S2B19| Peri Masalı

1.4K 85 371
                                    

Selam, n'aber?

Ya ben uzun süre ara vermiş gibi hissediyorum, neden böyle oldu ki?

Ara, demişken... Bir sonraki bölüm günümüz bayrama denk geliyor bildiğiniz gibi, o yüzden bölüm atmayacağım. Pazar günü tekrar sizinle olacağız ama. <3

Bu bölümü çok severek yazdım ama biraz karışık oldu sanırım. Yine de okurken çok eğlendim, güzel bir bölüm oldu bence. Umarım siz de beğenirsiniz.

İyi okumalar.

💜🧚🏼‍♀️

Göğsünde yatan Asiye'nin saçlarına bir öpücük bıraktıktan sonra "Kız olursa adı 'Masal' olsun mu?" diye sordu Doruk. Asiye yüzündeki tebessüm ile kafasını kaldırıp ona döndükten sonra "Masal mı?" deyince "Evet," dedi. "Bizim güzel peri masalımız..."

Asiye tekrar Doruk'un göğsüne yattıktan sonra "Bence olur." dedi. "Peki erkek olursa ne olacak adı?" Doruk bir süre sessiz kaldıktan sonra "Can?" dedi. Gülerek "Kız olursa 'Masal'ımız', erkek olursa 'Can'ımız' olsun diye mi?" diyen Asiye'ye "Yok, hayır. Yani tabi o da var da eğer sonra bir tane daha kızımız olursa onun adını da Canan koyup 'Önce Can, sonra Canan' diyebilelim diye." diyerek açıkladı.

"Bir tane daha mı?" dedi Asiye gözlerini büyüterek. "Yok artık Doruk." "Niye olmasın canım?" "Canım ben doğuruyorum ya hani bu çocukları, olayın bu kısmından haberin var mı? Vücudum şişiyor, sancım oluyor, acı çekiyorum falan. Yok başka çocuk, yeter 3 tane."

"Ya hemen değil, biraz büyüsün sonra yapardık." "Doruk senin büyük anlayışın Umut. Benim güzel oğlum, daha altına bağladığım beze işiyor ama abi olacak." "Ne güzel birlikte büyürler işte. Bak Rüya'ma, benim prensesim 6 yıl kardeş sevgisini bilmedi." "Oysaki biz 4 yıl ayrı kalmasaydık o 4 yılda 4 kardeşi olurdu Rüya'nın, değil mi?"

Yatakta doğrulduktan sonra "Biz neden 4 yıl ayrı kaldık, onu da anlamadım zaten." dedi Doruk. "Çünkü sen benimle değil, işinle evli gibiydin Doruk. Ya biz birlikte uyumuyorduk bile, unuttun herhalde." "Unutmadım, unutmadım güzelim ama bu senden ayrı 4 yıl geçirdiğim gerçeğini değiştirmiyor."

"Ben de senden ayrı 4 yıl geçirdim Doruk, ben de sana hasret kaldım, ben de seni özledim." Doruk'un yüzüne bir gülümseme yerleşirken "Özledin mi gerçekten?" deyince "Özledim tabi." dedi Asiye. "Boşanmayı ben istedim diye acı çekmedim mi sanıyorsun?" "Yani öyle değil de... Ben sana hak verdim hep, o yüzden benim kadar üzülmezmişsin gibi geldi. Bir de seni gülerken görmeye aşıktım, gözyaşlarının sebebi olduğumu bilmeyi kaldıramadım. Canının benim kadar yandığını hayal ettiğimde bile kalbimin sıkıştığını hissettim."

Asiye yatakta oturur bir pozisyona geldikten sonra yüzünü Doruk'a dönüp bağdaş kurdu ve "Ben seni sevmediğim için değil, sensizliğe dayanacak gücüm kalmadığı için boşanmak istedim Doruk." diye anlatmaya başladı. "Zaten bizimle yaşamıyor gibiydin son dönemlerde, o yüzden zor gelmez sanmıştım." deyip durduğunda "Ama?" diyerek devam etmesini istediğini belli etti Doruk.

Asiye dolu gözlerini saklamak için başını aşağı eğdikten sonra "Ama..." dedi. "Yastığınıza sarılarak az uyumadım Doruk Bey." diye devam etti neşeli tutmaya çalıştığı sesiyle. "Yastığındaki kokunun geçtiği günü hatırlıyorum da, amma ağlamıştım. Bir de evdeki fotoğraflarımızı kaldırdığım gün... İlk defa o gün anlamıştım artık birbirimizin hayatında olmayacağımızı. Çok zordu Doruk."

Gözünden düşen birkaç damla yaşa engel olamazken devamının gelmemesi için bakışlarını tavana çevirdi ve ıslanan yüzünü kuruladı hızlıca. Doruk, onu kendine çekip tekrar göğsüne yatırdıktan sonra bir öpücük bıraktı saçlarına ve "Buradayım artık, sizinleyim." dedi. "Biz hayalini kurduğumuz pembe panjurlu evimizdeyiz, içeride çocuklarımız uyuyor. Ve Ömer tabi, Ömer de var." Bir nefes verdikten sonra "Biz yenilmedik Asiye, yine sınandık ama kaybetmedik." diye devam etti.

Leukemia ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin