Bölüm 25 Gerçekler

5K 258 59
                                    

Merhabalar Sevgili Okurlarım 💕👼🏹

Bu bölümü uzun zamandır beklediğinizi bildiğim için hızlıca yazıp yayınlamak istedim. 🥰

Hepinize keyifli okumalar diliyorum 💃

"Bana bütün mal varlığın mı? Destina mı? Diye sorsalar Destina'nın bir gülüşü derim."


Koray

Destina beni yukarıya çağırdığında birinin canını sıkmış olabilme ihtimalini düşündüm. Bana geçmişiyle ilgili bir şey anlatacağı gram aklımdan geçmiyordu. Bana sarılmak istediğinde anlatacaklarının onun için sarsıcı olduğunu anlayıp rahatlaması için saçlarını okşamaya başladım. Destina'nın ben bir şeylere ulaşmadan yaşadıklarını anlatmak istemesi, bana güveniyor olması hoşuma gitmişti. Bu durum Destina'nın konuşmaya başlamasıyla son buldu.

Kollarımın arasında dokunmaya bile kıyamadığım kadının ağlayarak yaşadıklarını anlatışını dinlemek bütün sinirlerimi alt üst etti. Şimdiye kadar kendine bile sesli dile getirmekten korktuğu şeyleri bana anlatırken sözünü kesmeden içindeki bütün zehri akıtmasını bekledim. Konuşmadan ama sımsıkı sarılarak ve saçını okşayarak yanında olduğumu hissettirerek onu dinlemeye devam ettim.

Bir an önce o şerefsiz ağabeyi ve babasını gırtlaklamak istiyorum. Ama Destina'nın bana bu denli ihtiyacı olduğu bir anda onu hayatta bırakıp gitmem. Bunca gündür bekliyordum, içim intikam ateşiyle yansa da bir gece daha bekleyebilirim.

Kollarımda hıçkırıklar içerisinde ağlayan Destina'nın içindeki bütün acıları kendi içime çekmek onun yerine benim canımın acımasını isterdim. Sevdiğim kadın kollarımın arasında hıçkırıklar içerisinde ağlayarak yaşadıklarını anlatıyor ama ben hiçbir şey yapamıyorum. Kendimi uzun zamandır bu kadar çaresiz hissetmemiştim.

Yıllarca o şerefsizlerle yaşamış, onlara hizmet etmiş. Bir parça kuru ekmek, sıcak bir yatak bile ona çok görülmüş. İlk defa benim evimde sıcak bir yatağı, yeni giysileri olduğunu duymak beni sarstı. Özellikle ağabeyi Kerem'e dayak nasıl atılırmış ben göstereceğim. Gücü anca kız kardeşine yetmiş, gelsin bakalım bana da bir şey yapsın görelim.

Destina anlatmaya devam ediyordu.

"Bir gün eve Kerem'in arkadaşı Ali gelmişti. Onlar için yiyecek hazırlarken arkadaşı mutfağa geldi. Üstüme yürüdü, zorla bana dokunmaya çalıştı. Çığlık atınca içeriye ağabeyim geldi. Ali'nin bana zorla dokunduğunu söyledim, bana inanır sandım. Ali az önce bağırmıyordun, benimle olmak istediğini söylüyordun. Ne oldu Kerem gelince değiştin? Dediğinde Kerem sen benim arkadaşlarımı ayartmışsındır dedi. Bana inanmadı. Ali gittikten sonra ben yokken sen eve arkadaşlarımı atıp onlarla beraber oluyorsundur dedi. O gün beni çok dövdü Koray. Bana..bana kötü şeyler söyledi. Bir gün karşılaşırsanız sana beni böyle anlatırsa ona inanma."

Böyle bir şeyi bana açıklamasına ihtiyaç duyması bile sinirlerimi bozdu. Şimdiye kadar konuşmadan onu dinlesem de sessizliğimi bozdum.

"Destina'm bana kim olursa olsun böyle bir şey söylerse ben inanmam. Ben senin ruhunun, masumluğunu görüyorum. Ayrıca benden önce de birilerine bir şeyler hissetmiş de olabilirdin. Benim için bu durum geçmişte yaşanmış bir şey olarak kalırdı. Geçmişin peşine düşüp seni yargılamazdım. Şu an benimlesin, benim yanımdasın. Ben bir tek bununla ilgileniyorum." Dediğimde ağlaması biraz olsun azaldı.

"Biliyor musun babam, ağabeyim kadar beni dövmezdi ama bana her kızdığında senden her şey beklenir. Sen sevilmeyi hak etmiyorsun, seni en çok seven insanın ölümüne neden oldun. Sen annenin katilisin diyordu. Ben annemi her hatırladığımda ona ihtiyaç duyduğumda zihnimde babamın o sözleri yankılanıyor. Ben sevilmeyi hak ettiğimi, sevgiye layık olduğumu hiç düşünmedim. Hatta bazen onların bana yaptıklarını hak ettiğimi düşündüm. Sen beni o kadar güzel seviyorsun ki çok şaşırıyorum."

DESTİNAWhere stories live. Discover now