Bölüm 8 Kahvaltı

12.6K 551 23
                                    

Merhabalar Sevgili okurlarımm 💖

Hız kesmeden yeni bir bölüm daha atıyorum. 😇

Bugünkü şarkı sözümüz ise;

Duymak istiyorum, duymak istiyorum

Kalbimde ruhunu duymak istiyorum

Görmek istiyorum, görmek istiyorum

Gözümde gözünü görmek istiyorum

----------------

Koray

Aşağıya inmemizle Eray zevzek zevzek konuşmaya başlamıştı. Ne yapacağım ben bu çocukla hiç bilmiyorum. Dışarıda başkalarının yanında sert duran kardeşim benimle uğraşmaya bayılıyordu. Benimle uğraşabilirdi ama Destina'yı üzecek bir şey yapmasını istemiyorum. Kahvaltından sonra onunla konuşacağım.

Tam masaya oturacaktık ki içeriye Celal girdi. Destina, Celal'i görür görmez arkama saklandı. Destina'nın arkama saklanması ile sert bakışlarımı Celal'e çevirdim. Sadece artık dünyada olmayan o adamın Destina'ya tokat attığını söylemişti. Yoksa o da mı bir şey yapmıştı. İçime şüphe bulutu düşmüştü.

O sırada Celal "Yenge korkma sana o gün de zarar vermedim bundan sonra hayatta zarar vermem" dedi. Celal'e sert bakışlarımı göndermeye devam ediyordum. Arkamda duran Destina'yı yavaşça yanıma çektim. Kahverenginin en güzel tonu olan gözlerinde kaybolarak "Bundan sonra biri istese de sana zarar vermez. Eğer ki Celal'in yanlış bir hareketi olduysa bana söyle ki bileyim güzelim. Ona göre hesabını keselim." dedim tok sesimle.

Celal'in ecel terleri dökerek Destina'nın cevabını beklediğini gördüm. Güzelimin vereceği cevap Celal'in akıbeti idi. Gözlerimin içerisine uzun uzun baktıktan sonra "Sadece birden karşımda onu görünce korktum. Yoksa bana bir şey yapmadı" demesiyle rahat bir nefes aldım. Bakışlarımı Celal'den çektim.

Celal eğer ki bir şey yapmış olsaydı hem güzelime yaptıkları hem de bana yalan söylediği için ölümlerden ölüm seçecekti ve bu mecazi anlamda olmayacaktı. Destina'nın rahatsız olduğunu gören Eray da "Celal ne söylemeye geldin bilmiyorum ama acil değilse kapıda beni bekle" emri verdi. Bunu duyan Celal hızla dışarıya çıktı.

Destina'yı masaya yönlendirdim. Ben masanın başına otururken Destina'yı da sağıma oturttum. Soluma da Eray'ın oturmasıyla kahvaltımızı yapmaya başlamıştık. Halsiz düştüğü için sabah uyanacağını düşündüğümden kahvaltıya bir sürü yiyecek hazırlamalarını emretmiştim.

Destina'nın önüne doğru düzgün hiçbir şey almaması dikkatimi çekti. Acaba utanıyor mu diye düşünürken çıkardığı sesler yüzünden gözüm Eray'a kaydı. Tabağını tepeleme doldurmuş hunharca yemek yiyordu. 

"Yenge kusura bakma çok acıkmışım. Yahu dün gece açlıktan tık tansiyonum düşmüş ,dün ben uyumamış bayılmışım" dedi ve güldü. Eray'a şaşkınlıkla bakan Destina "Açlıktan mı bayıldın? O zaman bu kadar şey yememelisin yoksa miden ağrır, kusarsın"dedi.

Destina'nın söylediği cümle sonrası Eray ile birbirimize baktık. Bu kız bunu nerden biliyordu. Bunu şu an sorgulamak istemediğimi fark eden kardeşim "Yenge sen de her şeye inanıyorsun. Şaka yaptım yahu. Ağabeyimin olduğu evde masadan aç kalkmak mümkün değildir. Ama sen bir ilk olacaksın galiba" deyiverdi.

Eray'ın ne yapmaya çalıştığını anlamıştım. Bunun üzerine güzelime konuşma fırsatı vermeden tabağını doldurmaya başladım. Tabağına koyduğum şeylere dokunmayan kız ile kaşlarımı çattım. Sitemkâr sesimle "Destina neden yemiyorsun?"diye sordum.

"Şeyy ben doydum"

 "Ne yedin ki ekmek ve biraz peynir dışı bir şey yemediğini gördüm. Beğenmediysen söyle başka şeyler yaptırırız. Ne seviyorsun?"

"Bilmiyorum, ama cidden doydum." 

Başını yere eğdiğini görmemle canım daha da sıkıldı. Ayrıca bilmiyorum ne demekti. Tam bu konuyu irdeleyeceğim sırada Eray yine araya girdi.

"Ben senin ne yaptığını anladım yenge. Sen diyet yapıyorsun. Ama zaten fıstık gibisin baksana ağabeyimin akl...." 

"Eray sus!" Dememle yeniden ağzına fermuar çekti. 

Destina'ya döndüm, beni yanlış anlamasını istemiyorum. 

"Doyduysan bile en azından portakal suyu iç. Yaralarının iyileşmesi için vitamin alman lazım." Çalışanlardan portakal suyunu getirmelerini istedim.

Birkaç dakika sonra gelen portakal suyunu çalışanımızın elinden alarak önüne koydum. "Bu bardak bitecek" dedim.

Bunun üzerine eline aldığı portakal suyunu içen kızı izlemeye başladım. Sanki ilk defa portakal suyu içiyor gibi tepkiler vermesi beni gülümsetti. Birden aklıma gelen düşünceyle kaskatı kesildim. Gerçekten daha önce bu yiyecekleri yememiş olabilir miydi?

--------------

Ve burada hikayemize kısa bir mola veriyorum. 🤩

Koray, Destina'nın bu yiyecekleri daha önce yemediğini fark ettiğinde sizce ne yapacak?

Bir sonraki bölümü heyecan ile beklemenizi tavsiye ediyorumm 😇

DESTİNAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin