyor musun?" Diye sordu, gülmemi tutmaya çalışarak "Özlemem mi lazımdı?" Dedim. Batuhan bir şey demezken Atlas geldi. "Ben çıkıyorum, dersim var." Dedi, ona gülümserken "İyi dersler." Dedim. Atlas ise hafifçe gülümseyip gitti. Ardından ayağa kalkıp "Sen toparlarsın." Dedikten sonra mutfaktan çıktım.

Odama geçecekken aklıma Atlas gelince onun odasına geçtim. Etrafa bakınırken aklıma bahsettiği kan geldi. Yataktaki çarşafları kaldırıp baktım. Yatak süngerini detaylı bir şekilde inceledim. Süngeri ters çevirip baktım ama hiçbir yerde kan yoktu.

Demek ki onunla beraber olmadım. Atlas'ın dolaplarını karıştırmaya başladım. En alt dolapta gördüğüm kıyafetler ile kaşlarımı çattım. Bunlar benim partideki kıyafetlerim değil miydi? Hani yırtmamı söylemiştim? Bunlar sapasağlam duruyordu. 

Kapı açılınca kapıya baktım.

Konser +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin