59. Bölüm "00.00"

12.9K 801 62
                                    

Üzerimi sıkıca saran kırmızı göğüs dekolteli, derin yırtmaçlı elbisemi hayranlıkla süzdüm. Bu elbise muhteşemdi...

Saçlarıma ıslak bir görünüm vererek geriye doğru taramış küpe olarak ışıltılı zarif bir pırlanta tercih etmiştim. Dikkatle kendime bakmaya devam ettim, bir eksikliğim varsa çıkmadan tamamlamazdı fakat her şey kusursuz gözüküyordu...

Bugün her şey kusursuz olacaktı,

Bugün bir düşmanımızdan daha kurtulduğumuz gündü.

Makyaj masamın üzerinde duran kırmızı rujumu aheste aheste dolgun dudaklarıma yaydım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Makyaj masamın üzerinde duran kırmızı rujumu aheste aheste dolgun dudaklarıma yaydım. Aynadaki bakışlarım kendimden ayrılmazken derin bir nefes alma ihtiyacıyla doldum.

Bu bir intikam kırmızısıydı,
Bugün Aral Altun'un ölüm günüydü. 

Kuyu da planı öğrendiğimiz günün sonrası davetiyemiz tamda beklediğimiz gibi elimize ulaşmıştı. Aral gösteriş yapa yapa Araf'ı bitirmeye çalışıyordu, oysa ki kendi ölüm gününe ihtişamlı bir şekilde hazırlanıyordu.

İlk defa sarayda birisini öldürecektim. 

Yatak odasını kapısının açılmasıyla bakışlarım anında mavi gözlere tutundu. Zorlukla yutkundum.
Bu adam, her türlü nasıl bu kadar yakışıklı oluyordu? Üzerinde jilet gibi duran tamamiyle siyah olan takım elbisesi onu her zamanki gibi kusuruz nefes kesici gösteriyordu.

İçeriye dolan losyon kokusu başımı döndürürken mis kokusunu içime çektim. Traş olmuştu sevdiğim. 
Bakışlarım bu sefer saçlarına tırmandı, özenle taradığı o gür yumuşak kumral saçları...Umarım bir gün bebeğimiz olursa ona çekerdi,

Birbirimizi hayranlıkla izlediğimizi fark ettim.
Uzun süre sessizlik olmuş birbirimizi aheste aheste süzmüştük. Gözlerindeki hayranlık dikkatimi çekerken kadınlık gururumun okşandığını hissetmiştim.

"Sana hayranım kadın,"

Araf'ın en sonunda boğuk erkeksi sesi kulaklarıma dolduğunda dudaklarımda bir gülümseme oluştu. Yavaşça ona doğru yaklaştığımda topuklu giydiğim için kolaylıkla yüzüne bakabiliyorken ellerimle yüzünü okşadım. 

"Benim yakışıklı mavişim." diyerek sırıttığımda kızmasını beklerken o beni şaşırtarak başını yana doğru yatırıp inci tanesi dişlerini göz önüne sererek maviş gözlerini kırpıştırdı.

"Yakışıklın mıyım gerçekten?"

Şaşkınlıkla büyük bir kahkaha atarak kollarımı sıkıca boynuna doladığımda iri elleri belimi sıkıca sarmaladı.
"Yakışıklımsın sevgilim," diyerek dudaklarına doğru fısıldadığım sözlerle iç çekerek dudaklarıma bakakaldı.

"Seni öpmek istiyorum," diye hayıflandığında elinden oyuncağı alınmış küçük çocuklar gibiydi.

"Olmaz sevgilim gitmek zorundayız."

DelikanlıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin