Üç ~ "Çikolata Sevgisi..."

7.2K 495 714
                                    

Lily's pov:

Yatakhaneye çıkarak saatlerce ağladığım olmuştu ve bunun için derse girmediğim de olmuştu. Ama şimdiye kadar hiç bu kadar aşağılanmış ve parçalanmış hissetmemiştim.

"Lily, hadi, yeter artık, güzelim. Bu kadar ağlanmaz. Bak saçın da dağıldı." dedi Mary saçımı okşamaya devam ederek. Onu görmüyordum çünkü yüzümü yastığa bastırmıştım.

"Anlatmazsan sana nasıl yardım ederiz ki, çiçeğim?"

Psyche'nin bana çiçeğim demesi üzerine daha da sesli ağlamaya başladım. James bana "Lily-Çiçeğim" derdi. Hoşlanmasam bile.

"Sussana sen!" dedi Mary ve galiba onu vurdu, çünkü Psyche ciyakladı.

"Ne dedim ki ben?" diye tısladı Psyche.

"Keyfine bak, Lils," diye sesi geldi Eida'nın. Uzakta oturmuş olmalıydı ve belki de yatağına yayılmış, "Her şeyine karışabilirler ama ağlamana kimse karışamaz. Annen hariç. O döverek susturur."

Söylediklerini şimdi duymuş olsam gülerdim herhalde ama o an bu beni sadece sakinleştirmeye yetmişti. Başımı yastıktan kaldırdığım zaman kızlar Eida'ya yastık fırlatıyordular. Bileğimle gözlerimi sildim ve çekmecenin üzerindeki tokayı alarak terden yüzüme yapışmış saçlarımı topladım.

"Ne oldu?"" dedi her üçü aynı anda. İç çekerek yatağıma yaslandığımda Mary bacağıma vurdu, "Ne olduğumu söylemezsen ağzından çıkarmanın başka bir yolumu bulurum."

Ve ben o ana kadar yaptığım belki en doğru, belki en aptal hareketi yaptım. Her şeyi anlattım. Belki de, o an duygusal olduğumdandı, uyuşmuştum ve ya desteğe ihtiyacım vardı.

Bitirdiğimde ilk tepkiyi Mary verdi, "Bence onu öldürelim."

"Öldürmek mi?" dedi Psyche yüzünü buruşturarak, "Eğlencesi nerede? Drew Gordon'la çık bence. Geçen hafta çıkma teklifi etmişti, sen aptallıkla hayır dedin. O çocuk Ravenclaw Quidditch Takım Kaptanıydı! Her neyse, Potter'ı çıldırtmanın mükemmel bir yolu."

Göz devirdim. Ben kimseyi oyuncağa çeviremezdim.

"Saçmalama, Psyche."

"Aynen." diye onayladı beni Mary. Veya onaylamadı, "Bu sadece onu Lily'den soğutur ve eğlence buharlaşır."

"Potter Lily'yi sabah uyanırken ve donut yerken gördü ve soğumadı. Bence onu Lily'den Ruh Emiciler bile soğutamaz." dedi Psyche ve gülmeye başladı. Ve ben yine göz devirdim.

"Yeter." dediğim zaman ikisi de sustu. Bir kere daha burnumu çektim ve ayağa kalktım, "Sadece onun adını duymak istemiyorum, tamam mı?"

Mary ayağa kalktı ve bana sarıldı, "Sen istersen bu yıl Quidditch izlemeye bile gitmem, Kızıl Lamba."

Evet bana Kızıl Lamba diye sesleniyorlardı.

"Ve ben de Aşk İksiri ihtiyatlarımı Çapulcuların başına bela ederim." diye sinsice gülümsedi Psyche de ve o da bana sarıldı. Eida bizi ayırana kadar üçümüz öylece ortada sarıldık.

"Tamam, tamam, evet, Lily, yanındayız. Evet, Potter zibidisi buna değmez. Şimdi aşağı inelim çünkü ölesiye açım."

Psyche "Sanki, aç olmadığın zaman var, Şişko." deyip kaçmaya başladığında Mary de "İnsanların kilolarına karışmaya hakkın yok!" diye bağırarak onun arkasından koşarak odadan çıktı. Ben de Eida'nın kilosuna karışılmasını komik bulduğunu bildiğimden bir şey demedim ve onların peşinden gitmek istedim ama Eida kolumdan tutarak beni durdurdu, "Bekle, Kızıl Lamba, bir şey söylemem gerek."

Should Be Hard | Jily • ÇapulcularWhere stories live. Discover now