S2B13| Çakma Sarı

1.5K 87 301
                                    

Selam, n'aber?

Ee şey, herkes iftarını yapıp orucunu açtıysa o malum bölüme geçebiliriz. :D

Açıkçası bölümü severek yazmadım ama yine de okuyunca düzeltecek bir yer de bulamadım. Sebepsizce içime sinmedi işte ama umarım siz beğenirsiniz.

Bu arada, ara ara sinir olabilirsiniz, haklısınız.

İyi okumalar.

💜🧚🏼‍♀️

Tek eliyle sürdüğü bebek arasında yatan Umut'a bir bakış attıktan sonra diğer elini tutan Doruk'a döndü Asiye. Yüzündeki gülümseme yerini sabitlerken "Anne parka da gidelim mi?" diyen Rüya'ya ondan önce Doruk cevap vererek "Gidelim tabi prensesim, sen istersin de biz gitmez miyiz?" dedi. Sonra bakışlarını yanındaki Asiye'ye çevirdi ve "Sonuçta kızımızın istekleri bizim için çok önemli, değil mi karıcığım?" dedi.

Asiye "Öyle tabi sevgilim." deyince "Ama her isteği önemli, değil mi?" diye sordu Doruk. Asiye gülerek "Evet Doruk, her isteği önemli." dediğindeyse "İşte budur ya." dedi.

Geldikleri parkta Asiye boş bir banka oturduktan sonra Umut'un bebek arabasını da yanına çekti ve güneşten rahatsız olup uyanmasını engellemek için biraz daha indirdi bebek arabasının üst kısmındaki güneşliği.

"Gel babacığım." diyen sese döndüğünde Rüya'ya elini uzatan Doruk'u görünce bir iç çekti arkasına yaslanırken. Rüya, kendisine uzatılan eli tutmak yerine parka doğru koşmaya başlayınca "Rüya koşma." dedi Doruk, arkasından. "Kızım koşmasana, babacığım düşeceksin."

Gülen Asiye'ye dönerken "Asiye bir şey söyle şu kızına ya, düşecek." deyince "Ne oldu? Sözünü dinlemeyince benim kızım mı oldu?" dedi Asiye. Doruk "Geç dalganı sen, geç. Düşüp bir yerlerini yara yapınca göreceğim ben seni." diye söylendikten sonra "Rüya ben de geleceğim, bekle bari." diyerek arkasına takıldı Doruk.

Rüya'nın yanına giderken Rüya taşa takılıp düşünce adımlarını hızlandırarak yanına gitti ve önüne diz çökerek "İyi misin bir tanem, acıdı mı bir yerin?" diye sordu telaşla. Rüya doğrulup yere oturduktan sonra "İyiyim baba, acımadı." dedi. Sonra ise düzeltme gereği duyarak "Yani acıdı ama çok azıcık acıdı." diye devam etti.

"Koşma, düşersin, demiştim ben sana." deyince onun yanağına bir öpücük bıraktı Rüya ve "Özür dilerim babacığım." dedi. Doruk da kızının yanağına bir öpücük bıraktıktan sonra "Canın çok acıyor mu?" diye sordu tekrar. Rüya, ona kafasını iki yana sallayarak cevap verince kızının avuç içine bir öpücük bıraktı ve "Seni kucağıma almamı ister misin?" dedi. Rüya gülümseyerek kafa sallayınca Doruk da gülümseyerek aldı onu kucağına ve bir öpücük bıraktı yanağına.

Biraz ötede duran genç kadının "Çocuklu erkek karizması, dedikleri şey tam olarak bu sanırım." diyen sesini duyunca sadece gülümsemekle yetindi ve "Rüya, gidelim mi kızım?" diye sordu.

Kadın "Kızınız mı? Ben yeğeniniz falan sanmıştım, ben de yeğenimi getirdim de." dedi. "Güzelliği tanıştıralım mı bizimkiyle? Hem onlar arkadaş olur hem de biz biraz sohbet etmiş oluruz."

"Yok bence hiç gerek yok, vaktinizi almayalım biz." "Ne olacak canım? Vakitten bol neyimiz var ki?" "Bizi eşim bekliyor hanımefendi, iyi günler." deyip arkasını dönen Doruk'a bakarak "Dışarıdan hiç evli bir adam gibi durmuyorsun ya." dedi kadın.

Doruk yüzünde alaycı bir gülümseme ile dönüp "Ne gibi duruyorum?" deyince "Fazla davetkar, günaha çağırıyorsun." diye cevaplandı sorusu. "Yok, ben hiçbir şeye çağırmıyorum. Dediğim gibi, eşim bekliyor bizi."

Leukemia ✓Where stories live. Discover now