3 GÜN SONRA
-"Sence onları bir daha görür müyüz?"
-"Kimleri?"
-"Onları işte şu Amerikalı yakışıklıları... Adları neydi ya?"
-"Dean ve Alex."
-"Evet. Evet onları."
-"Kendi ağzınla söyledin Defne. Onlar Amerikalı belki de çoktan gitmişlerdir." Deniz, üniversitenin kütüphanesinde ders çalışırken tam karşısında oturan Defne ise 3 gün önce konuştuğu Amerikalı yakışıklıyı düşünüyordu.
-"Of ya! Ben bir daha öyle bir çocuğu nereden bulacağım?" Deniz arkadaşının üzgün sesiyle daha fazla ders çalışamayacağını anlayıp kitabın kapağını yavaşça kapattıktan sonra
-"O çocuğun ne özelliği var ki? Ya da sen dur ben tahmin edeyim. Yakışıklı olması, yakışıklı olması ve yakışıklı olması."
-"Beni şuan ne kadar kırdığının farkında bile değilsin. Ben tipe önem veren birisi değilim."
-"Seni tanımasam inanacağım ama Allah'tan tanıyorum Defne."
-"Tamam. Tipe önem veriyorum kabul ama bu sefer durum farklı. Yüzünü hayal meyal hatırlıyorum ama o güzel, insanın içini ısıtan mavi gözleri aklımdan çıkmıyor bir türlü."
-"Kızım sen üç gün önce Ekrem diye ölmüyor muydun?"
-"O Alex ile tanışmadan önceydi." Genç kız arkadaşının yüzünü dikkatle incelemeye başladığında durumun gerçekten farklı olduğunu hissetti. Defne'yi iyi tanıyordu. Sevdi mi tam sevenlerdendi o.
-"Tatlım şuan beni gerçekten korkutuyorsun. Yani sadece 1 dakika konuştuğun birini sevemezsin."
-"Sevdiğimi söylemedim zaten... İnanamayacaksın ama babamdan sonra beni değerli hissettiren ilk erkekti. Benim ona sorduğum sorunun cevabını verirken birçok erkek gibi başka bir imada bulunmadı. Hatta utandı bile diyebilirim. O yüzden onu bir kez daha görmek isterdim."
-"Eğer bu dileklerimiz gerçek olsaydı. Benim şuana kadar Johnny Depp'i yüz kere görmem lazımdı." Deniz'in bu cümlesiyle iki arkadaşta geçmişe gitmişlerdi. Deniz tam bir Johnny hayranıydı. Üniversitenin ilk günlerinde 'Bir gelsin buraya. Onu babamın kelepçesiyle benim odama kelepçeleyip herkesten gizleyeceğim' demiş ve tüm arkadaşlarını güldürmüştü. İki genç kız da o günü hatırlamış olacak ki gülmeye başladıklarında yan masalarında oturan bir kızın
-"Burası kütüphane biraz sessiz olun." demesiyle iki genç kızında hızla eşyalarını toplayıp kütüphaneden koşar adımlarla çıkmaları bir oldu. Kütüphaneden çıkmalarıyla kahkahalarını serbest bırakan kızlar yanlarından geçerken onlara tuhaf bakışlar atan insanları umursamadılar bile. Bir anda susan Defne ile birlikte Deniz de susmuş şaşkınlıkla arkadaşına bakıyordu.
-"Defne ne oldu?"
-"Kızım, Buse'nin doğum günü sürprizini unuttuk."
-"Bugün müydü?"
-"Evet. Bugün. Ne yapacağız?"
-"Tamam. Sakin ol. Eminim Leyla Teyze kafeyi hazırlamıştır. Bizim hediyelerimiz de hazır. Diğerlerine hatırlatalım. Sonra da hazırlanalım hadi."
XxxxxxX
-"Alex çok ciddiyim. Eğer bu akşam da o bara gideceksek ben yarın Amerika'ya dönüyorum."
-"Arkadaşı söz verdi ama tekrar geleceklerdi."
-"Ortak, kız belli bir gün vermedi ki. Ya en kısa zamanları 3 ay sonra falansa..."
-"Şansımızı denemekten ne çıkar ki?"
-"Alex yeter artık! Senin sayende orada çalışanlarla arkadaş olduk. Bizi gördüler mi ne istediğimizi sormadan viski bardaklarını önümüze koyar oldular." İki genç adam bir süre sessizce ilerledikten sonra Alex
-"Dean, kusura bakma abarttım."
-"Ortak, kızın nerede olduğunu bilsem. Direk kendim götürürüm seni oraya ama burası İstanbul. Türkiye'nin en kalabalık şehri bir daha karşılaşmamız mucize olur."
-"Haklısın. Saçmaladım işte." Genç adam arkadaşının düşmüş yüzüne bakarak derin bir nefes aldı.
-"Hadi şu bara tekrar gidelim belki oradadırlar."
-"Yok boşver. Hadi başka bir barı keşfedelim."
-"Alex hadi."
-"Ben ciddi anlamda açım ve barda yemek olacağını düşünmüyorum. O yüzden yemek yiyeceğimiz bir yer bulalım."
-"İyi öyle olsun. Gel şu tarafa doğru ilerleyelim." İki genç adam 20 dakika yürüdükten sonra kafelerin sıra sıra dizildiği işlek bir caddede buldular kendilerini.
-"Evet. Alex Roberts seç birini." Genç adam bunun üzerine tüm kafelere dikkatle bakarken gördüğü kişiyle donup kaldı.
-"Hangisi?"
-"Mucize!"
-"Efendim?"
-"Dean mucize gerçekleşti."
-"Ortak, ne diyorsun?" Arkadaşından cevap alamayacağını anlayan genç adam gözleriyle arkadaşının baktığı yeri takip etti ve gördüğü kişiyle o da şok oldu.
-"Alex bu kız.."
-"Defne'nin yanındaki kız... Deniz."
