Bölüm 14 Elbise

10K 369 67
                                    

Merhabalar Sevgili Okurlarımm 💖

Uzun bir bölüm ile karşınızdayım.💃

Kendimi yalnız hissettiğim bir gecede aniden önünü arkasını düşünmeden yazmaya başladığım ve yayınlarsam en fazla ne olabilir ki? En fazla okunmaz veya insanlar beğenmez diyerek yola çıktığım kurgumun okunma sayılarını gördükçe hala şaşırıyorum.🥰 Belki size bu okuma sayıları az gelebilir ama ben ilk bölümü attığımda beş altı kişinin bile okuyup okumayacağından emin değildim. 

Kurgumu okuyan, beğenen, yorumları ile yüzümde gülümsemeye sebep olan sizlere çok teşekkür ediyorum.💜💜Bu bölümü yazarken kalbim Korayım da Korayım diye attı. Bütün okurlarımın hayatına Koray gibi güzel seven birinin gelmesini diliyorum. 😇

Bölüm şarkımızdan kesit 🎶

Bazen hayat vermek ister aldıklarını

Mucizeler hep böyle ansızın gelir

Teşekkür ederim, böyle baktığın için

Teşekkürler aklımda, kaldığın için

Karanlıktan korkmuyorum eskisi gibi

Senin yanın en aydınlık beyaz benim için

----

Eray'ın sorusuna Koray cevap verdi. 

"Evet, annemin elbisesi aslanım. Evde kadın kıyafeti olmadığı için şimdilik giydi." Dediğinde üzüntü ile onlara bakıyordum. Sanırım Eray annesinin giysisini giymemden hoşlanmadı diye düşünürken

 Eray "Uzun zaman sonra bir anda karşımda annemin giysisini görünce şaşırdım sadece ağabey. İyi düşünmüşsün annemin dolabından kıyafet almayı. Annemden sonra ancak yengem layık onun giysilerini giymeye" 

Eray'ın konuşmasıyla rahat bir nefes aldım. Anneleri acaba şu an neredeydi? Acaba vefat mı etmişti? Geçen gün çorba içerken de bu konu kafamda soru işareti oluşturmuştu. Merak ediyorum ama sormam uygun olmaz. 

Koray sanki aklımı okumuş gibi "Destinam, annemiz Yuliya vefat ettiğinden beri kimse onun kıyafetlerine dokunmadığı için Eray elbisesini üzerinde görünce şaşırdı." 

Kafamı anladım manasında salladım. "Kaybınız için çok üzgünüm" Annesizlik nasıl bir duygu çok iyi biliyordum. Eray elbiseyi giydiğim için tepki verse bile onu anlayabilirdim. Eray beni annesinin giysilerini giymeye layık görmüştü. Beni kabul ettiğini ve ağabeyinin yanına yakıştırdığını görmek hoşuma gitti.

Koray beni belimden tutarak kahvaltı masasına yönlendirdi. Masaya oturduğumuzda annelerinin adı neden Türkçe değil? Acaba anneleri Yabancı mıydı? Zihnimde dolaşan soru dilime vurdu.

 "Annenizin adı neden Türkçe değil?" dedim. Ağzımdan istemsizce dökülen cümle sonrası pişman olmuştum. Belki kayıpları hakkında konuşmayı sevmiyorlardı. Düşüncesizce davrandığım için içten içe kendime kızmaya başladım.

Koray "Annemiz Rus idi bu nedenle adı Türkçe değil." şeklinde bir açıklama yaptı. Eray tabağını doldurmakla meşgulken konu ilgisini çekmiş olacak ki 

"Yenge, ağabeyim ve benim adım ne?" sordu. 

Sorusunu saçma bulsam da "Ağabeyinin adı Koray, senin adın Eray" cevapladım. 

"Dıdıttttt eksik bilgiii."gülerek bağırdı.

 "Nasıl eksik yoksa bir isminiz daha mı var?" 

"Evet, sence benim diğer ismim ne yengelerin en güzeli, bende ne tipi var? " dediğinde 

DESTİNAWhere stories live. Discover now