» mama pt.2

1.8K 255 206
                                    

6 Haziran 2001
Godric's Hollow, Harry'nin evi

       HARRY kapının eşiğinde bembeyaz bir suratla karşısındaki kadına bakarken beyninin çalışmadığını fark etti.

Ne bir şey düşünebiliyordu, ne bir şey söyleyebiliyordu ne de gerçekliği algılayabiliyordu.

Yalnızca kadına bakıyordu.

"Harry, umarım öpüşmüyorsunuzdur bak geliyorum!" diye seslenen Sirius'u ve onun ayak seslerini duysa da bir şey diyemeden annesine bakmaya devam ediyordu.

Anne... Çok yabancı olduğu bir kavramdı. Bir sürü anne görmüştü Harry. Bayan Weasley'nin çocuklarıyla ilgilenmesini, Narcissa Malfoy'un oğlu için hayatını kurtarmasını, Petunia teyzenin Dudley'ye düşkünlüğünü ve Tonks'un Teddy ile oyun oynayışını görmüştü.

Ama hiçbirinin odağı kendisi değildi.

Onun annesi yoktu, anne sevgisi nasıl bir şey görse bile onu hiçbir zaman hissedememişti.

Ve şimdi karşısında annesi olduğunu bildiği kadın dururken içini tuhaf bir his kaplamıştı.

Hayatı boyunca hiç tanımadığı bu kadın onun annesiydi ama gerçekten annesini hissedebilecek miydi? Onun sevgisini, ilgisini, şefkatini...

Arkasında duran ayak seslerini hissettiğinde Sirius'un geldiğini anlamıştı. Ona döndü Harry ne yapacağını bilmez bir şekilde.

Sirius'un ağzı kocaman açılmıştı ve öylece kapının önünde duran Lily'ye bakıyordu.

Remus da hayata dönmüştü evet ama Lily'nin dirilmiş olması Sirius'ta daha farklı bir duygu uyandırmıştı.

Onu görünce duyduğu vicdan azabı ve suçluluk kendisini kaplamış, onun ayaklarına kapanarak af dileme isteğiyle dolmuştu içine.

"Lily?" diye mırıldandı.

Lily onunla konuşan adama gözlerini kısarak baktı, tanıyamamıştı bir anlığına. Ancak daha sonra "Sirius?" diye sordu şaşkınca.

O kadar yaşlı ve çökmüş gözüküyordu ki bu adamın Sirius olduğuna inanmak güçtü.

Onun sesini duyan Sirius hareketlenerek kapıya ilerledi ve onu bileğinden tutup içeri soktu.

Harry kapıyı kapatmış ve onlara bakmıştı öylece.

Sirius, Lily'yi kollarının arasına alıp sımsıkı sarılırken "Aman Tanrım." dedi. "Aman Tanrım, aman Tanrım, aman Tanrım."

Ardı ardına sayıklıyordu ve Lily'yi daha çok sıkıyordu kollarının arasında.

"Çok özür dilerim Lily, çok çok çok özür dilerim. Lütfen beni affet."

Harry göz bebeklerinin titrediğini ve görüşünün bulanıklaştığını hissetse de kendini koyvermemek için derin bir nefes almaya çalıştı.

"Ne oldu bilmiyorum ama sorun değil." dedi Lily kısık sesle ve küçük elleriyle onun sırtını okşadı. "Sakin ol."

Lily neler olduğunu anlayamıyordu. Kapı açıldığında karşısında James'in olduğunu düşünmüştü ancak James ona hortlak görmüş gibi bakmazdı ki.

Zihni kocaman bir boşluktan ibaretti, hatırlayamıyordu neler olduğunu.

Ayrıca karşısındaki Sirius'un neden bu kadar yaşlı olduğunu anlamamıştı. Ve bu ev kimindi? Karşısındaki adam kimdi?

Sirius biraz sakinleştikten sonra Lily'yi bırakıp nefes aldı ve "Tanrım, bu bir mucize. Gerçek bir mucize." dedi. "İnanamıyorum Lily. Sen buradasın, iyisin."

𝐌𝐎𝐑𝐒 𝐕𝐈𝐍𝐂𝐈𝐓「ʜᴀʀʀʏ ᴊ. ᴘᴏᴛᴛᴇʀ」Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin