BİR DAHA...

5.6K 308 9
                                    

Genç adam, saatlerdir oturduğu havuz kenarındaki sandalyede biraz daha da yayıldıktan sonra elindeki sigara paketine baktı sıkıntıyla. İki sene önce bırakmıştı sigarayı ve şuana kadar canı hiç bu kadar istememişti. Bir süre içip içmeme konusunda kararsız kalsa da bir süre sonra ne olacaksa olsun düşüncesi ile paketin içindeki sigaralardan birini çıkardı yavaşça. Cebindeki çakmağı da çıkardığı an

-"Sigara içtiğini bilmiyordum." duyduğu ses ile istemsizce nefesini tuttu genç adam ardından da hızlı bir şekilde başını sesin geldiği yöne çevirdi ve kendisine meraklı bakışlar atan Deniz ile karşılaştı. Bir an için ne yapacağını ve ne söyleyeceğini düşünürken sakin kalabilmek için derin bir nefes daha aldı genç adam ardından da

-"İçmiyorum... Uzun bir süredir." Genç kız, yavaş bir şekilde Dean'in yanındaki sandalyeye oturup bakışlarını karşı tarafa odakladıktan sonra

-"Ne kadar uzun bir süre?" diye sordu.

-"En son üniversiteden mezun olduğum gün içtim. Sonrada babama söz verdim ve bıraktım."

-"Babana verdiğin sözü tutmaya devam et ve sigaradan uzak dur... Bunu söylemem bile saçma sonuçta sen Dean Brown'sun verdiğin sözleri tutarsın." Genç adam, az önce paketin içinden çıkardığı sigarayı tekrar paketin içine koyduktan sonra paketi kendisine en yakın duran çöp kutusuna doğru fırlattı. Ardından bakışlarını tıpkı Deniz'in yaptığı gibi karşıya odaklayıp

-"Hayatım boyunca verdiğim sözleri hep tutmaya çalıştım ve bu konuda başarılı olduğumu düşünmüştüm, yanılmışım... Sana verdiğim sözlerin hiçbirini tutamadım." Deniz, duyduklarının saçmalığıyla hızla sevdiği adama dönüp

-"Saçmalama Dean. Sen benim mutlu olabilmem için elinden gelen herşeyin en iyisini yaptın."

-"Saçma."

-"Dean..."

-"Şuan mutlu musun?" Genç kız, kendisine bakan sert gözler eşliğinde konuşamayacağını farkettiğinde bakışlarını tekrardan karşı tarafa odakladı. Elbette şuan mutlu değildi. Herşey mahvolmuşken nasıl mutluyum diyebilirdi ki. Gözlerini tekrar Dean'in gözlerine odakladı. "Değilsin. Olamazsın da çünkü herşeyi berbat ettim. Kaç aydır uğruna çabaladığımız herşey benim anneme inanmam yüzünden bitti."

-"Bu sadece senin suçun değil. Eğer kafamda saçma senaryolar kurmak yerine sana sorsaydım olay bu kadar büyümezdi."

-"Onun sorumlusu da benim. O akşam yemeğini senden saklamasaydım bunlar asla olmazdı."

-"Neden herşey senin suçunmuş gibi davranıyorsun?"

-"Çünkü öyle."

-"Değil."

-"Deniz!"

-"Yüzüğü atan bendim!"

-"Yapmanı söyleyende bendim!"

-"Seni dinlemeyebilirdim!"

-"Ama dinledin!"

-"Aptallık ettim! ve şimdi yaptığım aptallığı telafi etmek istiyorum... Ben yüzüğümü geri istiyorum."

Genç adam, sevdiği kızın kararlı ses tonuna karşılık içinde oluşan rahatlamayı hissetti. Buraya kendisini sorgulamak için değil, barışmak için gelmişti. Farkına vardığı düşünce ile yüzünde oluşan gülümsemeyi engelleyemezken ceketinin cebindeki yüzüğü çıkarıp genç kızın sağ elini tuttu ve hiç beklemeden yüzüğü genç kızın parmağına taktıktan sonra dudaklarını yavaşça genç kızın alnına bastırdı.

Yabancı Damat - TAMAMLANDIWhere stories live. Discover now