GÜNÜMÜZ
Daniella Ece ve Daniel Efe'nin oyun halısında kuzenleri Yağmur ile oynadıklarından emin olduktan sonra ablasına 'Birazdan dönerim.' dediği gibi telefonunu bıraktığı yatak odasına giden Deniz, yirmi dakika önce yolcu ettiği kocasının numarasını tuşlayıp ara tuşuna bastığı gibi çalmasını beklemeye başladı. İlk çalışta açılan telefon ile rahatlamış bir şekilde
-"Yolculuk nasıl gidiyor?" diye sordu.
-"Normal... Tabi arkamdaki Jeep'i ve içindeki korumaları saymazsak."
-"Görmezden gelmeye çalış... Dean, belki bu isteğimi saçma bulacaksın ama holdinge giriş yapana kadar telefonda konuşsak sorun olur mu senin için?"
-"Diğer türlü için rahat etmeyecek değil mi?"
-"Hayır!"
-"Pekala. Ne hakkında konuşup kafamızı dağıtabiliriz, acaba?.. Buldum! En yakın zamanda doktordan randevu almalıyız. Kaç aylık demiştin?" diye soran kocasıyla eli istemsizce karnına giderken
-"Şuanda dokuz haftalık." cevabını verdi.
-"Bu kalp atışlarını dinleyebileceğimiz anlamına geliyor... Ve söylemeden edemeyeceğim, ben bir oğlumuzun daha olacağını düşünüyorum. Bir kızım daha olursa hayır demem tabi."
-"Bende öyle! Öğrendiğim andan beri erkek deyip duruyorum kendime."
-"İsim düşündün mü?"
-"Evet. Türk isminin kız olursa Ebrar, erkek olursa Eymen olmasını istiyorum."
-"Anlamları ne peki?"
-"Ebrar çok iyilik eden anlamına geliyor. Eymen ise şansı bol olan demek... Ne düşünüyorsun?"
-"Sevdim. İkisini de."
-"Peki ya sen düşündün mü?" sorusunu sorduğu anda pişman olan Deniz, içten içe kendisine kızdı. Son birkaç gündür yaşadıklarına bakılırsa düşünmeye fırsat bulması imkansızdı.
-"Hayır ama istiyorsan hızlı bir şekilde düşünebilirim." diyen kocasına minnet duyan bir sesle
-"Bekliyorum!" dediğinde telefonda kısa süreli bir sessizlik oldu.
-"Kız olursa Diana olabilir. Kadın avcı anlamına geliyor. Erkek olursa da... Damon ismini seviyorum."
-"Damon mı?"
-"Evet, Damon. Sadık kimse demektir. Ayrıca dostluk ve kahramanlık sembolü olarak da kabul edilir."
-"Yani şuandaki duruma göre bebeğimizin ismi kız olursa Diana Ebrar erkek olursa Damon Eymen olacak."
-"Kulağa hoş geliyor... Bu arada şimdi holdingin otoparkına giriş yaptım." diyen kocası ile rahatlamış bir şekilde nefesini dışarı veren Deniz,
-"Kendimi rahatlamış hissediyorum." dediği an kocasından duyduğu kısık sesli karşılık ile "Hayatım, seni duyamadım ne dedin?" diye sorması üzerine kulağına gelen çarpma sesiyle oturmakta olduğu yataktan kalktı hızlı bir şekilde. Neler olduğunu anlamaya çalışıyordu ama her şey o kadar karmaşıktı ki. "Dean?" dediği esnada duyduğu silah sesiyle çığlık atan Deniz evdeki herkesi odaya toplamayı başarmıştı.
30 DAKİKA SONRA
Arabası ile holdingin otoparkına hızlı bir şekilde giriş yapan Deniz, yanyana dizilmiş polis arabaları ve ambulansı görmesi ile hızlı bir şekilde frene bastı. Hemen yan koltuğunda oturan eniştesinin emniyet kemerini çözdüğünü anlasa da kendisinde hiçbir hareket yoktu çünkü korkuyordu. Telefonun diğer ucundan duyduğu silah sesi gitmiyordu kulaklarından.
