𝐌𝐎𝐑𝐒 𝐕𝐈𝐍𝐂𝐈𝐓「ʜᴀʀʀʏ ᴊ. ᴘᴏᴛᴛᴇʀ」

» Quidditch game

1 Haziran 2001
Godric's Hollow, Harry'nin evi

       HARRY sonunda hafta sonunun geldiğine memnundu. Çünkü hafta sonu demek kendisinin özgürce istediğini yapabilmesiydi. Yatakta keyif yapabilir, geç saatte kahvaltı edebilirdi.

Ve bugün Eris'in yontusundaki altı köşenin anlamını araştırmaktan başka bir şey istemiyordu. Akşamki maça kadar bunu araştırabilirdi. Sonra da Sirius ile maça giderlerdi.

Ancak bir sorun vardı, Sirius'un yüzü günlerdir asıktı ve Harry birkaç kez sormasına rağmen bu konuda hiçbir şey söylememişti. Ne olduğunu anlayamayan Harry onun suratsızlığını çözmeye çalışsa da hiçbir sonuca varamamıştı.

Belki keyfi yerine gelir umuduyla kahvaltıdan sonra masayı toplarken "Bu akşam Ginny'nin takımının Quidditch maçı var. Bir biletim daha var. Benimle gelsene." dedi Sirius'a.

"Canım istemiyor." dedi Sirius direkt. "Sen git."

"Ama final maçı, bu yılın kazananı belli olacak." diyerek onu ikna etmeye çalıştı. "Hem diğer bilet heba mı olsun?"

"Eris'i götür." Sıradan bir şekilde söylemişti Sirius. "Canım hiç istemiyor, merak da etmiyorum zaten kimin kazanacağını."

"Canının sıkıntısına iyi gelirdi belki." dedi Harry. "Dışarı çıksan iyi olur. Hem Quidditch izlemeyi sevmiyor musun?"

Sirius ona dik bir bakış atarak "İstemiyorum dedim." dedikten sonra ayağa kalktı. "Sen Eris'le gidersin, ben evdeyim."

Onun mutfaktan çıkışını sıkkın gözlerle izledi Harry. Canını sıkan her neyse ona çare olamadığı için huzursuzdu. Sirius'un yardım istemiyor oluşu da zorlayıcı etmenlerden birisiydi. Yardım istese, sıkıntısını açsa Harry onu anlayabilirdi.

Anlaşılan Sirius ona eşlik etmeyeceği için onun yerine Eris'i götürecekti Harry.

Böylesi daha iyi olabilirdi. Bir hafta önce Eris, gazetede çıkan haberden rahatsız olduğunu dile getirdiği için Harry onu biraz daha güvende hissettirmenin iyi olacağını düşünmüştü.

Onu arkadaşlarıyla sevgilisi olarak tanıştırırsa Eris bir daha böyle saçma şeylerden rahatsız olmazdı belki.

O yüzden ona bir mektup yazdı ve maç için buluşmalarını rica etti, gün içinde yanıt alacağını düşünüyordu. Alamazsa da maçtan bir saat önce kapısına dayanırdı, ne olacaktı ki?

Fakat beklediği cevap birkaç saat sonra eline ulaşmıştı, Eris geleceğini söylemişti ve bu Harry'yi mutlu etmişti.

Güzel bir akşam onu bekliyordu.

｡･:*:･ﾟ★,｡･:*:･ﾟ☆

Pekala, Harry istediği araştırmayı yapamamıştı.

Ancak suç onun değildi! Suç bir anda evinde beliren ve doldurulması gereken dosyalardaydı. Baş Seherbaz, Harry'nin yaptığı son birkaç soruşturma dosyalarındaki boşlukları fark etmiş ve doldurması için onları baykuşla evine yollamıştı.

Tüm gün oflaya oflaya dosyalardaki eksikleri tamamlamıştı Harry. Nihayet işi bittiğinde ise maça yarım saat kalmıştı. Eris'i almak için evine gidecekti daha!

Üzerini hızlıca değiştirip Beyaz bir tişört ve siyah kotunu giydikten sonra saçlarına şekil vermeyi denedi ancak bu acınası bir çabadan başka bir şey olmadığından hızlıca pes edip asasını kotunun arka cebine koydu.