» chaos

2.4K 258 237
                                    

4 Mayıs 2001
Godric's Hollow,Harry'nin evi

       ERTESİ sabah yaşanan her şey bir rüya gibiydi Harry için. Yeşil gözlerini açıp onları ovuştururken gerçekçi ve neredeyse imkansız güzellikte bir rüya gördüğünü düşünüyordu Harry, olasılık veremiyordu.

Ta ki banyodaki işlerini halledip giyindikten sonra aşağı indiğinde mutfaktaki tezgaha yaslanmış çay yapan Sirius'u görene kadar.

O an dün yaşananların hiçbirinin rüya olmadığını fark edip nefesini tuttu ve kendisine dönen vaftiz babasına heyecanla çarpan kalbiyle baktı Harry. 

Rüya değildi, Sirius tekrar yanındaydı.

"Günaydın." Sesi biraz tuhaf ve heyecandan ötürü çatallı çıkmış olsa da umursamadı ve yanına yaklaştı.

"Günaydın." dedi Sirius. "Kahvaltı hazırlayacaktım ama dolap bomboştu ben de çay yaptım."

Harry yaramazlık yaparken yakalanmış bir çocuk gibi dudaklarını birbirine bastırdı. "Çok yemek pişirmeye vaktim olmuyor." dedi. "Kahvaltıyı dışarıda yapıyorum genelde."

"O zaman dışarı mı çıkıyoruz?" diye sordu Sirius ve Harry bir anlığına düşündü. Sirius'un ölümden döndüğünü kimse bilmemeliydi, bu yüzden dışarıda görülmesi olmazdı.

Sirius için yapmak istediği çok şey vardı Harry'nin. Üzerindeki suçlamalardan ve Ölüm Yiyen yaftasından kurtarmak istiyordu onu ama öncelikle çözmesi gereken büyük bir karışıklık vardı ve onu halletmeliydi.

"Kılık değiştirmen lazım." dedi. "Henüz kimse olanları bilmiyor, Kingsley bile."

Sirius kaşlarını kaldırıp "Niye özellikle Kingsley bilmeli ki?" diye sordu. "Dumbledore'a gitmemiz daha doğru olur, o neler döndüğünü çözebilir eminim."

Harry boğazına sarılıp onu nefessiz bırakan bir elle çevrelenmiş gibi birkaç kere yutkundu.  "Kingsley, Sihir Bakanı oldu." dedi. Sirius hayretle bakmıştı ona. "Dumbledore da öldü Sirius."

"Ne?" Sirius'un sesi yükselmişti. "Nasıl? Ne zaman öldü?"

"Sen öldükten bir yıl sonra." dedi Harry. İçini kara bulutlar kaplamıştı, hatırlamak istemediği hatıralar zihninde oynuyordu. "Ölüm Yiyenler Hogwarts'a gelmişlerdi, Dumbledore da zayıf düşmüştü. Bir şeyler oldu işte, çok uzun bir hikaye."

Sirius'un gözleri bulutlandı. Dumbledore'a değer verirdi, birlikte savaşmışlardı ve bazı anlaşmazlıkları olsa dahi onun iyi niyetini, büyücülük dünyasına kendini adadığını bilirdi.

"Üzüldüm." dedi mırıldanarak ancak hemen konuyu değiştirdi. "Demek Kingsley, Sihir Bakanı oldu ha! Sevindim onun için, iyi adamdır Kingsley, doğru olanı yapar daima."

Harry hafifçe gülümsedi ve takım elbisesinin iç cebine koyduğu asasını çıkararak "Gel, görünüşünü değiştireyim." dedi.

Seherbazlık eğitimleri sırasında öğrendikleri Biçim Değiştirme büyülerini uygularken Sirius'un saçlarını kısalttı, tılsımla göz rengini kahverengiye döndürdü.

Harry odaklanmış bir şekilde büyülerle uğraşırken Sirius onu yüzünde küçük bir gülümsemeyle izledi. Vaftiz oğlunun bu ciddi tavırları onu gülümsetmişti. "Bu büyüleri nereden öğrendin?" diye sordu.

Harry bir saniyeliğine Sirius'un gözlerine baktıktan sonra tekrar işine döndü. "Seherbazlık eğitiminde öğrettiler, kılık değiştirme eğitiminde." dedi. "Seherbazım ben." 

𝐌𝐎𝐑𝐒 𝐕𝐈𝐍𝐂𝐈𝐓「ʜᴀʀʀʏ ᴊ. ᴘᴏᴛᴛᴇʀ」Where stories live. Discover now