Alıntı

15.8K 493 25
                                    

PETEK

Dün hastaneye gittim. Bir aydır sürekli başım dönüyordu. Ben çok çalışmaktan olduğunu düşünüyordum ama ne olur ne olmaz diye hastaneye gittim. Doktor bana çok farklı bir sebep söyledi. Bana 6 haftalık hamile olduğumu söyledi. Bunu öğrendiğim zaman dünya başıma yıkıldı. Çünkü böyle bir şeye hazır değilim. Ben anne olamam. Özellikle babası başka bir kadınla evliyken hiç hazır değilim.

Doktorun odasından nasıl çıktım bilmiyorum. Soluğu Çetin'in ofisinde aldım. Çetin karnımdaki bebeğin babasıydı. Onunla 5 aydır tanışıyorum. Arkadaşlar vasıtasıyla tanıştık. Çetin benden 15 yaş büyüktü ama yaşını hiç göstermiyordu. Çok yakışıklı ve maddi durumu iyiydi. Evli olduğunu biliyordum ama aramızda büyük bir çekim vardı. İkimizde bu çekime karşı koymadık. İkimizde yetişkin insanlarız. Ona aşık değildim o da bana aşık değildi. Sadece birbirimizi beğeniyorduk. Karısı ve çevrenin ne dediği pekte umurumuzda değildi. Hayatımı zaten başka insanların direktifleriyle yaşamam. İstediğim gibi yaşarım.

Ofise girdiğimde Çetin çok şaşırdı. Ofisine eşiyle karşılaşma tehlikesi olduğu için fazla gelmezdim. Çetin kendini topladı ve yanıma geldi. Bana sarıldı ve öptü.

''Hoş geldin.''

''Hoş bulduk. '' dedim ve masasının önündeki koltuklardan birine oturdum. Çetin de karşıma oturdu.

''Bir problem mi var?''

''Evet, ama onun öncesinde acı bir kahveye ihtiyacım var. Anca o beni kendime getirir.''

Çetin telefonla ikimize kahve söylerken masanın üstündeki sigara paketinden bir dal aldım Çakmak zaten paketin içindeydi. . Elimdeki sigaraya yakacakken karnıma baktım. Kahve ve sigara bebek için zararlıydı ama zaten birkaç sonra yok olacağı için problem yoktu. Daha fazla düşünmeden sigarayı yaktım. Çetin telefonu kapattı ve oda sigarasını yaktı. Kahveler gelene kadar konuşmadık. Gözlerini dikmiş bana bakıyordu. Ben ise onun dışında her yere bakıyordum. Kahveler gelince Çetin konuşmaya başladı.

''Artık problemin ne olduğunu söyleyecek misin?''

''Hamileyim.'' Dedim ve sakin bir şekilde kahvemden bir yudum aldım.

''Ne?''

''Duydun işte hamileyim. Doktordan geliyorum. 6 haftalık hamile olduğumu söyledi. Çetin nasıl oldu gibi saçma sapan sorular sorup canımı iyice sıkma. Konuşmamız gereken bu bebekten nasıl kurtulacağımız.''

''Kurtulmak mı? Petek ne diyorsun sen?''

''Çetin bu çocuğu doğurma mı beklemiyorsun değil mi? Evlisin ve ben anne olmaya hazır değilim.''

''Bu çocuk doğacak!''

Fincanı sert bir şekilde masaya vurdum ve oturduğum yerden kalktım. Çetin de benle beraber ayağa kalktı. Bozuk olan sinirlerim bu cümleyi duyunca daha da bozuldu. Ne demek doğuracaksın? Asla bu çocuğu doğurmayacağım.

''Ne saçmalıyorsun sen? Ne demek doğacak? Doğurmayacağım anladın mı doğurmayacağım. Bu veledi istemiyorum.''

''Petek o senin de çocuğun nasıl böyle konuşursun? Hem o bir canlı.''

''O sadece bir et parçası ve ben ondan kurtulacağım. Buraya sadece haberin olsun diye geldim. Bana karış diye değil.''

Çantamı ve ceketimi aldım. Kapıyı açacağım sıra Çetin kolumu tutup beni kendine doğru döndürdü.

''10 yıldır bu bebeğin hayaliyle yaşıyorum ben ve şimdi bu hayalim gerçek oldu. Sen şimdi karşıma geçmiş bu hayalimi yok edeceğini söylüyorsun. Sence ben buna izin verir miyim?''

İlk defa Çetin'i böyle görüyorum. O bana karşı her zaman anlayışlı biri olmuştu. Zaten sakin ve kibar biriydi. Ama şuan karşımdaki insan Çetin değildi. Bu tavrından dolayı korkmuştum ama hiç sinmeye niyetim yoktu.

''Üzgünüm. Bu hayalini ben gerçekleştiremeyeceğim. Kendine çocuğunu doğuracak başka bir kadın bul. Ya da karını hamile bırakmayı dene.''

''İstesen de istemesen de bu çocuğu doğuracaksın. Ha gittin benden habersiz çocuğu aldırdın. O zaman kendine ölümlerden ölüm beğen. Dediğimi yaparım biliyorsun. ''

Kolumu ondan çektim. Çetin gerçekten de dediğini yapacak biriydi. Şimdi büyük bir çıkmazın içindeyim. Arkama bakmadan ofisinden çıktım. İşten zaten izin aldım. O yüzden direk eve geçtim. Eve geldiğimde annem yemek yapıyordu. Yemeğin kokusundan midem bulanmıştı. Ayakkabılarımı çıkarmadan banyoya koştum. Midem boş olduğu için öğürüp durdum. Annem saçlarımı tutmuş öğürmemin bitmesini bekliyordu. Öğürmem bitince ayağa kalktım. Elimi yüzümü yıkadım.

''Yavrum iyi misin?''

''İyiyim anne.''

''Mideni üşüttün galiba. Ben şimdi sana nane limon kaynatırım. Bir şeyin kalmaz.''

Keşke midemi üşütmüş olsam ve nane limonla hemen geçse...

''Boşuna uğraşma anne. İçmeyeceğim. Duş alıp yatacağım zaten. Akşam beni 6 gibi kaldırırsın.''

''Tamam yavrum.''

***

Uzun süredir bölüm beklediğinizin farkındayım. Bölümü yazmaya başladım. Bu da küçük bir alıntı. 

Petek sizce ne yapacak? 

Hepinizi çok seviyorum...


İNCİ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin