Konser +18

11

Iyi okumlaarrr ziyagiller

+++

Lal Atlas'a sarılınca içimde istemsiz bir duygu gelişti. Elimi yumruk yapıp sıktım. Kalbin olduğundan hızlı atıyordu. Kıskançlık mı deniyordu buna?

Yalandan öksürdüm. Atlas geri çekilince Lal bana baktı. "Pardon, sizi bölmek istemezdim." Dedi, bir şey demeden tekli koltuğa oturdum. Lal Atlas'a bakıp "Babam her şeyi öğrendi." Dedi. Atlas derin bir nefes alıp verdi. 

Dikkatle Lal'i izledim. Çok güzeldi. Fazla güzel. Atlas ve Lal yan yana oturunca tüm kıskançlığımla onları izledim. "Ne oldu bilmiyorum. Sadece gözüme gözükme falan dedi. Ben de Batuhan'ı aradım senin yanına gelmek için." Dedi Lal. Nedensizce içimde bir kuşku uyandı. Anlattıkları ne kadar gerçek bilmiyorum ama Atlas'a bakışları normal değildi. 

"Hallederiz." 

Atlas stresle ayağa kalktı. "Lal biz bi odamda konuşalım mı?" Diye sordu. Lal gözlerini silip ayağa kalktı. "Konuşalım." 

Beraber salondan çıktıklarında arkalarından baktım. "Öykü." Çağrı'nın sesiyle ona döndüm. "Ben gideyim, Derin'e bir şey olursa haber verirsin." Dedi. Çağrı'yı kapıya kadar eşlik edince odama geçtim. Derin'e bakarken bir yandan yan odayı dinlemeye çalıştım ama nafile. 

Dinleyemeyeceğimi anlayınca odadan çıkıp salona indim neyse ki Atlas ve Lal çok geçmeden yanıma geldi. Atlas yanıma oturunca Lal karşımıza oturdu. "Çağrı nerede?" Diye sordu Atlas. "Evine gitti." Dedim. 

Sessizce otururken Lal "Atlas kahve yapayım mı? Sen seversin." Dedi. Bu nereden biliyor neyi sevdiğini? Sinirle alt dudağımı yaladım. Lal ayağa kalktı.

"Olu-"

"Ben yaparım, sen misafirsin." Diye Atlas'ın sözünü kestim. Lal şaşkınlıkla bana bakarken Atlas'a döndüm. "Yani iddianın bitmesine az var. Bitene kadar istediğini ben yaparım." Dedim. Atlas kaşlarını yukarıya doğru kaldırıp bana baktı. Yüzünde şaşkınlıkla beraber zevk vardı. 

Ayağa kalkıp mutfağa geçtim. İyi de, yemek malzemesi olmayan bir evde kahve mi olacaktı? Bir umut dolapları karıştırmaya başladım. "Ben kahve getirmiştim." Diye bir ses geldi. Arkama döndüğümde Lal'i gördüm. 

Kollarımı göğüsüme bağlayıp ona baktım. Bana kahveyi uzatıyordu. "Merak ediyorum ama." Diyerek konuya giriş yaptım. Elinden kahveyi alıp "Baban seni evden kovarken 'Kahveyi alayım öyle çıkayım' diyerek mı çıktın evden?" Diye sordum. Lal bana bakıp kaşlarını hafifçe çattı. "Pardon ama sen kimsin?" 

Elimi uzattım. "O hayran gibi izlediğin Atlas'ın sevgilisiyim." Lal bir yüzüme bi bana baktı. En sonunda yüzüme bakıp kahkaha attı. "Attan inip eşeğe binmek bu olsa gerek." Elimi çekip aldığı kahveyi çöp kutusuna attım. 

Lal'e bakarak "Sevgilim! Kahve kalmamış!" Diye Atlas'a seslendim. Lal hafifçe sırıttı. "Beni bu oyunlarınla mı yeneceksin?" Diye sordu, kafamı onaylarcasına salladım. Atlas mutfağa gelince kapıda durup bize baktı. Lal'in birden yüz ifadesi değişti. "Yani bu durum umarım senin için sorun olmaz Öykü." Diye konuştu mahcupça. 

Atlas yanımıza gelip "Ne oluyor?" Diye sordu. Lal'in ne ara dolduğunu anlayamadığım gözlerinden yaş geldi. "Öykü bana olayları soruyordu." Burnunu çekip elinin tersiyle gözlerini sildi. Mutfaktan çıktığında Atlas bana baktı. "Öyle bir şey sormadım." Diye söyledim. 

Atlas bir şey demeden beni kolumdan çekip sıkıca sarıldı. "Biliyorum, duydum konuştuklarınızı." Dedi. Atlas'a sıkıca sarıldım. "Sen demin bana sevgilim mi demiştin?" Dedi gülerek. Geri çekilip ona baktım. "Şımarma hemen."

--- 

Akşam Atlas stresten uyuyamamıştı. Ailesini arayıp onlarla konuşmuştu ama onlar Atlas'a kızmadı ya da konuyla ilgili bir şey demedi. Lal ise Atlas'ın odasında uyumuştu. Yedi başlı yılan. Allah karakterinden alıp güzelliğine vermişti. 

Derin erkenden kalkıp kendi evine gitmişti. Aslında onu bırakmak istemedim ama annesi onlar gelecekmiş. Zaten kızı da arayarak uyandırdılar. Her neyse, Batuhan onlar ise Atlas'ın dediği gibi gelmediler ama Batuhan gecenin ikisi bana mesaj attı. Ne dedi anlamadım çünkü mesajda "sdi özlfjm." yazıyordu. Büyük ihtimalle sarhoştu. Bu nedenle şaçma harfler attı. 

Atlas'ı gece boyu yalnız bırakmak istemediğimden bende onunla beraber sabahladım ama en sonunda Atlas başını dizime koyup uyudu. Ben ise onun başını okşadım. 

Salona Lal gelince ona baktım. Atlas'ın kıyafetini giymişti. Bana cilve yapar gibi önüme oturdu. Bacak bacak üstüne attı. Uykulu halimle hiç uğraşamam onunla. "Oturdunuz mu sabaha kadar?" Diye sordu alaylı bir ses tonuyla. Bir şey demeden kafamı eğip Atlas'a baktım.

Atlas'ın başını okşarken istemsizce esnedim. Aşırı uykum vardı. "Öykü'cük, senin evin yok mu?" Diye sordu Lal. Tahminen ne zaman susar bu ya? "Evimdeyim zaten Lal, sen babanın evine ne zaman döneceksin?" Kafamı kaldırıp Lal'e baktım. Gülerek bana bakıyordu. 

"Sen burayı evin mi sanıyorsun? Kıyamam ya sana."

"Atlas ve Batuhan ev arkadaşım Lal. Atlas'ın yanındaki oda benim odam." Kaşlarımı çattım. "Sen benim evimden ne zaman gitmeyi düşünüyorsun?" 

Lal benim gibi kaşlarımı çattı. "Nedense bana bu hiç inandırıcı gelmedi." Tüh ya,inandırmak için ne yapsak acaba? Ne kadar üzüldüm anlatamam (!) Atlas hafifçe hareket edince onu izledim. Uyku sersemi mırıldandı. Ardından ayağa kalkıp "Beraber uyuyalım." Dedi. 

Atlas'ın elini tutup ayağa kalktım. Beraber odaya gidince yatağa geçtik. "Bi susmadı ya." Diye konuştu Atlas. Ona sıkıca sarıldım. "Sen bizi mi dinliyordun?" Dedim. Atlas sırıtarak "Kulak misafiri oldum diyelim." Dedi.

Daha fazla uzatmadan gözlerimi kapattım. 

Uykuya geçecekken telefonumdan mesaj sesi gelince telefonumu elime alıp baktım.

Batuhan: Ben seni çok özledim. Berfu ile ayrıldım. Eğer bir şans vermek istersen seni kapıda bekliyorum.

---

Hiii!!

Bu kitapta bölüm beklerken 

08ecee

daytimenights

Serpilurdemir

Sayfalarındaki kitapları da okuyabilirsiniz!!