Bölüm 33 Ölü olanın dirilmesi

3K 175 29
                                    

Merhaba Canım Okurlarım 👼💖

Umarım hepiniz çok iyisinizdir.💕

Beni sorarsanız baya hastayım. İlaçlarımı içiyorum neredeyse tüm gün uyuyorum. Maalesef ki orta kulak iltihabı geçiriyorum. Daha önceden de aynı kulağımda kulak zarım patladığı için süreç biraz ağır ve ağrılı geçiyor. Bir kulağım günlerdir hiç duymuyor. Umarım en kısa zamanda iyileşebilirim. Bu nedenle şu sıralar bölümlerde biraz aksamalar olabilir. Elimden geldiğince iyi hissettiğim vakitlerde bölüm yazıp yayımlamaya çalışacağım. 🙌 Sizleri seviyorumm 💘

Destina

Daria'dan sonra Eray da onun yanında olmak Rusya'ya gitti. Koray da birkaç gündür işe gitmeyip evde yanımda kalıp benimle vakit geçiriyor. Sanırım Daria gittiği için evde yalnız kalmamı istemiyor. Salonda Korayla sarılmış dizi izlerken kapı çaldı. Muhtemelen Adem günlük raporları vermeye gelmiştir diye düşündüm. Kapıdan içeriye giren kişiye baktığımda doğru tahmin ettiğimi anladım. Adem bize selam verdikten sonra içerideki odaya gitti. Koray, hemen geleceğini söyleyerek Adem'in yanına gitti. Aradan 15-20 dakika geçtikten sonra Koray yanıma geldi. Adem kapıya yönelmiş gidecekken birden bize doğru gelip önümüzde durdu.

"Koray ağabey eğer iznin varsa Destina yengeme bir şey sormak istiyorum." Dedi.

"Bana neden sormuyorsun da yengene soruyorsun Adem?"

"Ağabey kadınlarla ilgili sorum o yüzden." Dediğinde Koray bana bakıp gözleriyle isteyip istemediğimi sorduğunda kafamı sallayarak Adem'in bana soru sormasına izin verdim.

Koray "Yengen sorabilirsin diyor. Sor bakalım ne soracaksan." Dedi.

Adem biraz duraksadı. Sanırım nasıl anlatacağını bilemiyordu. "Yenge sana kırbaç hediye edilse beğenir miydin?" diye sordu.

Koray "Höst ne dediğini duyuyor musun? Densizlik etme, bu ne biçim soru Adem!"

"Benim için çok önemli Koray ağabey." dediğinde araya girdim.

"Adem şu işi doğru düzgün anlat." Dedim. Yoksa yanımda elini ovalayarak sakinleştirmeye çalıştığım Koray onun üzerine atlayabilirdi.

"Yenge hani beni at kaçırmıştı hatırlıyor musun?"

Sorduğu soru ile istemsizce biraz gülümsedim. "Evet Adem hatırlıyorum." Dedim.

"İşte o gün geri döndüğümde size Huri gördüm dedim ama hiçbiriniz inanmadınız. Cidden gördüm. Huriye isimli bir kız beni attan daha sert düşmekten kurtardı. Sonra yardım çağırmaya gittiğinde Koray ağabeyimin adamları beni buldu. Hiç kimse inanmasa da o bölgeyi araştırdım, kızı buldum."

Kırbaç bu işin neresinde hala anlayamasam da Adem'e "Kızla gidip konuşmak mı istiyorsun? " diye sordum.

"Yok yenge ben Huriyle konuşmaya gittim. Ama bana tokat attı."

"Neden sana tokat attı Adem?"

"Şey o gün o da at üzerindeydi. At binmeyi sevdiğini düşünerek ona beni kurtardığı için teşekkür olarak hediye almak istedim."

Koray sabırsızca "Hızlı anlat yoksa cidden yengen burada demeyeceğim elimde kalacaksın" dedi.

"Anlatıyorum işte ağabey. Sonra ben ne seveceğini düşündüm. Huriyi iyi tanımadığım için gittim kırbaç aldım. At sürerken kullanır diye aldım. Yanına gittim, tanıştık. Her şey çok güzeldi. Sonra hediyemi verdim paketi açınca bana tokat attı ve kovdu." Dediğinde Koray gülmeye başladı.

"Huri iyi yapmış sana Adem. Yengene değil bana da sorsan kırbaç hediyesi alma derdim. Şimdi çekilebilirsin Adem. Bir daha da böyle münasebetsiz soruları yengene sormanı istemiyorum. "dedi.

DESTİNAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin