AMANDA

8.1K 410 32
                                    

MULTİDE DEAN'in KAFEDEKİ SİNİRLİ ÇIKIŞI VAR. (BU ADAM HER HALDE MÜKEMMEL DİYENLERİNİZİ DUYAR GİBİYİM)

XxxxxxX

3 GÜN SONRA

İki genç adam önlerindeki dosya yığınına sessiz ve korkulu gözlerle bakarken, Türkiye'de bu kadar uzun süre kalıp kalmadıklarını hesap etmeye çalışıyorlardı.

-"İstifa ediyorum Dean."

-"Bende istifa etmek istiyorum ama kendi holdinginden istifa eden ilk ortaklar olarak manşet olmak istemediğim için susma hakkımı kullanıyorum."

-"Bu dosyalar asla bitmez. İnanabiliyor musun Dean? Bu dosyaların başında emekli olacağız."

-"Eğer Türkiye'de Deniz ile tanışmasaydım bu dosyaların başında tek başına emekli olacaktın."

-"Deniz'e güzel bir hediye almalıyım o zaman. Sonuçta hayatım ona bağlı. Bu arada Deniz demişken nasıl gidiyor? Anlaşabiliyor musunuz? Yoksa telefonda bile testere sendromu yaşıyor musun?"

-"Sevgilime seri katil benzetmesi yapma Alex."

-"Sen de yapmıştın."

-"Deniz benim sevgilim ben yaparım ama sen yapamazsın... Bu arada nasıl olduğumuzu bilmiyorum" Alex, en yakın arkadaşına şaşkınlıkla bakarken önündeki mavi dosyayı yavaşça kendine çekti.

-"Hangi insan ilişkisinin nasıl gittiğini bilmez. En son ne zaman konuştunuz?"

-"Uçaktan indiğimde aradım o zaman konuştuk." Alex, gözlerini pörtletmiş bir şekilde Dean'e bakarken, Dean önündeki siyah dosyayla ilgileniyordu.

-"İlişkinin başlamadan bitmesi kötü olmuş ama herşey olacağına varır." Genç adam duyduğu cümleyle elindeki dosyayı hızla masaya itekledi.

-"Bittiği falan yok Alex. Sadece sen ve Defne gibi fazla yakın değiliz o kadar."

-"Dean eve en son sanalika denilen oyunda kız atmış gibi konuşuyorsun ve bu beni gerçekten korkutuyor. Bir kıza ilgi göstermezsen oda ilgiyi başkalarında arar ve Deniz fazlasıyla güzel bir kız etrafındaki kurtlar rahat bırakır mı hiç?" Dean ne diyeceğini bilemez bir şekilde arkadaşına bakarken tıklatılan kapı sesiyle tüm ilgisi kapıya yöneldi.

-"Gel." dedikten birkaç saniye sonra içeri giren sekreteri

-"Bay Brown, rahatsız edilmek istemediğinizi söylemiştiniz biliyorum ama Bayan Brown geldi ve ben ne desem de..."

-"Tamam July. Sorun değil. Gelsin." Kız rahatlamış bir ifadeyle dışarı çıktığında Dean sessiz bir şekilde gülen Alex'e merakla bakmaya başladı.

-"Gencecik kız Elizabeth yüzünden yaşlanmış. Ben olsam..." Kapının hızla açılmasıyla susma hakkını kullanmaya karar veren Alex hızla yerinden kalkıp Elizabeth'in yanına ilerledi.

-"Bayan Brown, her zaman ki gibi çok şıksınız." deyip elini dudaklarına götürdüğünde Elizabeth mutlulukla Alex'e bakmaya başladı.

-"Alex'ciğim sende her zamanki gibi çok yakışıklısın." Dean de yavaşça annesinin yanına vardığında annesinin kendisine sımsıkı sarılmasıyla afallasa da aynı şekilde karşılık verdi.

-"Çok özledim sizi. Bir gittiniz gelmek bilmediniz. Türkiye'de ne var anlamıyorum ki?" bu cümlenin üzerine iki arkadaşta birbirine bakarak tebessüm ettiler. Türkiye'de kalplerine giren iki Türk kızı vardı herşeyden önce...

-"Alex,Dean'i birkaç saatliğine kaçırsam sorun etmezsin öyle değil mi?"

-"Tabiki sorun olmaz."

-"Anne, uzun zamandır yokuz. Anlayacağın işler birikti. Başka bir zaman..."

-"Dean, sadece bir kahve içeceğiz gerçekten uzun sürmez." Dean kararsız bir şekilde Alex'e bakmaya başladığında Alex tam bir beyfendi gibi

-"Benimde halletmem gereken başka işler vardı zaten. Holdingdeki işleri sonrada hallederiz. Hadi Dean bu güzel hanımefendiyi daha fazla bekletme." Dean içine sinmese de

-"Tamam en geç 2 saat sonra burada olurum."

-"Anlaştık ortak." Dean annesinin peşinden odadan çıktıktan sonra Alex eline telefonu alıp aklına gelen ilk ismi aramaya koyuldu.

XxxxxX

Dean annesiyle sohbet ederken

-"Merhaba Elizabeth."

-"Ah Amanda tatlım. Gelebilmene çok sevindim." Elizabeth hızla yerinden kalkıp kıza sarıldığında Dean anlamaz gözlerle karşısındaki iki kadını izliyordu. Elizabeth Dean'in yanındaki sandalyeyi göstererek

-"Gel otur şöyle. Bak bu benim yakışıklı oğlum Dean. Dean bu da sana bahsettiğim kız Amanda."

-"Merhaba Dean. Tanıştığımıza memnun oldum." Dean kendisine uzatılan eli hafif sıktıktan sonra

-"Bende memnun oldum Amanda. Sen geldiğine göre ben işimin başına dönebilirim." Hızla yerinden kalkan genç adam annesininde kendisiyle birlikte ayağa kalktığını hissetse de hiç oralı olmadı.

-"Dean, oğlum otursaydın biraz daha. Hem Amanda daha yeni geldi. Konuşurdunuz." Dean annesine cevap vermek yerine hızla yanındaki sandalyeye oturan kıza çevirdi başını.

-"Umarım senin için sorun olmaz."

-"Hayır. Tabiki iş önemlidir. Kolay gelsin." Dean kızın yüzündeki samimiyete karşılık nazik bir şekilde gülümsedikten sonra annesinin yüzüne bile bakmadan sandalyeye astığı ceketini eline alıp hızla cafenin çıkışına doğru ilerlemeye başladı.

-"Dean, oğlum bir dur konuşalım." Dean annesinin asla pes etmeyeceğini bildiği için olduğu yerde durup annesinin yanına gelmesini bekledi.

-"Oğlum niye böyle yapıyorsun? Görmedin mi kızı? Güzel, alımlı, çalışkan. Ben sana hiç kötü birini bulur muyum?" Genç adam her ne kadar kendini sakinleştirmeye çalışsa da daha fazla kendini tutamayacağını biliyordu. Önünde iki seçenek vardı genç adamın. Ya sessizce çıkıp gidecekti buradan. Ya da tam anlamıyla resti çekip annesinin durmasını sağlayacaktı. Önceden olsa saygısızlık etmek istemediği için susardı ama şimdi yalnız değildi. Sevdiği bir kız vardı. Kimse bilmese bile kendisi biliyordu.

-"Anne, sana son kez söylüyorum. Bana kimseyi bulma."

-"Ama Dean..."

-"Yeter! Şu yaşa kadar herşeyime karıştınız. Gideceğim okullara, takıldığım insanlara, mesleğime... Ama buraya kadar anne. Bundan sonra siz benim kararlarıma saygı duyacaksınız. Tıpkı benim size saygı duyduğum gibi. Yoksa Tanrı şahidim olsun. Yüzümü bile göremezsin ve bu konuda çok ciddiyim. Karar senin."

XxxxxX

YENİ BİR BÖLÜMLE DAHA KARŞINIZDAYIM. BU BÖLÜMDE DENİZ VE DEFNE YOK AMA DİĞER Kİ BÖLÜMLE DURUMU EŞİTLEYECEĞİME EMİN OLABİLİRSİNİZ.

UNUTMADAN BENİ YAZMAKTA İSTEKLİ KILAN BEĞENİ VE ÖZELLİKLE YORUMLARINIZ... O YÜZDEN DESTEKLERİNİZİ SABIRSIZLIKLA BEKİLYORUM...

YENİ BÖLÜMDE GÖRÜŞMEK ÜZERE...

Yabancı Damat - TAMAMLANDIWhere stories live. Discover now