BÖLÜM 44

23.8K 2.5K 1.6K
                                    


Önceki bölümün yorumları için çok teşekkür ederim, böyle devam edelim lütfen 🥹❤️

Bu bölümde de 1.5k yorumu bulalım mı? Öptüm hepinizi<3

Keyifli bölümler!



*




"Başak," diye arkamdan bana seslenen annemle gözlerimi kapattım ve kendime birkaç saniye vermeye çalıştım. Ortam birden o kadar gerilmişti ki sanırım hayatım boyunca ilk defa kendi aramızda bu denli gerilim yaşamıştık. Selin teyze ve Hasan amcanın yüzlerine bakamayacak kadar utanıyordum. Annemi yine idare edebilirdim ama aynı anda babamın da öğrenmiş olması tamamen yer yarılsa da içine girsem dedirtiyordu.

"Sakin ol," diye fısıldadı Çınar tek benim duyabileceğim şekilde.

"Herkes öğrendi," diye mırıldandım.

"Zaten öğreneceklerdi," dedi Çınar. "Halledeceğiz her şeyi. Tamam mı?"

Hafifçe başımı salladım. Selin teyze ve Hasan amca seslerini çıkarmadan izliyor olsalar da bu duruma mutlu olmadıklarına yemin edebilirdim. Çınar birkaç saniye daha bana baktıktan sonra arkasını döndü ve evlerine doğru ilerledi. O kendi ailesini ben kendi ailemi idare etmeliydim. Bundan sonra ne olacağı hakkında hiçbir fikrim yoktu.

Arkamı dönüp ben de eve doğru ilerlerken bakışlarımı anneme çevirdim. Anlardı o gözlerimden ne demek istediğimi. Babamı şu anlık idare etmeliydi. Kaşlarını çatmış bana bakan adam kesinlikle bugün kalbimi kırar, korktuğumu başıma getirip Çınar'la ilişkimi onaylamazdı.

Annem de her ne kadar memnun olmasa da "Onunla önce ben konuşayım," diyerek babamın koluna dokundu.

"Hep birlikte konuşulacak! Sokağın ortasında bas bas bağırmasını biliyordu ama!"

Annem sertçe "Osman," diyerek onu susturmaya çalıştı. Onların yüzüne bakamadan evin içine girdim. Hissettiğim utanç duygusu azımsanamayacak kadar çoktu.

Herkes bir bir içeriye girdiğinde babam "Bu ne demek oluyor Başak?" diye sordu. Bakışlarımı ona çeviremedim ve cevap da veremedim.

Bu şekilde öğrenmemelilerdi. Hiçbir şey bu şekilde olmamalıydı. Birden Yaren yüzünden tüm hayatım tepetaklak olmuştu.

"Cevap versene!"

"Baba, sonra konuşalım lütfen," diye araya girdi Burak.

"Çınar'la ilişki ne demek oluyor ya? Kafayı mı yediniz siz?" diye bağırmaya devam etti babam kimseyi umursamadan. İçimde ufak bir cesaret görebildiğimde başımı kaldırdım ve gözlerine baktım. Siniri gözlerine bile yansımıştı.

"Bu neden sizin için sorun oluyor baba?" diye sordum normal düzeyde tutmaya çalıştığım sesimle. Eğer kendimi sıkmasaydım muhtemelen sesim titrerdi. Babamla bu konuyu konuşmak beni hiç olmadığım kadar gergin bir insana dönüştürmüştü.

"Neden mi sorun oluyor?" diye sordu babam sinirli bakışlarını üzerime sabitleyerek. "Hasan ve ben yıllardır arkadaşız arkadaş!"

"Asıl arkadaş olmanız iyi bir şey değil mi?" dedim kendimi tutamayarak. "Gerçekten tam olarak neyi sorun ediyorsun? Hiç tanımadığın, huyunu suyunu bilmediğin birisiyle bir ilişkim olsa daha mı iyi olurdu?"

"Ben Çınar'ı sizden ayırmadım, nasıl şimdi ona damat gözüyle bakabilirim?" dedi babam bağırarak. "Nasıl bakacağız biz şimdi onların yüzüne?"

"Baba neden utanılacak bir şey yapmışız gibi konuşuyorsun?" diye sorarken buldum kendimi. Artık gerginliğe dayanamadığım için gözlerim dolmuştu. Stresten başıma ağrılar saplanıyordu. Şu an tek istediğim kendimi yatağımın içine bırakıp saatlerce uyumaktı.

CEBİMDEKİ ASKERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin