Bölüm 2(HAYAL UYGUN)

4.2K 168 10
                                    


(Hayal in kıyafeti)

O karanlık gözler... mavi karanlık. Okul başlayalı neredeyse bir hafta olacaktı ve önümde bir parti vardı kaynaşma partisi. Komik olansa partinin maskeli ve kraliyet konseptinin uygulanmasıydı. Babama ne kadar yalvarsam da beni partiye göndermekte ısrarcıydı. Kızlarla buluşup mağazaları gezmeye başladık. Sonunda konsepte uygun bir mağaza bulup içeri girdik. Kızlar bir yana dağılmıştı. Bende bakarken karşıma işte benim diyeceğim bir kostüm çıktı. Yoğunluğu krem ve beyaz olan kostümü kırmızı renkler tamamlıyordu kabine girmeme bile gerek yoktu hemen satın almıştım. Maske ve diğer aksesuarları da alıp ayrıldık. Hızlıca eve gidip hazırlanmaya başladım. Beni almaya bora gelecekti. Saat 7 de tam hazırdım.

Kapı çalınca odamdan çıktım babam ve bora pür dikkat beni izliyorlardı. "çok güzelsin meleğim benim."

"baba yaaa abartma beni utandırıyorsun."

"baban haklı hayal tam bir melek olmuşsun."
"öhöm öhöm hani burada babası var."
"pardon efendim."

"neyse bora çıkalım hadi görüşürüz baba seni seviyorum ve geç kalmam merak etme."

" bende seni tatlım iyi eğlenceler."

Arabadayken bora tekrar bozuk plağa takılmış gibi susmuyordu ve ben her zamanki gibi onu dinlemiyordum. Sonunda balo yerine gelmiştik. Bizimkilerin yanına gittik. Herkes çok hoştu maskeler falan her neyse. Bu gece o karanlık maviyle tanışmayı düşünsem de pekte öyle gitmedi. Etraf dans eden ve ergenlikten çıkamayan gençler doluydu. O mavilerse hala salona teşrif etmemişti ya da ben göremedim bilmiyorum. Sürekli gelen dans tekliflerini reddetmekten bıktığım için dışarı çıkıp hava almaya karar verdim.

Yıldızlar havuzun ortasında çok güzel parlıyordu. Çimlere oturup biraz manzarayı seyretmeye karar verdim. Aklım sadece bir çift karanlık maviler deydi. Nerelerdeydi tamda cesaretimi toplamışken hangi cehennemdeydi acaba. Adı neydi yada bölümü branşı kaç yaşında nerede oturuyor ailesi nasıl biri en önemlisi neden bu kadar tanıdık geliyor ve ona kendimi yakın hissediyorum? Aklım bu sorularla dönüp duruyordu.
"Selam" sesi duymamla düşüncelerim bir bıçak gibi kesilmişti.

"selam"

"tanışabilir miyiz ben efe"

"teşekkürler ama yeterince arkadaşım var benim."
"ahh ne kadar kabasın hayal"

"sen... sen benim adımı nereden biliyorsun?"

"ben senle ilgili birçok şey biliyorum aslında."

"nasıl yani ne demek istiyorsun efe?" efe başını kaldırıp yıldızlara baktı bir süre. Ne dönüyordu kafasının içinde kim bilir.

"zamanla anlayacaksın hayal bazı şeyleri unuttuğun açık ama o seni unutmadı merak etme sen hatırladığın an o senle olacak." Ne saçmalıyor bu efe yaa o dediği kim ben ne unuttum?

"sen kimden bahsediyorsun ayrıca o kim?"

"upss! Gene çok konuştum galiba bu sefer beni bağlayıp denize atacak valla neyse ben kaçtım hayal partinin tadını çıkar ya da çıkarma sen bilirsin hadi görüşürüz."

"efe heyyy efe diyorum dur gitme o kim söylesene ahhh lanet olsun yaa gitti." Ne tuhaf bir gün böyle yaa kahretsin neden her şey gizemli olmak zorundaki bu ne yaa sanki film çeviriyoruz burada. Aman ne güzel!

"hayalll hadi gelsene parti çok güzel." Bu ses dalyaya aitti. Arkamı dönüp bizimkilere baktım tahminen kafaları güzeldi. Bu ne ya okul balosunda bile içki veriyorlar üniversiteli olmak böyle bir şey galiba. Offfff! Efe kafamda bir ton soruyla bırakıp gitmişti beni sanki diğer sorular yetmiyordu.

ASİ VE MAVİDove le storie prendono vita. Scoprilo ora