💞 Bölüm 31💞

9 2 0
                                    

Dediği mahalleye girip apartmanın önünde durduğumda Naz’dan bir kere daha nefret ettim. Bu kızın hakkındaki hiçbir düşüncem boşa çıkmamıştı. Eğer Beste’yi hemen bulamamış olsaydık bir hapishanede bulmuş olacaktık. Arabanın el frenini çektim ve arabadan indim. Ben yolcu kapısına ulaştığımda Beste çoktan inmiş beni bekliyordu. Parmaklarını parmaklarıma kenetledi ve apartmana girdik. Beşinci kata çıktığımızda Beste etrafa bakındı. Karşı dairenin kapısına yaklaşıp dürbününe bant yapıştırdı. Ona anlamayan bakışlarla bakıp soru sormak için ağzımı açıyordum ki işaret parmağını dudaklarına bastırdı. Paspasın altından iki iğne gibi ucu olan bir şey çıkardı ve kapının anahtar deliğine soktu. Hiç zorlanmadan bir tık sesiyle kapı açıldı. Sonra gözlerime bakıp gel işareti yaptı. İçeri girdiğimde kapıyı kapattı.

 

“Naz!” diye fısıldadı. “Evde misin?” bir oda kapısını açıp içeri baktı ve bana döndü. “Kimse yok. Benimle gel.” Hala şaşkın bir şekilde onu takip ettim. Bu ev Naz’ın değil miydi? Neden gizlice giriyordu. Tabi ya! Bu yüzden kayıtlarda Naz’ın adresini bulamıyordum. Ev Naz’ın değildi. hatta kimsenin değildi. Şimdi daha da öfkelenmiştim. Beste’nin kaldığı odaya girince onu kolundan tuttum.

 

“Ciddi misin sen? Burada bu evde nasıl kalabildin?”

 

“Merak etme. Ev internette satıldı olarak görünüyor. Evin satışı sahibinden olduğu içinde emlakçı gibi sorunlada uğraşmıyoruz. Yani daha doğrusu Naz uğraşmıyor. Abdüller bu konuda çok zekiler.”

 

“Şu lanet eşyalarını topla ve buradan hemen çıkalım. Yoksa Naz buraya adımını attığı anda boğazına yapışacağım!”

 

Bavulunu toparlamaya başlarken gülümsedi. “Naz’ın böyle biri olduğunu hiç bilmiyordum. Benden sakladığı için çok sinirliydim ona ama sonra benimde bir parçam oldu tüm bunlar.”

 

“Artık değil. Hadi daha hızlı olamaz mısın?”

 

“Korkma. Kimse gelmez. Yakalanmayacağız.” Ellerimi ceplerime soktum. Tedirgindim ama korkmuyordum. Sanırım. Yani sonuçta kim korkmazdı ki? Birisi içeriye dalsa soluğu direk karakolda alırdık. Buda benim kariyerim ve Beste’nin Okulu için pek hoş bir şey olmazdı. Hemen ona yardım etmeye başladım. Ne kadar hızlı o kadar iyi!

 

Her şey bittiğinde ben büyük bavulu ve ayakkabılarını koyduğu bavulu aldım. O da diğer küçük çantalarını aldı. Hızlıca daireden çıktık. Hala tehlike geçmemişti benim için. Kalbimin hızlı atışlarını umursamadan merdivenlerden inmeye başladım. Apartmandan çıkıp bavulları bagaja tıktıktan ve arabaya binip hızla oradan uzaklaştıktan sonra anca alabilmiştim rahat bir nefesi. Beste ise bana bakıp kahkaha atıyordu.

Bize Güven! (Büyük Sırlar Serisi II)Where stories live. Discover now