S2B26| Anneler Günü

1K 85 285
                                    

SELAM, BEN GELDİM!

Nasılsınız, nasıl keyifler?

Çok özledim burayı be, şükür kavuşturana.

Hem sınavlar hem başka meseleler derken buraya ayıracak vakit bulamadım, bu süreçte beni bekleyen herkese teşekkür ederim.

Bölümü çok severek yazdım, umarım siz de seversiniz.

İyi okumalar.
💜🧚🏼‍♀️

Asiye yanağına bırakılan öpücükleri hissederken yüzüne bir gülümseme yayıldı. Gözlerini açmadan "Doruk!" dediğinde duyduğu gülme seslerinin arasında yanağına ıslak bir öpücük bırakılırken yavaşça açtı gözünü. Yatakta yanına oturan Rüya ve Umut'u görünce bir gülümseme oluştu yüzünde.

Rüya, yanağına bir öpücük daha bırakınca Umut da bir kere daha öptü annesini. Bakışları, sırtını kapının pervazına dayamış, gülümseyerek onları izleyen Doruk'u bulurken kızının "Anneler günün kutlu olsun anneciğim." diyen sesini duyunca ona döndü tekrar. Yatakta doğrulup sırtını başlığa dayadı ve bir öpücük bıraktı kızının yanağına.

Umut kafasını annesinin göğsüne yasladığında onun saçlarına da bir öpücük bıraktı Asiye ve kolları arasına aldı çocuklarını. "Teşekkür ederim anneciğim." dedi yüzündeki gülümsemesi ile. "Siz iyi ki benim çocuklarımsınız, çok seviyorum ikinizi de."

Bakışları tekrar Doruk'a döndüğünde az önceki yerinde göremeyince nereye gittiğini merak etse de "Anne." diyen Umut'a döndü "Annem." diyerek. Oğlunun yanağına bir öpücük bırakırken "Anneler günün kutlu olsun güzelim." diyen Doruk'u duydu.

O da yatağın boş olan kısmına oturduktan sonra kolunu Asiye'nin omzuna atıp kendine çekti onu ve bir öpücük bıraktı saçlarına. "Teşekkür ederim." diyen Asiye'ye gülümsedikten sonra "Asıl ben teşekkür ederim." dedi. "Bana böyle güzel çocuklar verdiğin için, bu kadar güzel bir anne olduğun için, çocuklarımın annesi olduğun için... Sana ne kadar teşekkür etsem az."

Doruk, dudaklarını birleştirmek istediğinde gülerek "Doruk, çocuklar var." dedi Asiye. Ona "Evet, var, biliyorum. Biz yaptık onları." diye cevap verdi Doruk. Asiye "Bence bu konuyu sonra baş başa konuşalım." deyince "Peki karıcığım, senin dediğin gibi olsun." dedi ve Umut'u kucağına aldı. Rüya'ya da göz kırptığında onlarla birlikte yataktan kalkıp odadan çıktı o da.

Asiye arkalarından "Nereye gidiyorsunuz?" derken ayağa kalktı ve peşlerinden gitmeye başladı. Salona geldiğinde Doruk'un kucağında duran Umut'un elinde tuttuğu çiçekle bakıştı önce. Bakışları, onların bir adım önünde, elinde neredeyse kendisi kadar bir buket tutan Rüya'ya kaydığındaysa gözlerinin yanmaya başladığını hissetti.

Doruk, kucağındaki oğluna "Umut hadi babacığım, çiçeği anneye ver." dediğinde çiçekleri kendisine uzatan oğluna dolu gözleriyle baktı ve çiçeği eline aldıktan sonra bir öpücük bıraktı avuç içine. Rüya da elindeki çiçeği ona uzatınca diğer eline aldı ve kucağını dolduran çiçeklere bir bakış attı. "Bunlar çocuklarımızın hediyesi güzelim, benim hediyemi sonra göreceksin."

Asiye, ona gülümsedikten sonra "E ama ben sarılamıyorum size böyle." dediğinde "Biz sana sarılırız o zaman anneciğim." dedi Rüya ve kollarını annesinin beline doladı. Doruk da boştaki kolunu Asiye'ye sararken onun kucağındaki Umut'un kendilerine gülerek baktığını gördü. Birkaç saniye sonra o da havada neşeyle salladığı kollarını annesinin boynuna dolayınca "Sizi çok seviyorum." dedi Asiye.

Rüya "Biz de seni çok seviyoruz canım annem." derken, Doruk, yanağına küçük bir öpücük bıraktıktan sonra geri çekilince Umut da bir öpücük bıraktı Asiye'nin yanağına. Onun Doruk'u taklit edişine Asiye ve Rüya gülerken, Doruk bozuk bir şekilde "Benim yerimde gözü var bunun ya, ben ne yapsam aynısını yapıyor." dedi.

Leukemia ✓Donde viven las historias. Descúbrelo ahora