MELEZ KIZ

MELEZ KIZ 48.BÖLÜM

~İyi okumalar.~

-10 dakika önce-

Cody

Colin onu epey sayı farkıyla yenmeme doyamamış,bir NBA oyununda daha ısrar etmişti.

"Skoru görüyor musun Cody ? Bu seni yeneceğime işaret."

Orta sahadan yaptığı atış denemesi başarısız sonuçlanırken alaycı bir kahkaha attım.Tekrar yeneceğime emindim.

"Ah,hadi ama !"

Belli belirsiz "Eminim konsol bozuk." diye mırıldanınca gülmemeye çalışarak başımı salladım.Bu oyunlarda ondan iyi olduğumu kabul etmeyi pek istemezdi.

O sırada Lucy koridordan "Cody çalışıyorsun değil mi ?!" diye bağırdığında Colin ile kısa ama anlam yüklü bir bakışma yaşadık.Sadece,hâlâ bir okulumun olduğunu ve hâlâ liseyi bitirmem gerektiğini hatırlatmakla kalmamış,bir de geri kaldığım derslere çalışmaya zorlamıştı.Ve ben aklımı kaçırmış olmalıydım ki onun azarını delice göze almış NBA oynuyordum.Bunu öğrenmemeliydi.

Konsolu aceleyle bir kenara atıp elime gelen ilk kitaptan rastgele bir sayfa açtım.Aynı zamanda kalemi yazıların üzerinde gezdirmeye başlamıştım.Hangi dersti bu ? Öylesine okuduğum yazıların anlamını bile bilmiyordum.

Bize yaklaşan ayak seslerini duyunca olduğum yere daha da sindim.Lucy,cam tabağa doldurduğu cips ile yanımıza geldiğinde bakışlarımı ona çevirdim.

"Colin,NBA neden açık ?"

Colin'in bakışlarını üzerimde hissettim."Şey,oynarız diye açtım.Cody meşgul zaten,canım sıkıldı."

Ardından bana döndü.

"Demek sıkı çalışıyorsun ha ? Hangi ders ?"

Colin ile aramıza otururken "Bir ders işte." diye cevap verdim.Colin ağzından bir şey kaçırmazsa,anlamazdı herhalde.

Bunun üzerine sinirle iç çektiğini duydum.Elini kitabıma uzatıp,tek hamlede tersini çevirdi.Oww,demek Latince çalışıyordum.

Elimi enseme götürüp mahçup bir şekilde sırıttım ona.Colin'e gerek kalmamıştı.

"Tanrı aşkına Cody ! Sınavlarda ne halt yemeyi düşünüyorsun ?!"

O sırada Colin söze karıştı."Az önce olduğu gibi,sınavı NBA'e değişir herhalde."

Ve kısa bir sessizlik yaşandı.

Kendi sözlerine tek kendisi gülerken, Lucy'nin sert bakışları bana döndü.Ben ise aynı ifade ile Colin'e bakıyordum.

Lucy'nin,irileşen gözlerinden ve dişlerini sıkmasından,az sonra epey gürültü yapacağını anlamıştım.

"Cody !"

Ellerimi kaldırıp onun,bir nebze olsun sakinleşmesini bekledim.

"Bir saniye Lucy,sadece bekle.Ayağa kalkar mısın ?"

Sinirle solunurken sert hareketlerle dediğimi yapıp ayağa kalktı.Bana kızarken bile beni dinliyordu.Ne yapacağımı beklerken elini beline yerleştirmişti.

Sonrasında,elden tek bir şey gelir düşüncesiyle Colin'in üzerine atladım.Erkek kardeşim bedenim altında ezilirken boğuk bir şekilde bağırdı."Kalk üzerimden koca köpek !"

Kalkmak yerine ağırlığımı verince daha çok bağırmaya başladı.

Ve o sırada cam bir şeyin paramparça olma sesi duyuldu.İlk başta Lucy'nin sinirden bir şey kırdığını düşünsem de ona bakmadan edemedim.Hangi renge dönüştüğünü çözemediğim gözlerini,sanki trans halindeymiş gibi karşı duvara dikmişti.Ellerine ve ayaklarına batan cam kırıklarından süzülen kanlar yavaşça yere damlıyordu.Colin'in üzerinden kalkıp Lucy'e yaklaşmaya başladım.