» after the chase

1.9K 257 277
                                    

15 Haziran 2001
Kovuk

       "BENCE benim burada olmam pek iyi bir fikir değil."

Harry gözlerini abartıyla devirerek Eris'e baktı. Onun zehir yeşili gözleri de kendisinin üzerindeydi. "Gayet de iyi fikir." dedi. "Quidditch izlemeyi seviyorsun, bizi de oynarken izlersin."

Ginny Weasley ile tekrar karşı karşıya gelmek istemiyordu Eris. Kavgalardan hoşlanmazdı, üstelik bomboş bir sebepten kavga etmek de istemiyordu. O yüzden Weasley ile yüz yüze gelmemek kendisi için en doğru olan olurdu muhakkak.

"Hem hepimiz buradayız." diyerek atıldı Sirius. "Ve Lily de oynamayacak, birlikte oturup izlersiniz."

Eris'in bakışları Lily'ye döndü. Kadın Sirius'un dediklerini başını sallayarak onaylamıştı.

"Ayrıca Ron gelmende sorun olmadığını söyledi." dedi Harry. "Sıkıntı çıkmayacak bu sefer."

Onun tartışmak istemediğinin farkındaydı Harry. Eris daha sakin yapılı bir insandı. Tartışmayı biliyordu, hem de çok iyi biliyordu ama tartışmamayı tercih ediyordu.

Eris art arda söylenenlerden sonra "İyi, tamam." dedi pes ederek ve bahçe kapısından içeri girdiler.

Geniş bahçenin uzak bir köşesinde büyük bir masa vardı ve Weasleyler orada oturuyordu.

Sirius elindeki süpürgeyi çimlere bırakarak "Selamlar!" dedi ve aralarına girdi. 

Harry ile dışarı çıkarak Quidditch malzemeleri satan bir dükkana gitmişlerdi ve yeni çıkan son model süpürgelerden iki tane almışlardı. İkisi de bunu hak ettiklerini düşünüyorlardı.

"Hoş geldiniz!" dedi Molly onlara. Lily ilk kez tanıştığı ama Harry'nin sürekli övgüyle bahsettiği kadına hafifçe gülümsedi.

Lily'nin yanındaki Eris ise onun kardeşi gibi duruyordu, benzerlikleri fazlasıyla yoğundu. 

Eris tatlı bir gülümsemeyle Molly'ye "Merhaba Bayan Weasley." dedi. "Eris ben."

Adını duymuştu Molly. Ron'la Ginny konuşurken onun Harry'nin sevgilisi olduğunu da öğrenmişti. Ginny öfkeliydi, Ron ise Harry ile konuştuktan sonra ona daha yapıcı olması gerektiğini söyleyip onu ikna etmeye çalışan taraftı.

"Merhaba Eris, hoş geldin." dedi Molly de gülümseyerek.

Kızının üzülüyor olmasına o da üzülüyordu ve bu yüzden hem Harry'ye hem de kıza kızıyordu ancak Harry de ona bir oğul gibi olmuştu zamanla, bu kızgınlığı hızlı kayboluyordu bu yüzden.

Harry eğer mutluysa bir şey söylemek onlara düşmüyordu.

"Takımlar kim kim?" diye sordu Harry hemen. Oynayacak herkes masanın etrafındaydı.

Ginny atıldı, gözleri Harry'nin gözlerindeydi. "İlk takım ben, sen, Fred ve Bill." dedi. "İkinci takım da Ron, George, Sirius ve Charlie." 

Harry başını salladı. Bill ile daha önce hiç oynamamıştı ama eski takım arkadaşlarıyla tekrar maç yapacak olma fikrini sevmişti.

"Tamam iyi." dedi. "Kaptanlar kim?"

Ginny sırıttı. "Yani, bizim takımda ya sen ya ben oluruz dedim. Olmak istersen sen ol."

"Fark etmez." dedi Harry tekrar. Ginny'nin kendisinden sonraki kaptan olduğunu biliyordu. "Sen ol."

Omuz silkti kızıl kız sonra gözleri bir anlığına Eris'i buldu. Lily ile konuşuyor ve ona bir şeyler anlatıyordu.

𝐌𝐎𝐑𝐒 𝐕𝐈𝐍𝐂𝐈𝐓「ʜᴀʀʀʏ ᴊ. ᴘᴏᴛᴛᴇʀ」Where stories live. Discover now