Bölüm 41

12.8K 358 16
                                    

Bölüm 41

(6 ay sonra...)

Oğuz elindeki suyu bana uzattı.
"daha iyi misin?" al işte! Çocuğu da korkuttun Deren.

Sudan bir yudum aldım.
"daha iyiyim." senin kadar yalancısını da görmedim.

Oğuz kehribar rengine yakın gözlerini hâlâ kuşkuyla üstümde gezdiriyordu. Karnım ağrımıştı. Normaldi. Doktor zaten olabileceğini söylemişti ama Oğuz gereksiz bir telaş içindeydi.

Gözlerine güven vermek ister gibi bakarken elimi Oğuz'un yumuşacık sarı saçlarına daldırdım. Küçükken saçlarına hayran kalırdım. Sürekli dokunmaya çalışırdım.

"ama Oğuz! Sen benim saçlarıma dokunuyorsun ya... Ben de dokunsam?" dudaklarını bükmüş dolmuş gözlerle Oğuz'a bakmaya başlamıştı Deren.

Oğuz başını dikleştirdi.
"hayır olm-" Deren çatık kaşlarıyla karşısına dikildi. Konuşmasına izin vermeden saçlarına asıldı. Bu hareketiyle Oğuzla birlikte yere düşerken umurunda bile değildi.

İpek gibi yumuşacık bulduğu saçlarına dokundu Oğuz'un. Oğuz sinirle kucağından kalkmaya çalışıyordu. Deren ona sıkıca sarıldı. Diğer ki eliyle hâlâ saçına dokunuyordu.
"Oğuz bir dahakine karşılıklı yapalım. Sen bana saçlarını dokundurmadığında bende dokundurmam!" demişti kısık sesiyle.

Oğuz elinden kurulduğunda Deren'in dağıtmış olduğu saçlarını düzeltmeye çalıştı. Onlara doğru bilmişçe ilerleyen Yankı Deren'in saçından tutup çekti.
"neden Oğuz'un saçını çektin sen?!"

Deren Yankı'nın çektiği saçlarından kurtulmaya çalışırken Oğuz aralarına girmişti. Deren koşarak yanlarından ayrılırken bir köşeye oturup saçları acıdığı için ağlıyordu.

Bir süre sonra yanına giden Oğuz Yankı'nın çektiği saçlarını sevmeye başladı. Deren ona çatık kaşlarıyla bakmaya başladı.
"tamam öyle bakma," dedi Oğuz. "Birdahakine saçlarıma dokunmana izin veririm."

Dayanamayıp kahkaha atarken Oğuz da gülmeye başlamıştı. Her defasında bana saçlarına dokunmam konusunda izin vereceğini söyleyip asla dokundurmazdı. Sonra tekrar kavga ederdik. Sürekli döngü halindeydik.

"o gün gidip Yankı'yı dövmüştüm." dediğinde şaşkınlıkla gözlerim açıldı.

"halam seni öldürmüştür kesin." dedim gülmemi bastırmak için dudaklarımı dişlerken.

Kaşlarını kaldırdı.
"Yankı korkusundan halana söyleyememişti." dedi.

Arkama yaslandım.
"ha bir de tehdit etmiştin." dedim.

Başını salladı.
"ne yapayım, sürekli saçını çekmek için bir sebep arıyordu." gözlerimi devirdim. Oğuz hâlâ bilemediğim bir sebeple küçüklüğümden beri saçlarıma hayrandı, tıpkı benim olduğum gibi.

"neye gülüyorsunuz bakalım?" dedi Yeliz elindeki çaylarla yanımıza gelirken.

"abini dövdüğümü anlatıyordum Deren'e." dedi Oğuz.

Yeliz'in kaşarı çatılırken Oğuz'un önüne çay koyup yanıma oturmuştu.
"niye dövdün sen abimi? Aman kesin hak etmiştir o!" dedi yüksek sesle.

Oğuz başını salladı.
"Deren'in saçını çektiği için dövüyordum."

Yeliz ikimize de şaşkınlıkla baktı.
"abimin Deren'in saçlarını çektiğini çoğu kez görmüştüm ama seni hiç abimi döverken görmemiştim." dedi kaşlarını kaldırarak. Oğuz ona eyvallah der gibi bakınca gözlerimi devirdim.

ANLAŞMA (TAMAMLANDI) Where stories live. Discover now