Bölüm 2

52K 1.8K 157
                                    

BU BÖLÜMÜ SEVGİLİ AYŞEGÜL ABLAMA İTHAF EDİYORUM.

SENİ SEVİYORUM ABLACIM

Bugün Pazar, bugün çalışanların bayramı ve her çalışan insan öğlene kadar uyumak ister. Bir çalışan olarak ben de uyumak istiyorum ama Kılıç ailesi sakinleri buna izin vermiyor. Kulağımın dibinde Petek hanım sevgilisiyle konuşuyor. Kardeşim diye demiyorum çok güzel anırır yani güler. Arkadaş o nasıl bir gülme tarzıdır. Bir saattir cilveleşmelerini dinlemekten sıkıldım ve uyumak istiyorum. Sonunda kapatmaya karar verdiler ama bu seferde liseli ergenler gibi 'önce sen kapat' demeye başladılar. Başımı yorganın altından çıkartıp kız kardeşime baktım. Kafasını yastıktan sarkıtmış, parmağına da saçlarını dolamış ve saçma sapan sesler çıkarıyor. İçimden ona kadar saydım. Tam Petek'e bağıracaktım ama ilahi adalet tecelli etti. Petek yataktan düştü. Size düşüşünü tarif etmek isterim ama yok böyle bir düşüş. Ben gülmeye başladım. Geri zekalı yerden kafasını kaldırıp bana baktı. Gözleri ateş saçıyordu. Bu beni durdurur mu? Tabi ki hayır.Ben gülmeye devam ederken telefondaki şahsiyet 'Aşkım ne oldu? Deprem mi oldu? Ses ver Petek'im'. He geri zekalı deprem oldu. Petek siniri çocuktan çıkardı.

"Kapat şunu geri zekalı. Ne depremi yataktan düştüm." Telefonu kapattı. Sonra bana döndü.

"Abla gülmeyi kes yoksa çok kötü olur"

"Ne yaparsın lan! Ateş olsan cümrüm kadar yer yakarsın."

"Sen görürsün."

Odadan çıktı. Petek'in bana saygısı yoktur. Canımı sıkar, hoşlanmadığım hareketler yapar ve beni küçük görür ama bana el kaldıramaz. Bir kere denedi, sonuç elimde Petek'in saçları. Kolay mı İnci'yi dövmek. Neyse süslü Pakize gittiğine göre çok sevgili uykuma dönebilirim. Başımı yastığa koydum tam uykuya dalıyordum ki annem geldi.

"İnci kalk artık. Saat kaç oldu?"

Uyku bana haram zaten.

"Anne haftanın altı günü saat 5'de kalkıyorum ve 8 saatten fazla mesai yapıyorum. Ne olur bana Pazar günleri dokunmayın!"

"Dile bak papuç gibi. Petek'te çalışıyor ama erkenden kalkıp bana yardım ediyor. Sen bir de onun büyüğüsün. Senin örnek olman gerekiyor onun değil."

"Anne Petek benim gibi ayakta çalışmıyor. Totoşunun üstünde rahat rahat çalışıyor. Sabah 9 akşam 5 deyince eve geliyor. Beni onunla bir tutma!"

"Yeter İnci. Hemen kalkıyorsun. Camlar ve kapılar silinecek. 10 dakika sonra tekrar geleceğim eğer hala bu yatakta olursan. O zaman görüşürüz."

Ne bitmek bilmez çilem varmış. Yorganı üstümden attım ve kalktım. Yatağın içinde çoraplarımı aramaya başladım. Ben her zaman çoraplarımla uyurum ama sabah kalktığımda çoraplarım ayağımdan çıkmış olur. Biri yer de diğeri yatağın içinde bir yerde.

Banyoya gittim. Aynada kendimi görünce şok geçirdim. Saçlarım kabarmış, salyam akmış. Suratım şişmiş. Hani kitaplarda veya film, dizilerde erkek karakterler sabah erken kalkar sevgilisini uyurken izler sonra kız uyanır. Kıza 'çok güzel görünüyorsun.' Diyor ya acaba beni bu halimle bir erkek görse erkeği bırakın biri görse arkasını dönmeden kaçar. Ya zaten uyandıkları halde bile çok güzel olan kızlara hep imrenmişimdir. Elimi yüzümü yıkadım. Dişlerimi fırçaladım. Saçlarımı topuz yapıp çıktım. Salona girdim. Annem ve Petek televizyon izliyordu. Babam kesin kahveye gitmiştir. Annem beni görünce konuşmaya başladı.

"Masada kahvaltı duruyor. Kahvaltını yap sonra bulaşıkları yıka. İlk önce evi süpür, sil sonra camları ve kapıları sil."

"Anne sen sadece bana camları ve kapıları sileceksin dedin."

İNCİ (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now