Bölüm 19

1.1K 82 6
                                    

RESİMDE Kİ BORA :) BİLİYORUM ÇOK TATLI :))

YENİ BÖLÜM ÇOK GEÇ KALDI FARKINDAYIM AMA YAZMA İSTEĞİM YOK BAŞINA OTURUP SAATLERCE BEKLİYORUM EĞER BU KİTABI OKUYUP KENDİ KİTABI OLAN ARKADAŞLARIMIZ VARSA BENİ ANLAYACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM ŞİMDİDEN KUSURA BAKMAYIN ELİMDEN GELENİ YAPTIM.

İYİ OKUMALAR (YAZIM HATASI OLABİLİR :) )

*******************************************

"Neyse ben derse gidiyorum Efe akşam sana mesaj atarım boş yere beni beklememiş olursun. Sonra görüşürüz." diyerek masadan kalkıp sınıfa ilerledim. Kapıdan gireceğim sırada telefonuma gelen mesajla durup ekrana baktım. Mesaj Demir dendi ve tam olarak şöyle yazıyordu " Bu akşam o güvendiğin hocanın gerçek yüzünü göreceksin merak etme." yazıyı okuduktan sonra kafamı kaldırıp etrafıma baktım. Tam karşımda Turab hoca vardı ve gülümseyerek bana bakıyordu. Ya Demir doğru söylüyorsa ya Turab hoca iyi biri değilse o zaman ne olacak?

***********************************

Ders saati boyunca Turab hocanın o rahatsız edici bakışlarına maruz kalmıştım. Nedense Demir in sözlerinden sonra Turab hocaya karşı daha bir mesafeli olmuştum hele o yemekteki olay aklıma geldikçe olmam gerektiğinin farkındaydım. Turab hocanın fikri üzere gruplara ayrılarak bir araştırma ödevi yapacaktık. Ödevi ve kişileri daha sonra bildirecekti bize. Her ne kadar dersi dinlemek istesem de aklım sürekli farklı yerlere kayıyordu.

"Hayal bu konu hakkında ki düşünceni bizimle paylaşır mısın?" Turab hocanın bana seslenmesiyle tüm sınıfın bakışlarını üzerimde hissettim. Hangi konudan bahsettiğimiz hakkında en ufak bir fikrim bile yoktu ve eminim ki bu her halimden belli oluyordu.

"Anlaşılan Hayal bu aralar dalgınsın ama bunu lütfen sınıfa yansıtma bu derslerin açısından iyi olmaz biliyorsun ki bir hafta sonra sınavlarınız başlayacak ve herkesin bu sınavlara sıkı bir şekilde hazırlanmasını istiyorum. Sınıfımda başarısız bir öğrenci görmek bile istemiyorum anlaşıldı mı?" herkes onaylar biçimde sesler çıkarırken ben sadece Turab hocaya bakmakla yetinmiştim. Onda farklı şeyler olduğunun farkında olsam da hala yapboz parçalarının çoğu eksik.

Dersi sonlandıran zil çaldıktan sonra herkes toparlanıp çıkmaya başladı. Yavaşça toplanırken Dalya'nın gözlerini üzerimde hissettim.

"Efendim Dalya bir sorun mu var?" Dalya bu ani sorumu beklemediğini belli eden şaşkın gözlerle bakmaya devam etti. Sanki konuşmaya nasıl başlayacağını bilemezmiş gibi.

"Hayal okul başladığından beri bazı şeylerin ters gittiği ortada ve bende yakın arkadaşın olarak sana yardım etmek istiyorum. Eğer sorununu benimle paylaşırsan her şey daha farklı olabilir biliyorsun ve emin ol bu aramızdan çıkmaz." Dalya ne kadar güven verici bir konuşma yapsa da bendeki bu güvensizlik duvarını bir türlü yıkamamıştı.

"Sorun yok olsa o akşamki gibi tekrar sana gelirim merak etme sadece babamı düşünüyorum çok yoğun çalışıyor ve aklım sürekli onda." Dalyaya söylediğim yalan değildi sadece gerçeğin bir parçası. Kendime bu şekilde söylemek daha kolay olmuştu. Babam bu aralar o kadar yoğundu ki ne bana nede kendine zaman ayırabiliyordu. Gerçi ben buna alışığım kendimi bildim bileli bu değişmedi sadece bu aralar daha sık oldu o kadar. Fazla abartılacak bir şey yok Hayal kafanda türetip durma.

"O zaman bizimkilerin yanına gidelim mi hem onlarda seni merak ediyordu ne dersin?"

"Olur yalız fazla kalamam Efeyle konuşmam lazım." Dalya tek kaşını kaldırıp imali bir şekilde bana baktı.

ASİ VE MAVİWhere stories live. Discover now